İki haftadır anlatmaya çalıştıklarımın üstüne öyle bir
oturduki Bekir Coşkun’un durumu...
Kafalar ne zaman medenileşeceğe bu kadar sarmam bundan işte.
Avrupa standartları diye meydanlarda bağrıldı referandum
öncesi.
Sorarım o bağıranlara Avrupa’da aleyhinde yazı yazılmasına
müdahale eden bir Devlet Başkanı var mı?
Medeniyetin belki de en birinci şartıdır karşı fikirlerin
olması.
Karşı fikirler, tartışmalar olmadıkça medeniyetten bahsedebilir
miyiz?
Bu konuda topluma en çok örnek olması gerekenler ise bizi
yönetenler.
Çok sesliliği içlerine sindirip halka bunu gösterecekler
ki, ülkede gerçek anlamda demokrasiden
bahsedilebilsin.
Dediğim gibi kafalardaki medeniyete taktım ben.
Kafalar medeni olmadıkça bana inandırıcı gelmiyor
gerisi.
Eğer hala bir dünya koruma ile dolaşılıyorsa, eğer hala şaşadan güç
alınıyorsa beyinler ne kadar modernleşebilir?
Sadeliğin, tevazunun, alçak gönüllülüğün hakim olmadığı bir yerde
beyinler ne kadar modern olabilir.
O beyinlerin çıkaracağı demokratik yasalar insanları ne
kadar tatmin edebilir?
Saygınlığı, güç göstersi ile değil, yaptığı işlerle ve tevazuyla
sağlayan bir insandan daha saygı duyulacak kim olabilir?
Ancak beyinler medenileşmeden bunun anlaşılabilir olması
bile zor.
O yüzden bana sorulsa Burj el Arap da (Dubai deki 7
yıldızlı zevkten uzak, tamamen abartılı Arap zevkleriyle döşenmiş
otel) de mi kalmak istersin yoksa Avusturya’da bir pansiyonda
mı?
Cevabım kesinlikle Avusturya’da bir pansiyon olurdu.
O abartılı, gösterişli Arap otelinde kalmaktansa sade, naif bir
Avusturya pansiyonunda kalmayı yeğlerim.
Medeniyetin gözünü seveyim.
Bekir Coşkun olayını tüm bunlardan farklı görmüyorum.
İşini medeni bir şekilde halledemeyenlerin yaptıkları bir olay
olarak görüyorum durumu.
Gücünü şaşadan alnların bir güç gösterisi şovudur bu durum...
Ve malesef daha çok fırın ekmek yememiz gerektiğinin bir
göstergesidir.