'Belgesiz konuşmam' diyen Abdulkadir Selvi, o belgeyi yayınladı! MEB'in kapısına kilidi kim vurdurdu?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Milli Eğitim Bakanlığı'nı basma girişimine bakanlığın demir kapısına zincirle kilit vurulması damga vurmuştu. Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, kilidin takılmasını isteyen kişinin Kılıçdaroğlu'nun koruması olduğunu iddia etti. CHP, "elindeki belgeyi yayınla" çağrısı yaptı. Abdulkadir elindeki belgeyi yayınladı...

Belgesiz konuşmam, Kılıçdaroğlunun koruması istemiş!

Abdulkadir Selvi dünkü köşe yazısında "Zaten maksat, o kapının kilitlenip üzerine zincir vurulmasında. Kılıçdaroğlu zincirleri kıra kıra geliyor algısı oluşturulacak ya. Kılıçdaroğlu’nun önünde kameralara açıklama yaptığı kapının kilitlenmesini Kılıçdaroğlu’nun koruması talep ediyor. Belgesiz konuşmam." ifadelerini kullanmıştı. CHP de Selvi'yi yalanlayıp 'belgeyi yayınla' çağrısı yamıştı. 

Selvi bugün "belgesiz konuşmam" dediği o belgeyi yayınladı. Kılıçdaroğlu'nun saat 13:00'te MEB'e baskına gitmeden önce Kılıçdaroğlu’nun koruma ekibi hem protokol kapısında hem de personelin giriş kapısında inceleme yapmış. Gerisini Selvi'nin köşesinden okuyoruz:

3 koruma görevlisi MEB önüne gidip...

"Üç koruma görevlisi saat 10.55-11.25 arasında protokol girişini kontrol ediyor, Bakan’ın makamını soruyor. Bir saat sonra 12.52-12.59 arasında ise bu kez korumalar Kılıçdaroğlu’nun açıklama yaptığı personel girişine geçiyorlar. Kılıçdaroğlu, protokol kapısını biliyor ama o kilitli kapıyı tercih ediyor. Çünkü kapının kilitli olması Kılıçdaroğlu’na aradığı fırsatı veriyor."

İşte belgesi hangisi hayal mahsulüymüş!

"Dünkü yazımda Kılıçdaroğlu’nun korumasının kapının kilitlenmesini istediğini yazmıştım. Kılıçdaroğlu o belgenin açıklanmasını istedi. Ben de kamu görevlisi olan korumaların sıkıntıya girmemesi için o belgeyi yayınlamadığımı söylemiştim. Ama Kemal Bey’in talebi üzerine ilgili bölümü yayınlıyorum.

Bu arada CHP Genel Merkezi tarafından yapılan “Hayal mahsulü” açıklamasını ise size havale ediyorum. Hayal mahsulü hangisiymiş peki?"