Bilican'dan Yılmaz'a yalanlama
Abone olYılmaz'ı yalanlayan emniyet eski Genel Müdürü Necati Bilican, komisyona ilginç açıklamalarda bulundu.
Vatan Gazetesi, Emniyet eski Genel Müdürü Necati Bilican'ın 21
Nisan'da Türkbank ihalesinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla eski
Başbakan Mesut Yılmaz ile Devlet eski Bakanı Güneş Taner hakkında
kurulan TBMM Soruşturma Komisyonu'na verdiği ifade tutanaklarını
ele geçirdi. Yılmaz'ın sık sık kendisine Alaattin Çakıcı ile
Korkmaz Yiğit bağlantısına ilişkin bilgi ulaştırılmadığını
vurgulamasına karşın, Bilican, bu konuda Yılmaz'a ihaleden önce hem
istihbarat notu, hem resmi bir yazı iletildiğini hem de en az 3 kez
kendisi tarafından şifahi olarak bilgilendirildiğini söylüyor. İşte
Bilican'ın Yılmaz'ın başını ağrıtacak ifadeleri: Başkan: Türkbank
ihalesi aşamasında size bir bilgi, belge geldi mi? Bilican: Bir suç
örgütü lideri olan Alaattin Çakıcı'nın Türkbank'ın ihalesinde, bir
kuruluş adına müdahaleler yapmak üzere olduğu şeklinde bir
istihbarat aldık. Yani, Türkbank'a talip olan diğer kuruluşlara
haber göndererek, bu ihaleye katılmayın diye mani olunuyor. Katılan
5 firmaya da şu rakamdan daha ileriye gitmeyin, bu Korkmaz Yiğit'e
kalacak deniyor, böyle bir istihbarat geldi bize. Bu bilgi okunup
imha edilmek üzere üst makamlara da bildirilir. Bana gelen bilgi,
İçişleri Bakanı'na ve Sayın Başbakan'a aynı şekilde intikal
ettirildi. Yılmaz belge istedi Başkan: Sayın Başbakan bana bu tür
bir bilgi gelmedi diyor? Bilican: O bilgi iki türlü intikal etti.
Biri istihbarat şubesi, biraz evvel arz ettiğim gibi, bu bilgi bir
not olarak verilir ve arkasında, o notun altında da okunduktan
sonra imha edilmesi diye de not düşülür. Bu bilgide de vardır. Daha
sonra TMSF bu müracaatlar tam olarak ortaya çıktıktan sonra
Emniyet'e bir yazı yazarak diyor ki, banka satışına talip olan
şu-şu kişiler hakkında Bankalar Kanunu'na göre mani hallerin olup
olmadığı konusunda bilgiler varsa, bu bilgilerin TMSF'ye
bildirilmesini rica ederim diye bir yazı yazıyor. O yazıya verilen
cevap aynen İstihbarat Dairesi'den, bize bildiren ve bizim Bakan'a
ve Başbakan'a intikal ettirdiğimiz istihbarat notu... Başkan: Yani
şu elinizde bulunan 3 Şubat 1998 tarihinde İstanbul Emniyet
Müdürlüğü'ne yazılan bilgilerin daha önce sizin tarafınızdan
Başbakanlığa iletilen bilgiler olduğunu mu söylüyorsunuz? Komisyon
üyesi: İstihbarat Dairesi bunları alır almaz, bu makamlara
bildirilir. Türkbank ihale sürecinde Yiğit ve Çakıcı'yla ilgili
olarak bir irtibatının bulunup bulunmadığına dair sizden herhangi
bir bilgi soruldu mu? Bilican: Biz bu istihbaratı aldık. O zaman
Sayın Başbakan'a arz ettim. Dedim ki, (Böyle bir istihbarat var. Bu
istihbarat, arz edildi zatıalinize. Türkbank ihalesinde dikkate
alınır diye sizi haberdar ediyoruz) diye şifahi olarak söyledim.
Başkan: Nerede söylediniz? Bilican: Bir defa değil, birkaç defa
söyledim. 3. 2.1998'den önce, yani Başbakanlığa bilgi notu
gitmesinden önce, Organize Suçlar Daire Başkanlığı'nın, TMSF'ye
gönderilmesinden önce söyledim. Başkan: Ne cevap verdi size?
Bilican: ..."Bankalar Kanununa göre ihaleye fesat karıştırmadan
işlem yapabilmek için bir belge olması lazım" dedi. İstihbarat notu
da belge olarak kabul edilmiyor zaten. Notun altında diyoruz ki, bu
belge niteliğinde değildir. Okunduktan sonra imha edilmesi lazım
diye not düşüyoruz. O istihbarat notunda da bu yazı var. Başkan:
Pek siz çok tecrübeli bir devlet adamısınız, bu istihbarat notunun
bir hukuki dayanak teşkil etmediğini bilmiyor muydunuz; hangi
saikle Başbakan'a söylediniz? Bilican: ... İstihbarat her zaman
yüzde 100 doğru değildir, onun için delil olmaz deniyor. Ama
devletin kurduğu bir teşkilattır istihbarat teşkilatı. Ondan bir
hizmet alınıyor, delil olarak gösterilmediği için onun bütün
yaptıklarını hiçe saymak, da doğru değil. Ben öyle düşünmedim.
Başkan:Başbakan'ın bu ihaleyi durdurması gerektiği kanaatinde
miydiniz? Bunun için mi söylediniz? Bilican: O takdir Sayın
Başbakan'ındır, benim değil. Ben sadece bilgiyi intikal ettiririm
ve istihbarat notunun da bir belge değil, sadece bir duyum
olduğunu, kesinliğinin tespit edilemediğini de bildiğimize göre ben
bu notu intikal ettirdikten sonra Başbakan'ın yapacağı işe
karışmam. Başkan: O konuda tamamen haklısınız. Siz ihale tarihinden
önce bu istihbarat kaynaklarından size ulaşan istihbarat bilgi
notları konusunda Başbakanı şifahi olarak bilgilendirdiğinizi beyan
ediyorsunuz doğru mu? Bilican: Evet... Başkan: Sayın Bilacan soruya
ayniyle cevap verin. Bilican: ... Ben o istihbarat notunu
Başbakan'a arz ettim. Yalnız şu nüans var, müsaade ederseniz onu
açıklayayım. Zimmet defterinde var Başkan: Şimdi bakın ilettiğinizi
söylüyorsunuz, yoruma giriyorsunuz. Önemli olan, Sayın Başbakan'ın
(Bana iletilmedi) dediği bir konuda, sizin tarafınızdan
bilgilendirilip, bilgilendirilmemesi... Bilican: Evet, bunu
arzettim. Yani iki türlü intikal var. Bir Kaçakçılık, Organize
Suçlar Daire Başkanlığından yazıyla intikal eden, bir de, normal
istihbaratın, tabiatı gereği, işleyişi yönü bakımından not olarak
intikal ediyor. Başkan: Yazının Başbakanlığa ulaşmaması söz konusu
mudur? Bilican: Yazı haline getirilip imzalandıktan sonra zimmetle
teslim edilir. Bizim zimmet defterimizde de zaten var.