Berber çıraklığından başpehlivanlığa
Abone ol653. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri Başpehlivan’ı Fatih Atlı, spora çok meraklı olduğunu dile getirerek, güreşe 15 yaşlarında berberde çal...
653. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri Başpehlivan’ı Fatih Atlı,
spora çok meraklı olduğunu dile getirerek, güreşe 15 yaşlarında
berberde çalışırken şu anki güreş ustası Bayram Ertan’ı görmesi
üzerine başladığını söyledi. Atlı, güreşte Fair-play’in dışına
çıkılmadığını vurgulayarak, finalde karşılaştığı İsmail Balaban’ın
da galibiyeti hak ettiğini ifade etti.
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerinde büyük başarıya imza atarak
finalde İsmail Balaban’ı yenen Fatih Atlı, Samsun’un Ladik
ilçesinde berberde çalıştığını belirterek, "Spora oldum olası ilgim
vardı. 15 yaşlarındaydım, ben kuafördeyken, şimdiki ustam olan
Bayram Ertan geldi. Ben o zamana kadar dev cüsseli bir adam
görmedim. Aslında ustam onu gördüğümde 92 kiloymuş. Derler ya
’yürürken kaldırım taşları sallanırdı’ diye, insanlar işte böyle
efsaneleşiyor. Berber ustama sordum, ’bu adam kim’ diye. O da
güreşçi olduğunu söyledi. Ben o günden sonra güreşçi olmaya karar
verdim. 2000 yılında Bayram Ertan nezaretinde güreşe başladım. O
günlerde kuaförlük ve güreş yürümüyordu. Kuaförlüğü bırakmam icap
etti. Daha sonra Mersin Tarsus Belediyesi’ne transfer oldum. Tabi
yine ustama söyledim konuyu, istişare halindeydik. 2 yıl kadar
minder güreşi yaptım. Onun da yağlı güreşe büyük katkısı oluyor.
Özellikle puanlamada, ani ataklar konusunda minder güreşinin büyük
faydasını gördüm" dedi.
"19 MAYIS ÜNİVERSİTESİ BEDEN EĞİTİMİ BÖLÜMÜ’NDEN MEZUN OLDUM"
2010 yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Beden Eğitimi bölümünü
kazandığını dile getiren Başpehlivan Atlı, "Güreş hayatıma Samsun
Büyükşehir Belediyesi’nde devam ettim. Bu yıl da hayırlısıyla ilk
kemerimizi aldık. 2006’da başaltı biricisi oldum, 2005’te büyük
orta birincisi oldum. 2007’den bugüne kemere iddialı bir şekilde
hazırlandık. Geldik ama bazı bireysel hatalardan dolayı, bazı hakem
hatalarından dolayı olmadı. Başpehlivanlığa erken yaşta 21 yaşında
çıktım. Tecrübe de çok önemli. Onun stresini, ağırlığını kaldırmam
için erken bir yaştı. Şu anda tam 30 yaşındayım. Gücümün,
kuvvetimin, tekniğimin, psikolojimin en derin olduğu çağda.
İnşallah 2 yıl daha altın kemeri alarak, ebedi sahibi olmak
istiyorum. Bu kemer çok el değiştirdi. Bir kere de bu kemeri ben
taktım. İnşallah önümüzdeki yıllarda hedefimiz altın kemeri almak
olacak" ifadelerini kullandı.
"BENİ İBRAHİM KARABACAK’A BENZETİRLERDİ"
Samsun’dan Yaşar Doğu, İbrahim Karabacak gibi güreşçilerin
yetiştiğini hatırlatan Atlı, "Bizler onların efsaneleriyle büyüdük.
Güreşte yeni yetişirken beni İbrahim Karabacak’a benzetirlerdi. Ona
benzetmeleri beni çok motive ederdi. Biliyorsunuz Karabacak
Edirne’de 4 defa altın kemeri almış bir güreşçi. Kendimize idol
olarak onları örnek aldık. Ladik’e altın kemeri Karabacak’tan sonra
ben getirdim. Samsun’a da Şaban Yılmaz, sonra da ben altın kemeri
getirmiş olduk" diye konuştu.
"FİNALDE İSMAİL’İ YENMEM İÇİN 3 ÖNEMLİ FAKTÖR VARDI"
Atlı, finalde İsmail Balaban’ı yenmek için 3 önemli faktör olduğunu
vurgulayarak, "İlki geçen yılın rövanşını almaktı. Çünkü geçen yıl
16 kişi kala Balaban yendi beni. Çok iyi hazırlanmıştım, o da çok
iyiydi. Hatta benden sonra Şaban Yılmaz ve Recep Kara’yı da yendi.
İkinci hedefim onun altın kemerini yakmaktı. Çünkü kemer ondaydı,
sonuçta kemeri alabilmek için onu yenmem gerekiyordu. Üçüncüsü de
altın kemeri almaktı çünkü çok açtım buna. İyi de hazırlandık, iyi
de konsantre olduk. Allah nasip etti" şeklinde konuştu.
"İSMAİL’E ŞAPKA ÇIKARIYORUM"
Başpehlivan Atlı, finaldeki rakibi İsmail Balaban’ın çok zorlu
mücadeleler yaptığını ifade ederek, "Kendisine gerçekten şapka
çıkarıyorum. Başa baş güreşiyor. Fiziki olarak biraz daha zayıf ama
hırsı, kondisyonu, enerjisi çok fazla. Kesinlikle önümüzdeki
yıllarda bizim çekişmemiz devam edecek. Ben ’o yener, ben yenerim’
demiyorum, bizleri zorlu mücadeleler bekliyor. İsmail Balaban ile
güreşten sonra doping numunesi verirken karşılaştık. Beni tebrik
etti, sarıldı. Bizim yaptığımız güreş sahanın içinde kalır. Biz iyi
arkadaşız. Maçtan önce sadece beni uyardı. ’İki kaşım açık, dikkat
edersen iyi olur’ demişti. Güreş çok erdemli bir spor. Fair-play’in
dışına çıkılmıyor. Bugün onun başına gelen yarın benim başıma
gelir. ’Rekabetin olduğu yerde samimiyet olmaz’ derler ama bizde
öyle değil. Biz İsmail Balaban ile iyi arkadaşız. Yenilseydim
verdiğim emeklerden dolayı çok üzülürdüm ama İsmail de bunu sonuna
kadar hak ediyor" diye konuştu.
(İHA)