Beyaz'da pişman

Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ünsal Öskay`ın yönettiği toplantıda konuşan Öztürk, halkın kendi içinden birilerini seçip yücelttiğini, sonra o kişi tepelerde bir noktaya geldiğinde eleştirmeye başladığını, tekrar aşağı düştüğünde ise ``Bu kişi bizim içimizden biriydi`` diye yine yücelttiğini dile getirdi. Öztürk, ``Biz bir arenanın ortasına atılmış gibiyiz. Biraz halk eğlencesi gibi bizim yaptığımız şey. Bu yüzden, bu iş için kendimi heder etmek, yozlaşmak istemiyorum. Çünkü, yine içinden çıktığım insanların arasına döneceğim`` diye konuştu. Başarısının, medyada yaptığı işle değil, günlük yaşamında oturup kalkmayı, nerede ne söyleneceğini bilen bir insan olmasıyla alakalı olduğunu ve insanların kendisini bu yüzden sevdiğini söyleyen Öztürk, işine yeni başladığında da ailesini hemen İstanbul`a yanına alarak kendisine yol göstermelerini sağladığını anlattı. POPSTAR YARIŞMASI Öztürk, öğrencilerin, ``Popstar`` türü programları, eski bir hükümlü olan Bayhan adlı yarışmacıya olan tepkileri nasıl değerlendirdiğine ilişkin soruları üzerine de, programın reyting alma oranı açısından bakıldığında başarılı olduğunu ifade etti. Bayhan adlı yarışmacıya gösterilen ilginin de Türk halkının mazlum olana acıma duygularından kaynaklandığını söyleyen Öztürk, ancak çabuk şöhret olan bu yarışmacıların ileride psikolojik anlamda ciddi travmalar yaşayabileceklerini dile getirdi.