Beşir Atalay'dan çok kritik koalisyon açıklaması
Abone olAK Parti'nin Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay, koalisyon ve erken seçim ihtimalleri üzerine yaptığı açıklamada, tercihlerinin ortak hükümet kurmaktan yana olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Ak Parti Sözcüsü Beşir
Atalay, Habertürk Gazetesi'nden Kübra
Par'a "koalisyon ve erken seçim ihtimalleri"
üzerine yaptığı açıklamada, erken seçimden ziyade ortak
hükümet kurmaktan yana olduklarını vurguladı.
Son seçimde AK Parti oylarındaki düşüşü, koalisyon görüşmelerinin
gidişatını, erken seçim ihtimalini ve çözüm sürecinin kaderini
değerlendiren Atalay, partiler arası uzlaşmazlıkların ortaya
çıkmasıyla, koalisyon çıkmazının yerini erken seçime bırakmasına
karşın, AK Parti'nin ortak görüşünün koalisyon odaklı olduğunu
belirtti.
AK PARTİ’NİN HİKAYESİNİ YAZACAK
Par, söyleşi sırasında Beşir Atalay’ın masasında Samet Ağaoğlu’nun
kitaplarının bulunduğu aktardı. Par, Atalay'ın kendisine, "Her
siyasi hareketin arkasından böyle bir kitap yazılmalı. Ben de
başından beri bu hareketin içinde biri olarak, AK Parti’nin
başlangıç hikâyesi, iktidar olduğumuz ilk yıllar ve kırılma
noktaları üzerine bir kitap yazmayı çok arzu ediyorum" dediğini
yazdı.
İşte Atalay'ın o açıklamalarından çarpıcı
satırlar:
7 HAZİRAN SEÇİM SONUÇLARI
Parti olarak hep milli iradeyi korumak için çalıştık, bugünlere
vesayet mekanizmalarıyla mücadele ederek geldik. Şu anda ortaya
çıkan tablo bizim açımızdan olumsuz olsa da milletimizin tercihi
bizim için değerli. Bu seçimdeki mesajı çok önemli görüyoruz. Ben
de bir sosyolog olarak milletimizin basiretini, önsezisini çok
yüksek görüyorum. 13 yıl sonra tek başına hükümet kurma çoğunluğunu
elde edemedik ama yüzde 41 oyumuzu şöyle de değerlendirmek lazım:
Sadece 5 ilde milletvekili çıkaramadık. CHP ile aramızda 16 puanlık
fark var. AK Parti hâlâ Türkiye’nin omurgasıdır. Her kesimden oy
alıyoruz.
9 PUANLIK DÜŞÜŞ
Evet, araştırmalar yaptık. Ayrıca genel başkanımız gruplar halinde
milletvekilleriyle ve il teşkilatlarıyla buluşarak
değerlendirmelerini aldı. Şimdi bütün bunları iyi bir rapora
çevirmeye çalışıyoruz. Şu an yazım aşamasında. Bayramdan hemen
sonra, 2. tur görüşmelerden önce bitirmiş oluruz.
KRİTİK SEÇİM SONRASI RAPORU
Bu analiz çalışmasında hiçbir sınır koymayız. Her şey söylenir.
Kişiselleştirmeden, oy kaybına neden olan bütün faktörleri
sıralayacağız. Seçim ortamının şartları, kampanyamız, verdiğimiz
mesajlar, geçmişteki tasarruflarımız, yerel yönetimdeki sorunlar
gibi tüm etkenleri gözden geçireceğiz. Oy kaybının fazla yaşandığı
illere sosyal bilimcilerden oluşan özel heyetler gönderdik. Onların
il bazında getirdiği veriler var. Kendi iç bünyemizdeki sorunları
da tespit edeceğiz.
RAPORUN İÇERİĞİNDE NELER VAR?
Raporun içeriğini kamuoyuyla paylaşmamız söz konusu değil. Dar
kapsamda kalır. Daha önce 29 Mart yerel seçimlerinde oy düşmesi
meydana gelmişti. O zaman da benzer bir rapor yazmıştık. Sadece
genel başkana sunarız. O nasıl değerlendirir, kurullara sunar mı
sunmaz mı, kendi kararıdır.
ATALAY'IN ŞAHSİ FİKRİ...
Benim bir huyum vardır, partimizle ilgili eleştirel hususları
basında söylemem. Değerlendirmeleri kendi içimizde yaparız.
‘KOALİSYONDA KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ YOK’
İlk tur bir durum tespiti, genel manada bir görüş alışverişiydi.
Çok verimli geçti. Bu?görüşmelere kendi başına bile değer vermek
lazım. Türkiye’de siyasetin doğasında atışmalar var. Genel başkan
düzeyinde bu tip görüşmeler pek mümkün olmuyor. Hele de sert
polemiklerin yaşandığı seçim atmosferinden sonra bir araya gelip
böyle uzunca ve samimi bir şekilde görüşmeleri çok kıymetli.
AK PARTİ-CHP KOALİSYONU İHTİMALİ GÜÇLENDİ Mİ?
Bunu söylemek için biraz erken. Partilerin hiçbiriyle görüşme
sayfası kapatılmış değil. Bir hükümet kurulana kadar tüm partilerle
görüşmeye devam edeceğiz. Ama sonuçta, heyetler arası görüşmeler
şimdilik sadece CHP ile yürütülecek.
AK PARTİ'NİN ÖN ŞARTI VAR MI?
Partimizin ilkeleri var ama diğer partiler gibi şartlar koymak
bizim için uygun değil. Sadece bazı şeyler var ki, bu tür koalisyon
görüşmelerinde dile getirilemez. Cumhurbaşkanı’mızın konumu bu
görüşmelerin gündemi ve konusu olmaz. Onun dışında her şey
konuşulabilir. Kırmızı çizgilerimiz yok. Geçmişi bir kenara
bırakarak beyaz bir sayfa açmak, geleceğe bakmak istiyoruz. Bu
ilkesizlik demek değil. Partilerin hak ve hukukunun iyi korunduğu
onurlu bir hükümet kurmak istiyoruz.
"OYLARIN DÜŞMESİNDE BAŞKANLIK TARTIŞMALARININ FAZLA ETKİSİ
OLMADI"
( "Cumhurbaşkanı’nın seçim kampanyası dönemindeki tutumunun, oylara
nasıl bir etkisi oldu?" sorusuna cevaben) Bu konuda kişisel
bir yorum yapma durumunda değilim. Bu tür çalışmalarda
Cumhurbaşkanı’mızı dahil etmeyiz, uygun olmaz.
Araştırmada açık sorular sorduk. İnsanlardan, oy vermeme
gerekçelerini direkt yazmalarını istedik. O cevaplardan tam ne
çıktı şu an bilemiyorum ama başkanlık sistemi tartışmalarının
oylara etkisi fazla olmadı gibi geliyor bana. Çünkü başkanlık
sistemine destek vermeyen bir kesim olduğu gibi, destek veren bir
kesim de vardı. Birbirini nötrledi.
OYLARIN DÜŞME NEDENİ
Oylarımızın düşme nedenini bana tek tek sıralatmaya çalışıyorsunuz!
(Gülüyor) Dediğim gibi, bunu kendi içimizde değerlendiririz.
Sonuçta 13 yıllık iktidarız, bazı konularda memnuniyetsizlikler
doğmuş olabilir. Bunların arasında ekonomi ve dış politika da yer
almış olabilir. Hiçbir şeyi görmezden gelmeden her ihtimali
değerlendiriyoruz. Seçim sonucunu iyi okumaya çalışıyoruz.
Alacağımız dersi alırız. Kişiselleştirmek, birilerini suçlamak için
değil; olumsuzlukları gidermek, kendimize çekidüzen vermek ve daha
güçlü yürümek için bunu yapıyoruz.
-Önümüzdeki süreçte daha farklı bir AK Parti mi göreceğiz yani?
Ortak hükümet kuramazsak seçime gideceğiz. Seçime giderken, oy
düşmesini etkileyen ne sorun varsa onları telafi etmeye
çalışacağız.
ÇÖZÜM SÜRECİ
2011’de bize oy verdiği halde bu seçim başka partiye oy vermiş ya
da sandığa gitmemiş bir kesim var. Seçim sonuçlarına dair
hazırladığımız raporda bu kesimi çok özel olarak değerlendiriyoruz.
Kürt vatandaşlarla ilgili durumda ise HDP’nin barajı aşma kaygısı
etkili oldu. Değişik kesimlerden adaylar çıkararak oylarını
artırdılar.
Çözüm süreci belli bir çizgide devam ediyordu. Silahsızlanmaya
doğru gidiyordu. Seçim ortamında bu konular ertelenmiş oldu. Hızlı
gidişin yerini durgunluğa bırakması, Kürt vatandaşlarımız nezdinde
olumsuz değerlendirilmiş olabilir. Ama yeni bir hükümet kurulacak
ve bu çalışmalar yeniden hız kazanacak. Çözüm süreciyle ilgili
partimizin kararlılığı sürüyor. Bölgede son günlerde şiddete,
teröre dönük olumsuz gelişmeler olduğundan kamu güvenliğiyle ilgili
çalışmalara da ağırlık verilecek. Hükümetin önceliği bu ikisini
birlikte götürmek olacak.
‘TERCİHİMİZ ERKEN SEÇİM DEĞİL, ORTAK HÜKÜMET’
Biz bütün samimiyetimizle enerjimizi ortak hükümet kurmak için
harcıyoruz. Eğer bütün bunlar sonuç vermezse millete gideriz.
Düzenli olarak her ay gündem araştırması yaptırıp “Bugün seçim olsa
kime oy verirsiniz?” diye soruyoruz. Seçim sonrasında yaptırdığımız
araştırmalarda, 7 Haziran’dan daha yüksek oy alacağımız
çıkıyor.
Ortak bir hükümetin kurulması öncelikli tercihimiz. Tabii
yüzde 41’in, Meclis’teki 258 milletvekilinin, büyük parti olmanın
hakkını koruyarak, adaletli bir hükümet kurmak istiyoruz.