BEŞİKTAŞ İSKELESİNDEKİ ÖLÜME İLİŞKİN DAVAYA BAŞLANDI
Abone olBeşiktaş Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi’nde, vapurdan inmeye çalıştığı sırada denize düşerek hayatını kaybeden Haydar Kayır’ın ölümüyle il...
Beşiktaş Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi’nde, vapurdan inmeye
çalıştığı sırada denize düşerek hayatını kaybeden Haydar Kayır’ın
ölümüyle ilgili açılan davanın görülmesine başlandı. Duruşma
öncesinde Kayır’ın ailesi basın açıklaması yaparak sorumluların
cezalandırılmasını talep etti. Açıklama sırasında Kayır’ın bazı
yakınları gözyaşlarını tutamadı.
Beşiktaş Belediyesi’nde temizlik işçisi olarak görev yapan 3 çocuk
babası Haydar Kayır (43), 11 Ocak 2013 günü Kadıköy iskelesinden
bindiği vapurun yanaştığı Beşiktaş’taki Barbaros Hayrettin Paşa
iskelesinde inmeye çalışırken kayarak denize düşmüştü. Herkesin
gözü önünde denize düşen Kayır kurtarılamamıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüle soruşturma
sonucunda vapurun kaptanı ve iki iskele görevlisi hakkında
’taksirle ölüme neden olmak’ suçundan ayrı ayrı 3 yıldan 6 yıla
kadar hapisle cezalandırılması istemiyle dava açılmıştı.
3 şüphelinin yargılanacağı dava öncesinde Kayır’ın ailesi
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde bir basın açıklaması
yaptı. Aile adına yapılan açıklamada sorumluların cezalandırılması
talep edildi. Kayır’ın denize düştükten sonra kaptanın ve iskele
sorumlularının kurtarma konusundaki tecrübesizliğin kurbanı olduğu
ifade edilen açıklamada, “Başka kurtarma rezaletlerinin yaşanmaması
için davanın takipçisi olacağız” denildi.
Açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan
Kayır’ın kardeşi Bektaş Kayır, “Yüz yüze gelmek çok önemli değil.
Sonuçta biz adaletin yerini bulması için buraya geldik. Üç kişi
tecrübesizliği sonucu ağabeyim öldü. Bilinçsizlikten ağabeyim öldü.
Ama bu 3 kişiye iş veren kurum da çok sorumlu. Yani bu 3 bilinçsize
iş veren ve bu kişilere bilir ehliyeti veren kişiler birinci
derecede sorumludur” dedi.
“Kasten bir insanı öldürmekle, işi bilmeyen bir insana iş vermek
aynı şey” diyen Kayır, “İş bilmeyen bir insana işini biliyor diye
ehliyet vermek ölüme davetiye çıkarmaktır. Bunlar bir daha
yaşanmasın diye hem kurumdan hem de bu üç kişiden sonuna kadar
davacı olacağız” şeklinde konuştu.
Kayır’ın kızı Gülşen Kayır, “Hava soğuk diye ve kimse de işini
bilmediği için babamı kaybettik. Bu kadar olmaz, çok kötü, hiç
kimse babasız kalmasın” dedi.
Kayır’ın eşi Hanife Kayır da, kurtarma çalışmalarının rezalet
olduğunu ifade ederek, “Kurtarmadılar. Beni 3 çocukla ortada
bıraktılar. Dalgıçlar atlamadı, vapuru çalıştırdılar. Bu nedenle
davacıyım. Genç yaşta ölümüne çok üzülüyorum. Kurtarmadılar hiç bir
şey yapmadılar. Hepsi acemiydi kaptan da dalgıçlarda” şeklinde
konuştu.
Gözyaşlarını tutamayan Kayır’ın annesi Sultan Kayır ise, “Bile bile
öldürdüler, çoluk çocuğunu ortada bıraktılar” dedi.
ADLİYE ÖNÜNDEKİ AÇIKLAMA YASAĞI İLK KEZ UYGULANDI
Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın adliye önünde
açıklamalara koyduğu yasak ilk olarak Kayır’ın ailesine uygulandı.
Adliye önünde toplanan aileden, emniyet görevlileri adliyenin
karşısındaki boş meydana çıkmalarını istedi. Kayır’ın ailesi ve
yakınları emniyet görevlilerinin uyarısı üzerine adliyenin
karşısındaki alana geçerken, her zaman açıklamaların yapıldığı
yerde çevik kuvvet polislerinin beklediği görüldü.
(İHA)