Bill Gatesin başarısının sırrı bu kitapta gizli
Abone olOutliers'te Malcolm Gladwell başarının çok çalıştılar, motivasyonları yüksekti, engel tanımadılar gibi beylik sözlerle açıklanamayacağını iddia ediyor.
Malcolm Gladwell, Türkçeye de çevrilmiş olan son kitabı 'Outliers'da başarı üstüne yaptığı araştırmaları paylaşıyor. Öncelikle başarının, basit bir şekilde 'çok çalıştılar, motivasyonları yüksekti, engel tanımadılar, vizyon sahibiydiler onun için başarılı oldular' gibi beylik sözlerle açıklanamayacağını iddia ediyor.
Başarının nasıl ortaya çıktığına ilişkin hiç tahmin edilmedik unsurların ortaya çıktığını belirtiyor. Başarıyı kişinin azminin değil, daha çok çevrenin, yerin ve dönemin bir işlevi olarak tanımlıyor. Diğer bir deyişle doğru yerde, doğru zamanda olan doğru kişi başarılı oluyor.
Malcolm Gladwell, ilginç örnekler veriyor. Örneğin, Microsoft'un kurucusu Bill Gates, Apple'ın kurucusu Steve Jobs'ın başarılarını çok ilginç bir şekilde özel bir tecrübenin parçası olan iki kişi olmalarına bağlıyor. İkisi de 1950'lerde aynı yıl içinde doğuyor. İkisi de lise yıllarında dünyanın ilk programlanabilir bilgisayarıyla bir yıldan fazla zaman harcıyorlar. Bu bilgisayardan Amerika'da/dünyada toplam 3 tane var ve bu bilgisayarla bu kadar fazla çalışan dört kişinin dördü de bilgisayar endüstrisinin en büyük kurucularından oluyorlar.
Bill Gates'in gittiği lisede bu bilgisayarlardan bir tane var; liseden mezun olduktan sonra da Washington State Üniversitesi'ndeki bilgisayarı kullanıyor. Bu özel birikim, sonradan onu dünyanın en çok yaygınlaşacak yazılımlarının mimarisini oluşturmaya itiyor. Birkaç yıl önce ya da birkaç yıl sonra doğsa başka bir hayat öyküsünün içine oturacak ve o öykünün içine de o programlanabilir bilgisayar olmayacak.
Gladwell'in başarıyla ilgili getirdiği parametrelerden biri, çalışma süresi. Gladwell'in teorisinde çok çalışkan olmalısınız sözünün yerini ölçülebilir çalışma kavramı alıyor. Örneğin keman çalmak için 6 bin saat çalışırsanız bu, sizi fena olmayan bir kemancı yapar. 8 bin saat çalışırsanız iyi bir kemancı olursunuz. Çok iyi bir kemancı olmak için en az 10 bin saat çalışmanız gerekir. Her alanda bu böyle; yazarlık, bilgisayar programcılığı, müzisyenlik, pilotluk, konuşmacılık... Belirli bir konuya ne kadar çok zaman yatırımı yaparsanız, o kadar fazla geri ödeme alırsınız.
Gladwell'in getirdiği en ilginç örnek ise iki üstün zekalı adamın kıyaslaması. Her ikisi de ölçülmüş yaklaşık 200 IQ puanına sahip. Aynştayn'ın bile 145 IQ puanına sahip olduğunu düşünürsek bu iki adam ekstradan zekiler. Birincisi Amerika'da çok fakir bir ailenin çocuğu olarak doğuyor. Doğru düzgün İngilizce bile konuşamayan sarhoş bir babanın oğlu olarak ailesiyle çok kötü şartlarda bazen çadırlarda yaşıyor. Okula gitmesine rağmen hiç kimse onun çok zeki olduğunu anlayamıyor. Çünkü üstü başı perişan, anadili olduğu halde İngilizce telaffuzu anne-babanın yetersizliğinden kaynaklanan şekilde çok kötü. Liseyi bitirdikten sonra iyi puanları yüzünden nispeten iyi bir üniversiteye gidiyor. Ama annesi burs evraklarını imzalamamış olduğu için okul para istiyor ve okulu bırakmak zorunda kalıyor.
Ardından başka bir taşra üniversitesine gidiyor, orada da yine bürokratik bir sebep yüzünden okulu bırakmak zorunda kalıyor. Ardından gece kulüplerinde fedailik yaparak yaşamaya başlıyor. 50 yaşına gelirken Kim 500 Milyar İster gibi bir yarışmada kendini gösterince, adamın dünyanın gelmiş geçmiş en zeki insanlarından biri olduğu anlaşılıyor. Diğer üstün zekalı adam çok iyi bir öğrenim alıp dünyanın en önemli projelerinde çalışıyor. İkisinin farkı ailelerinde. Buradan çıkan sonuç, doğru anne-baba tavrı, bir çocuğun bu dünyadaki başarısını belirliyor. (Melih Arat)