Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Bugün kim ne derse desin Türk ekonomisinin geçtiği en kritik süreçte ekonominin dümeninde ‘Yüzde yüz yerli yüzde yüz milli’ bir bakan var!
Berat Albayrak…
Hiçbir dış gücün oyuncağı olmayacak, icazet almayacak liyakat sahibi cesur bir bakan olarak etrafında yüzde yüz milli ve yerli bir kadro oluşturarak çalışıyor.…
Kendi içine kapanan bir Türkiye olarak değil yelpazesini de açarak…
Rusya,İngiltere,Alman,Fransa ile bire bir temaslar kuruyor..
Yani gecesini gündüzüne katarak hem içeride hem de dışarıda Türkiye’nin yanında güçlü bir ekonomik lobi oluşturabilme çabası içerisinde olduğu görülüyor…
‘Türkiye batıyor’ diyerek ‘felaket tellallığı’ yapanlara pabuç bırakmıyor…
Ama daha ilk günden birilerinin ona saldırılarını gördükten sonra, bugün Amerikalı şirket McKinsey’in gerektiğinde kendilerine danışmanlık hizmeti vereceğini açıklamasına karşı ‘Mal bulmuş mağribi gibi’ atlayıp saldırmalarını hiç de sürpriz olarak değerlendirmiyorum…
Sadece ibretle izliyorum!
Çünkü bu tiplerin doların 7’ye çıkmadığına üzülen 6’nın altına düşmesinden ise rahatsız olduklarını bilmeyen var mı?
Yok efendim ekonomi yönetimini ABD şirketine bıraktılar!
Yalan…
Yok efendim IMF programına döndüler!
Yalan…
Akla hayale gelmeyecek, mantıkla bağdaşmayacak, tamamen art niyetli ve tek amacı provokasyon olan değerlendirmelerle saldırıyorlar!
Kendilerinin siyasi ikballerini yurt dışındaki güçlerin Türkiye üzerinde oynadıkları oyunların başarılı olmasına bağlayan zat-ı muhteremleri, 15 Temmuz hain darbe girişimi akşamından bilmeyen var mı?
Türkiye için bir kez daha faydalı bir icraat adımı atıldığında, kamuya güçlü bir kurum kazandırılmaya çalışıldığında; yakından tanıdığımız aynı koro olayı çarpıtmak, süreci baltalamak için bugün devrede…
Zihniyet değişmiyor!
Adamların devlet derdi yok!
Cevap verin;
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak 20 Eylül 2018 tarihinde ‘Yüzde yüz milli yüzde yüz yerli’ Yeni Ekonomik Program’ı açıklamadı mı?
Yeni Ekonomik Program’ın temel bileşenlerinden bir tanesi mali disiplin ve bu kapsamda güçlü ve sürdürülebilir kamu maliyesinin sağlanması değil miydi?
Yeni Ekonomik Program’da kamu maliyesine yönelik harcamalarda tasarruf sağlanması ve ilave gelir üretici tedbirlerin alınması öngörülmedi mi?
Söz konusu tasarruf ve gelir tedbirlerinin etkin bir şekilde yerine getirilebilmesi amacıyla, Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesinde ‘Yüzde yüz milli, yüzde yüz yerli’ Kamu Maliyesi Dönüşüm ve Değişim Ofisi’nin kurulacağı ifade edilmedi mi?
Söz konusu bu ‘Yüzde yüz milli ve yerli’ ofis;
Kamu maliyesine yönelik Yeni Ekonomik Program’da öngörülen tedbirlerin uygulamasına liderlik edilmesinin yanı sıra yeni tedbirlerin süreklilik esası çerçevesinde tasarlanması ve tasarlanan bu ilave tedbirlerin uygulamasından sorumlu olmayacak mı?
Bu ofis, ‘Yüzde yüz milli ve yüzde yüz yerli’ kendi insan kaynağımızdan oluşmayacak mı?
Söz konusu ofis, tamamı kamu görevlisi olan Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın mevcut ‘Yüzde yüz milli ve yüzde yüz yerli’ çalışanlarından kurulmamış mı?
Kısa süre içinde diğer bakanlıklar, devlet bankaları ve diğer devlet kurumlarından kamu görevlileri de sürece dahil edilip ve bu şekilde kurumlar arasında ortak iş yapma kültürünün geliştirilmesi ve hızlı sonuç alınması sağlanmayacak mı?
Bu kapsamda ofisin, çalışma yöntemlerinde dünyadaki en başarılı örnekleri analiz edebilmesi için gerek görüldüğünde danışmanlık almasının neresi yanlış?
Bu ülkeye ABD’nin, IMF’nin, Dünya Bankasının maşası olarak getirilip dışarıdan ‘ekonominin patronu’ yapılan Kemal Derviş’i unutmadık?
Kendisini getiren dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’i, bakanları bile dinlemeyen, takmayan üstüne üstlük Başbakan Ecevit’i istifa ettirmek için oyun kuran bu adama omuz veren hangi partiydi!
Cevap verin!
Madem konu buraya geldi…
Yazalım bizim aslan sosyal demokratların Kemal Derviş’ini…
Ecevit hatıraları yazılan anlatan kitaptan bir bölüm..
***
Söz Kemal Derviş’ten açıldı.
Bülent Ecevit: En büyük pişmanlıklarımdan
birisidir.
Ardından hepimizi şoke eden bir benzetme yaptı.
Bülent Ecevit: O şeytani hesaplar
içerisindeydi!
Ecevit’in bilinen üslubuna uymayan bir tepkiydi.
Ama bu cümlede ne kadar ağır bir hayal kırıklığının yüklü olduğunu tahmin edebiliyorduk. Ekonominin bıçak sırtında olduğu günlerde ekonominin başına dışarıdan bakan olarak atanan Kemal Derviş, Amerika’ya gitmiş ve uzun süre kendisinden haber alınamamıştı.
Bülent Ecevit: Nerede olduğunu dahi bilmiyorduk. Görüşmek istedim. Arkadaşlarımız defalarca aradı ama ulaşamadılar. Olacak iş değildi; 12 gün hiç yanıt vermedi arayışlarımıza. Herkesin zihninde kuşku uyandırıyordu.
Türkiye’nin geleceğinde önemli roller üstlenmeye hazırlanan Kemal Derviş, ABD gezisinden sonra hem erken seçimi gündeme getirmeye başladı hem de Başbakan Ecevit’le yaptığı ikili görüşmede görevden çekilmesinin ekonomi için faydalı olacağını söyleyecek kadar ileri gidiyordu…
Bitmedi…
Dönemin ekonomi bakanı Güneş Taner’in Derviş ile ilgili sözlerini de hatırlatalım…
Kemal Derviş IMF'den 40 milyar dolar getirdi. Ben yıllarca üç kuruş alabilmek için IMF'nin kapısında bekledim. Adam 40 milyar dolar getirdi. Buraya kadar güzel! Ama o paralar ne oldu? Buna bakan yok! Düne kadar üçü beşi hesap eden IMF niye o paraları verdi?
Ne oldu?
O para iki devlet bankasının kasasına konulup piyasayı canlandıracağına BATIK BANKALARA dağıtıldı. Batacağı kesin olan bankalara ama 3 ama 5 neyse verildi. Bunları kim dağıttı? Neden dağıttı? Kriter neydi? Bilen yok!
İşte bu ülkenin ekonomisi bu ithal Kemal Derviş’e teslim edildi!
‘CIA ajanı Amerikan uşağı ekonomi uzmanı’ kimin için deniyordu...
İşte bu Kemal Derviş bugün Bakan Berat Albayrak’a karşı iftira atanların iftihar duyduğu, saflarına aldığı bir adamdı!..
Biliyoruz siz Türkiye aleyhine çalışan ajanlara aşıksınız ve bayılırsınız!..
***
Şimdi kalkmışlar ekonominin patronu olan Bakan Berat Albayrak’ın daha önce kamu ve özel birçok kurumun hizmet aldığı danışmanlık firmalarından birisini danışman olarak gündeme getirmesine ‘Mal bulmuş mağribi gibi’ sarılıp öküzün altında buzağı arıyorlar..
Hadi oradan…
Söz konusu danışmanlığın, hiçbir icra fonksiyonu ya da yetkisi olmayacağı apaçık ortada iken Türkiye’nin ekonomik savaş verdiği bu süreçte ortaya atılan iddia ve iftiralar ucuz siyasi kazanç çabasından başka hiç bir şey değil…
Türkiye’de ilk defa hayata geçirilecek böyle bir ofisin en doğru modelle kurgulanması sonrasında, güçlü ve yerli insan kaynağımız ile kamuda büyük bir değişim ve dönüşüm süreci başlayacak olması niye sizi mutlu etmez!
Yoksa ‘Yüzde yüz yerli, yüzde yüz milli Berat Albayrak’ gitsin de anlattığımız ‘Yüzde yüz ithal, yüzde 90 ABD menşeli Kemal Derviş’ gibi biri mi ekonominin başına gelsin!
Çok mutlu olursunuz!..
Derdinizi anlıyorum!
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın çalışmalarına bakarken amacınızın ‘Üzüm yemek değil bağcıyı dövmek’ olduğunu çok iyi biliyorum..
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ne olduğu, kimin adamı olduğu, nereden güç aldığı belli olmayan 'esrarengiz sözde devlet yöneticilerine’ değil ‘ yüzde yüz yerli ve milli olan devlet adamlarına’ ihtiyacı var…
Türkiye Evelallah batmaz…
Victor Hugo’nun güzel bir sözü var..
“Kimse senin dalgalarla nasıl boğuştuğuna bakmaz.
Gemiyi limana getirip getirmediğine bakar.”
Bakan Berat Albayrak bunun bilincinin içindedir..
Ve Türk ekonomisini böylesine hırçın dalgalar arasından boğuşarak gemiyi limana getireceğine inanıyoruz.
Kim Berat Albayrak;
Karadeniz’in hırçın dalgaları arasında yetişen Trabzon' lu genç bir kaptan. Zaten liderde böyle olunuyor…