Zaten, bu güzel ülkenin,
durmadan didiklenen rejimin, aydınlığa bakan temiz yüzlü
insanların, Atatürk Cumhuriyet"ine gözünü yeni açmış bebeklerin,
her gün iş arama kuyruğunda kilometreler oluşturan üniversiteli
işsizlerin, yarınlara umut bağlayanların,
aydınlık
yazılara,
aydınlık
fikirlere,
yazdıklarıyla, milyonlarca
beyni düşünmeye sevk eden yazarlara,
rejimi korumaya gönüllü
olanlara,
ülkesini
sevenlere,
ne pahasına olursa olsun,
doğruyu söyleyenlere,
halkı
küçümsemeyenlere,
gençliğin önünü
açanlara,
Atatürk devrimlerinin
izinden gidenlere,
ülkemizi yurtdışında
gururla ve en güzel şekilde temsil edenlere,
bu toprakların her
karışını, havasını, suyunu, doğasını yürekten sevenlere,
kendisine “git” denildiği
zaman, “benim gidecek başka yerim yok” diyerek, vatan sevgisini
dile getirenlere,
giderlerse yerleri
doldurulamayacak olanlara, hiç ihtiyacı yok!
Cemil
ipekçi"ye,
ülkenin çıkarları uğruna
değil de kendi çıkarları uğruna, “bu ülkeyi terk ederim” diye
kendince rest çeken, cesur görünmeye çalışan korkaklara, bir yere
gidemeyecek olan, gitse de yokluğu hissedilmeyecek olanlara
ihtiyacı var!
AKP kapatılırsa
gidermiş!
Kumaşını da, mezuranı da
al git!