Uyurken Başını Örtmek Bir çoğumuzda uyurken başımızı örtme alışkanlığı vardır. Fakat bu kötü bir alışkanlıktır ve beynimize zarar vermenin yaygın yollarından birisidir. Bu alışkanlık, uyku sırasında vücudun saf oksijeni solumasını önler. Ve oksijen yerine daha fazla karbonhidrat solumanıza sebep olur. UykusuzlukUykusuzluk beyninize olduğu gibi tüm vücudunuza yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden birisidir. Vücut hücrelerinizin ve dokularınızın yenilenmesi için 7 ile 8 saatlik sağlıklı bir uykuya ihtiyacınız vardır. Özellikle uzun bir çalışma sürecinden sonra neyin hücreleriniz dinlenmeye ihtiyaç duyarlar. Aşırı Şeker TüketmekŞeker insanın kullandığı en tehlikeli maddelerden birisidir. İşlenmiş gıdalar ve meyve suları, karbonatlı içecekler, tatlılar ve kekler yoluyla fazla şeker tüketimi vücudun hayati besinleri emebilme yeteneğini olumsuz etkileyebilir. Kahvaltı Öğününü AtlamakDiyet rutininde olsanız bile kahvaltı öğününü atlamak yapabileceğiniz en tehlikeli şeydir. Bir önceki geceki akşam yemeğinden sonra uzun bir oruç aralığından sonra vücudun beyne oksijen taşımasını etkileyen elektrolitler ve besinlerin depolanması gerekir. Sigara Kullanmakİnsanlar tarafından bilinen en tehlikeli yaşam tarzı alışkanlıklarından biri olan sigarayı bırakmak için asla geç değildir. Akciğerlerde yarattığı hasar nedeniyle beyin de dahil olmak üzere vücut boyunca oksijen taşınmasını engeller. Sigara içmek Alzheimer’in demansına ve beyin dokusunun küçülmesine neden olabilir. Aşırı Yemek Yemek Hepimizin bildiği gibi aşırı yemek yemek, obezite, uyuşukluk, enerji düşüklüğü ve zayıf beslenmeye yol açmaktadır. Bu zayıflık zihinsel fonksiyonların yanı sıra zayıf odak ve konsantrasyonla sonuçlanır. Az konuşmakZihinsel sohbetler beynin etkinliğini geliştirir.Konuşma ve iletişim, bir kişinin zihinsel yetkinliklerini geliştirmesine yardımcı olur ve beynin zihinsel gelişimine katkıda bulunur. Yalnız kalmak, en azından arkadaşlarınızla ve ailenizle sohbet etmenizi engellememelidir. SusuzlukBeynin yüzde 75'i sudan oluşuyor. Hafif seviyelerde susuzluk duygu durum ve bilişsel işlevlerde bozulmalara neden olabiliyor. Susuzluk sonucu konsantrasyon azalırken, kısa süreli hafıza gibi bilişsel işlevin performansı önemli ölçüde düşüyor. El-göz motor koordinasyonu bozulabildiğinden, hassas veya detaylı işlerin yapılması zorlaşıyor, güvenlik zafiyeti oluşabiliyor.