Binali Yıldırım'dan bir ilk hiç işitmemiştik
Abone olBaşbakan Binali Yıldırım'ın Suriye ve dış politika konularında yaptığı açıklamalar yeni bir dönemin sinyali olarak okundu.
Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Başbakan Binali Yıldırım'ın
dünkü AK Parti grup toplantısında Suriye için "4 yılı aşan
bu anlamsız savaş" ifadesini kullandı.
Bu sözler başdöndüren gündem arasında kayboldu gitti. Oysa satır aralarına hapsolmayacak kadar önemliydi çiçeği burnundaki başbakanın.
Suriye krizinin başladığı günden bu yana böylesi bir açıklama bir ilk denilebilir. Görevi devraldığı Davutoğlu ve ekibinden bu türden bir söz işitmemiştik doğrusu.
"İddialı", ve "bol kırmızı çizgili" Suriye politikasına aşina olanlar için şaşırtıcı bir cümleydi. Davutoğlu dönemi sonrası Suriye için böylesi bir ifade beklenmedik bir durum. Yıldırım'ın dış politikaya ilişkin görüşleri bununla sınırlı değildi elbette.
DÜŞMANLARIN SAYISI AZALTILACAK
Başbakanın "Yapacağımız çok basit; dostlarımızın sayısını artıracağız, düşmanlarımızın sayısını azaltacağız." şeklindeki sözleri, dış politikaya ayar çekileceğinin bir işareti olarak görüldü.
Yine dün akşam 65. Hükümetin programını okuyan Başbakan Yıldırım, dış politikadaki hedefi "Türkiye'nin bölgesinde barış ve kardeşliği daim kılacak politikaları kararlılıkla sürdürülmesidir." sözleriyle açıkladı.
DAVUTOĞLU'NUN POLİTİKASI ARTILARI EKSİLERİ
Davutoğlu döneminde Türkiye "proaktif" politika izledi.İlklerin yaşandığı bir dönemdi aslında. "Komşularla sıfır sorun" ilkesi, Siyah Afrika'ya açılma, Kıbrıs meselesinde cesur hamleler, Ermenistan açılımı, İran krizinde Brezilya ile arabuluculuk rolü üstlenildi.
Davutoğlu'nun Türkiye'yi merkez alan "çok boyutlu çok taraflı" dış politika anlayışında Türkiye, kimi zaman küresel aktörlerle karşı karşıya kaldığı gibi, arada kalma tehlikesini de yaşadı. Davutoğlu, bu girişimlerin mimarı ve uygulayıcısıydı ama hesap hataları da yapıldı.
ERMENİSTAN AÇILIMI ÖRNEĞİ
Çok konuşulan Ermenistan açılımında Azerbaycan’ın tepkisi baştan hesap edilmedi. Erivan ile anlaşıp sonradan Karabağ meselesini bir ön şart olarak öne sürülmesi eksi puan olarak Davutoğlu'nun hanesine yazıldı.