Ben de onlardan kaygılıyım

Ünlü sanatçı Murat Göğebakan, 100 sanatçı, yazar, akademisyen ve müzisyenin "Kaygılıyız" adı altında ilan vermesini eleştirerek, "Herkesin kendine göre fikri, zikri ve düşüncesi var. Ben de onlardan kaygılıyım" dedi.
Türkiye’de ‘Gezi’ protestoları sonrasında ortamın gerginleştiği ve toplumun kutuplaştırıldığını ileri sürerek bu nedenle endişelerini dile getirmek isteyen, sanatçı, yazar, akademisyen ve müzisyen yaklaşık 100 kişi, gazeteye "Kaygılıyız" başlığıyla ilan verdi.
Anadolu Rock müziğin ünlü ismi Murat Göğebakan da bu ilanı verenleri eleştirerek, "Bir şey söyleyeceğim, dünyada hemen hemen herkesin yaşam hakkı var. Herkesin kendine göre bir düşüncesi, bir fikri, bir zikri var. O zaman ben de onlardan kaygılıyım. Ben kimin ne halt yediğini çok iyi biliyorum. Ben buradan biliyorsam yukarıdaki ağabeyler neler biliyor. Kimin nerelerde ne içtiğini herkes biliyor. Ne zevkler yapıldığını, ne keyifler yapıldığını iyi biliyor. Bir şey söyleyeceğim ayıp yani" dedi.
Göğebakan, sanatçıların yapıcı olması gerektiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Sanatçıları siyasetten ayrı düşünmek yanlış bence. Sanatçı siyasetin içinde olmalı. Çünkü sanatçı insanlar daha naif insanlardır. Senin düşünemediğini düşünürler, daha böyle güzel hesap yaparlar. Beraberinde sanatçının siyasete karışması kötü bir şey değil, iyi bir şey. Olması gereken bir şey. Ama ben şunu söylüyorum; bardağın dolu tarafından bakarsak iyi, kötü tarafından bakarsak kötü olur. Bardağın boş tarafından bakmayacağız. Biz dolu tarafından bakacağız sanatçılar olarak, doğrusu bu."
Göğebakan, ‘Gezi’ olaylarına da değinerek, bazılarının gazı olduğunu, bu gazın çıkartıldığını ifade ederek, “Fazla gazları varmış demek ki, gazları da alınınca rahat rahat oturuyor şimdi herkes. Bu ülke bizim ülkemiz, bizim vatanımız, bizim milletimiz, bu bizim halkımız. Beraberinde biz halkımıza sahip çıkmak zorundayız. Sanatçı arkadaşlarımızın da aynı şeyi düşünmesi gerekiyor. Futbolcusu, işadamı, düşünürüyle hepsiyle biz bir bütün olmalıyız. Dışarıdaki birilerine payitaht vermemeliyiz. Bir takım hatalar olmuştur, bunun önünü kesmeliyiz, bıçakla peyniri kestiğimiz gibi kesip dur demeliyiz. Bu devlet bizim, bizi başka kimse almaz. Biz ancak burada yaşayacağız, burada öleceğiz, birileri bize burada Fatiha okuyacak. Bu işin gerçeği, kimse bizi kabul etmez, hiçbir bir ülke bizi kabul etmez. O zaman niye milletimize, halkımıza, devletimize sahip çıkmayalım? Birilerine uşaklık yapmak zorunda mıyız? Ben artık uşaklık yapmak değil, yaşamak istiyorum. Keza bunların en iyisini bilen biri de benim. Kanseri yendim geldim. Ölümün vadisinden çıktım. Hiç kişiselleştirmenin bir anlamı yok. Herkes hata yapabilir, doğru, hayır suç da işleyebilir. İnsanız sonuçta normal mayamızda var hata çünkü. Okey ama bir yerde dur diyelim artık. Yeter artık bundan sonra cılkı çıktı. Yapacağını yaptı kardeşlerim, herkes yaptı. Her iki taraf da bir şeyler yaptı. Artık işimize gücümüze bakalım. Hafta sonu tatili bitti, pazartesi günü işbaşı yapacağız bitti. Artık bu Gezi, park mark bitti, tatil bitti artık işe bakacağız, önümüze bakacağız. Açıkta kalan rakamsal zararın en kısa zamanda telafisini nasıl yapacağız ona bakmamız lazım” diye konuştu.
(İHA)