Bekir Bozdağ'dan yargı ve emniyete ilginç kıyas
Abone olAdalet Bakanı Bekir Bozdağ'dan yargı ve emniyet karşılaştırması. Bakan Bozdağ, güven konusunda iki yapıyı kıyaslayarak yargının çok daha aşağıda olduğunu vurguladı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,
Türkiye'de bugün en kötü olan göstergelerden birisinin yargıya olan
güven olduğunu belirtirken ilginç bir karşılaştırma yaptı. Bozdağ
emniyet ve yargıyı kıaslayarak 'Güven konusunda emniyetten daha
geri durumda ve aşağılardadır. Adalet Bakanı olarak ben bu
fotoğraftan fevkalade rahatsızım'
dedi.
TBMM Adalet Komisyonu, aramalarda "kuvvetli şüphe" şartını "makul
şüphe"ye dönüştüren, hakim ve savcıların ücretlerinde artış
düzenleyen, Yargıtay ve Danıştay'da daire ve üye sayısını artıran
teklifi görüştü.
Hakimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerinde
milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtlayan Bakan Bozdağ,
“yargıya olan güven" konusunun Türkiye’deki en kötü olan
göstergelerden bir tanesi olduğunu söyledi. Bozdağ, "Yargıdan
memnuniyet maalesef kötü durumda. Güven konusunda emniyetten daha
geri durumda ve aşağılardadır. Adalet Bakanı olarak ben bu
fotoğraftan fevkalade rahatsızım. Bunu değiştirmek tek başımıza
bizim yapabileceğimiz bir şey değil. Uygulamadan, yasadan ve
Anayasa'dan kaynaklanan sorunlar var, bütün bunların birlikte ele
alınmasında fayda var. Uygulamayı, hangi yasayı değiştirirsek
değiştirelim düzeltme imkanı yok" dedi.
HSYK'NIN SEÇİM
USULÜ
"HSYK, Yargıtay, Danıştay gibi konuları
partiler üstü bir mesele haline getirip, birlikte bu noktada bir
Anayasal uzlaşmayı mutlaka yapmamız lazım. Bugün yargının
içerisinde birtakım olumsuzluklara neden olan hadiseleri hepimiz
biliyoruz. Bunu hep beraber düzeltebiliriz. Bu aynı zamanda
Anayasal sorundur. HSYK'nın yapısı ve seçim usulü ile ilgili de
adım atmamız gerekiyor. Hakim ve savcılar, 'bizi bu seçim işinden
kurtarın' diyor. Çünkü seçim işi hakim ve savcıları ayrıştırdı,
politize etti, tabiri caizse parçaladı. Şu anda hakim
ve savcılar bunun kendilerine fayda verecek bir şekle
dönüştürülmesi konusunda dostlarına, tanıdıklarına söylüyorlardır
eminim, bize de geliyor. Bu seçim usulü üzerinde kafa
yorup, birlikte nasıl yazılacaksa öyle yazalım ve doğru bir biçimde
yazalım ve bir dahaki seçimin usulünü beraber koyalım.
Çünkü 4 sene sonra yapılacak seçim, bugün ortaya koyacak
fotoğrafı daha da derinleştirir. Buna izin vermemek için HSYK'nın
seçim usulü ile ilgili hususu, TBMM'nin parti farkı gözetmeksizin
ele almasında çok büyük fayda görüyorum. Yargıtay,
Danıştay gibi yüksek mahkemeler ve yargı ile ilgili konuların,
parti rekabeti dışında ele alınıp uzlaşmayla çözülmesinde fayda
görüyorum. Yargıya güveni tesis edeceksek bunu yapmalıyız. Bu büyük
adımı atmadığımız zaman yargıya olan güveni daha güçlü bir noktaya
taşımamız epey zaman alacak gibi görünüyor."
"500'den fazla tutuklama olduğuna dair
bilgilerim var"
Bakan Bozdağ, çözüm
sürecinin gündeme getirildiğini, bazı yerlerde kamu düzenini ihlal
eden uygulamalara, ihlallere, terör saldırılarına Hükümetin göz
yumduğuna dair eleştiriler yapıldığını söyleyerek, "Bunları
reddediyorum, bunlar doğru değil"
dedi.
Türkiye'nin neresinde olursa olsun kamu düzeninin tam
sağlanmasından sorumlu olduklarını belirten Bozdağ, "Ülkenin her
yerinde toplantı ve gösteri yürüyüşleri yapılıyor. Biz her
defasında bunlarla ilgili yasalar neyi emrediyorsa o çerçevede
hareket ediyoruz. Güneydoğu ve doğu bölgelerinin bazı illerinde
sözkonusu edilen iddialarla ilgili de yasalar neyi gerektiriyorsa
onlar yapılmaktadır ve kolluk güçleri müdahale etmekte,
yakaladıklarını savcılığa teslim etmektedir. Son Kobani olayları
çerçevesinde binin üzerinde gözaltılar oldu, 500'den fazla
tutuklama olduğuna dair bilgilerim var" diye konuştu.
Adalet Bakanı Bozdağ, HDP'lilere "çözüm sürecini suç işleme
hürriyeti olarak algılamayın" diye uyarı yaptıklarını
kaydetti.
"Bir yandan çözüm süreci, öte yandan bunu suç işleme
hürriyeti gibi algılarlarsa, kusura bakmasınlar, bu çözüm sürecinin
bir parçası değil" diyen Bozdağ, hukunun kamu düzenini
ihlal edenlerin karşısında olacağını söyledi.