Beyşehir gölünün engeli brokrasi
Abone olKurumların bir türlü bir araya gelememesi nedeniyle Türkiye’nin en büyük tatlı su gölünün kurtarılması için hazırlanan proje 10 yıldır yürürlüğe girmeyi bekliyor.
Beyşehir Gölü’ndeki kirlilik bürokrasi engeli yüzünden 10 yıldır
temizlenemiyor. Milli park ve sit alanı olan gölde temizlik
çalışması başlatılması için 3 bakanlık ve 14 kurumun onayı
gerekiyor. Kurumların bir türlü bir araya gelememesi nedeniyle
Türkiye’nin en büyük tatlı su gölünün kurtarılması için hazırlanan
‘Beyşehir Gölü Uzun Devreli Gelişim Planı’ 10 yıldır yürürlüğe
girmeyi bekliyor. Beyşehir İlçe Tarım Müdürlüğü verilerine göre 25
yıl önce 24 metre derinliği bulunan Beyşehir Gölü, son yıllarda 9
metreye kadar azalarak en düşük seviyesine geriledi. Su çekilmesi
ve otlanmanın yoğun olarak yaşandığı gölde, balık çeşitleri yüzde
70 oranında azaldı. Arıtma tesisi bulunmayan çevre yerleşim
birimlerinin evsel atıkları göle karışırken, kirlilik yüzünden kuş
türlerinde de azalma tespit edildi. Hem Isparta hem de Konya’nın il
sınırları içerisinde yer alan Beyşehir Gölü’nde en küçük bir
çalışma yapmak için Çevre ve Orman Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Konya Valiliği, Konya İl
Çevre ve Orman Müdürlüğü, Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kurulu, Beyşehir Belediyesi, Beyşehir İlçe Tarım Müdürlüğü,
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri 4.
Bölge Müdürlüğü, Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Isparta
Valiliği, Isparta İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, Şarkikaraağaç
Belediyesi, Şarkikaraağaç İlçe Tarım Müdürlüğü, Antalya Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ile Hüyük Belediyesi’nin izni
gerekiyor. Göldeki balıkların korunması İlçe Tarım Müdürlüğü’nün
yetki sahasına girerken, balıkların avlanması İl Çevre ve Orman
Müdürlüğü’nün görev alanında bulunuyor. Göl ve çevresinde yaşayan
kuşlarla, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, göldeki su
seviyesiyle Devlet Su İşleri (DSİ) ilgileniyor. Gölün çevresi sit
alanı ilan edildiği için korunmasından Anıtlar ve Müzeler Genel
Müdürlüğü sorumlu. Göl ve çevresi milli park olduğu için ise Doğa
Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün yetki sahasına dahil.
Gölün çevresinin 5’te 1’lik kısmı Kızıldağ Milli Parkı içerisinde
yer alırken 5’te 4’lük alan Beyşehir Milli Parkı’nı oluşturuyor.
Yetkililer 14 kurumun bir araya gelmesinin zorluğuna dikkat
çekerek, çözüm üretmek için bakanlıkların devreye girmesi
gerektiğini ifade ediyor. Beyşehir Gölü Uzun Devreli Gelişim Planı
hazırlanması için 1995 yılında düğmeye basıldı. Çevre ve Orman
Bakanlığı’na sunulan plan hakkında bakanlık, kurumların görüşünü
sordu. Bütün kurumlar olumlu görüş bildirirken, Kültür ve Turizm
Bakanlığı Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, planın
bazı kısımlarının değiştirilmesi için şerh koydu. Plan hazırlığı bu
aşamada sekteye uğradı. Plan olmadığı için de göl ve çevresinde
herhangi bir çalışmaya izin verilmiyor. 14 kurum 10 yıldır bir
araya gelemedi Beyşehir Gölü ile ilgili bir çalışma yapılabilmesi
için Konya ve Isparta illerinden 14 kurumun bir araya gelip ortak
bir mutabakat hazırlaması gerektiğini dile getiren Konya İl Çevre
Müdürü Nuri Kunt, yıllardır bunu başaramadıklarını kaydediyor.
Kunt, “Gölün çevresi milli park, sit alanı olduğundan herhangi bir
çalışma yapılabilmesi için yönetim planı hazırlanıp izin alınması
gerekiyor. Bu süreç bürokratik engellerden dolayı 10 yıldır devam
ediyor. Planların bir anda çıkmaması her şeyi olumsuz etkiliyor.”
diye konuşuyor. Göldeki aşırı otlanma nedeniyle balıkçıların zor
durumda kaldığını dile getiren Kunt, “Kurumlar arasında mutabakat
sağlanamıyor. Her kafadan bir ses çıkıyor. Bakanlığın devreye
girerek bu yetki dağınıklığını gidermesi gerekiyor.” ifadesini
kullanıyor. Beyşehir Belediye Başkanı Nazif Tekinöz, 4 ay önce
Selçuk Üniversitesi’ne rapor hazırlattıklarını ve raporu Çevre
Bakanlığı’na gönderdiklerini belirterek “Lokal bir izin çıkması
için 4 aydır bekliyoruz. Hâlâ bir cevap yok.” diyor. DSİ 4. Bölge
Müdürlüğü ise Beyşehir Gölü için ortak bir çözüm bulunamamasını
kurumların yetkilerinden taviz vermek istememesine bağlıyor. DSİ 4.
Bölge Müdür Yardımcısı Mevlüt Pınarkaya, göl suyunun çekilmesinin
normal olduğunu savunarak kuraklık periyodunun uzadığına dikkat
çekiyor.