Binali Yıldırım HDP operasyonu için ne dedi?
Abone olBaşbakan Binali Yıldırım, HDP'li 12 milletvekiline yönelik düzenlenen operasyona ilişkin ilk kez konuştu. Yıldırım, HDP'lilere yönelik gözaltıların nedeninin ifade çağrısına uymamaları olduğunu söyledi.
Aralarında Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da
bulunduğu 12 HDP'li milletvekili dün gece başlatılan terör
operasyonuyla gözaltına alınmıştı.
HDP'ye yönelik operasyon sonrası ise gözler Başbakan Yıldırım ve hükümete çevrilmişti. Sabah saatlerinde Başbakan Binali Yıldırım, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Denizcilik Örgütü Dünya Denizcilik Günü programına katılmıştı. Ancak konuşmasında HDP'ye yönelik operasyona değinmedi.
YA İFADE VERMEYE GİDECEKLER YADA ŞİKAYET ETMEYECEKLER
Etkinlik çıkışı ise gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, HDP'ye yönelik operasyona ilişkin şu açıklamayı yaptı:
"Türkiye bir hukuk devleti. Hukukun önünde hiç kimsenin geçiş
üstünlüğü yoktur. Bütün vatandaşlarımız hukuk önünde eşittir.
Yapılan işlem hukuk içerisinde bir işlemdir. Yani daha önce
mahkemeler dokunulmazlıkları kaldırılan toplam 154 milletvekili
hakkında çağrı yapmışlar, bunlardan HDP milletvekilleri dışında
tamamı gitmiş ifadesini vermiş ve yasal süreç devam etmektedir. HDP
milletvekillerinden sadece 1 tanesi gitmiş, 54'ü bu çağrıya
uymamıştır. Yani hukukun üstünlüğünü tanımamışlardır. Dolayısıyla
yapılan işlem mahkemelerin yaptığı çağrıyı yerine getirmemesi
üzerine gerçekleşen bir işlemdir. Yapılan işlem hukuk içerisinde
bir işlemdir. Mahkeme çağrısına uyulmayınca gözaltı işlemi
oldu.
''SEÇİMLE GELİP TERÖRLE İÇ İÇE GİRENLER...''
Seçimle gelip, terörle iç içe girenler elbetteki bunun hesabını vermelidir. Orada işi birbirine karıştırmamamız lazım. Eğer kastettiği bugünkü savcılığın yaptığı tasarrufsa, işlemse Sayın Kılıçdaroğlu iki şeyi birbirine karıştırıyor. Terörle siyaseti, milli iradeyi birbirine karıştırmamak lazım. Seçimle geldiniz, vatandaşlara hizmet ettiniz, vatandaşın hayatını kolaylaştırdınız, bir dahaki seçimde ya devam edersiniz ya da göreviniz sona erer. Buradaki olay farklıdır. Buradaki iş tamamen yargısal bir faaliyettir. Seçilmiş olmasına rağmen terörle birlikte hareket eden, terörü teşvik eden ve terörü cesaretlendiren, lojistik destek verenler ve bu tutumları nedeniyle de dokunulmazlıkları Anayasa değişikliği sona erdirilen milletvekilleri hakkında hukuki bir işlemdir. Bu konunun net olarak ortaya konması lazım. Vatandaşın kafasını karıştırmaya hacet yok.
''SİYASET SUÇ İŞLEMENİN BİR KALKANI OLAMAZ''
Siyaset, suç işlemenin bir kalkanı olamaz. Eğer siz siyaseti suç işlemek için kendinize bir güvence olarak görürseniz büyük yanlış içinde olursunuz. Türkiye, bir hukuk devleti, eğer Sayın Bahçeli, Sayın Baykal, Sayın Kılıçdaroğlu ve milletvekillerinin birçoğu gidip ifade veriyorsa HDP'dekiler de gidip ifadelerini verecek, bu kadar basit. Bundan kaçındığınız zaman doğacak sonuçtan da şikayet etmemeniz gerekir."