Refah ve Fazilet dönemlerinin en tecrübeli ismi Mehmet
Bekaroğlu, Has Parti adına İstanbul'da mevziye geçmiş, yerel
seçimler öncesinde hedefi tam 12'den vurmak için, gecesini
gündüzüne katarak çalışıyor...
Bekaroğlu, birkaç güne kalmadan tetiğe basmaya hazırlanıyor!
Diyor ki:
-İstanbul sahipsiz!
Süleyman Özışık'ın ağzından "Büyük projeler"i alıp, doğrudan
Başbakan Tayyip Erdoğan'a malediyor. İstanbul'u Kadir Topbaş'ın
değil, hala Başbakan'ın yönettiğini söylüyor açık açık!
***
Yıllarca Türkiye siyaseti yapan, Ankara'da üst yönetimlerde
bulunan, Erdoğan ve arkadaşlarını çok iyi tanıyan Mehmet
Bekaroğlu, İnternet haber'e kadar gelecek ve biz genel siyaset
konuşmayacağız öyle mi?
I ıh...
AK Parti'nin dönüş yolunda olduğuna inanıyor
Bekaroğlu:
-Gelebilecekleri en üst noktaya geldiler. Başbakan'ın
seçimlerde kutuplaştıran söz ve eylemleri dönüş yolunu açtı. Bundan
sonra ileri doğru değil, geriye doğru yürüyüş yapacaklar. AK Parti
önümüzdeki dönemde puan kaybedecek!
Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkacağına kesin gözüyle bakıyor usta
politikacı...
Diyor ki:
-O gidecek, Abdullah Gül Başbakan olacak!
Ekliyor:
-Ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
Bahçeli'nin sözlerini hatırlatıyorum:
-Kaos?
"Hayır" diyor...
Gül'le Erdoğan arasındaki farkı ortaya
koyuyor:
-Tayyip Bey, toplumun nabzını iyi tutuyor. İstediği yerden
yakalıyor ve götürüyor. Halk, O'nun kendi adına konuştuğunu
söylüyor. İşte bu yüzden Gül, Erdoğan kadar etkili olamaz! Tayyip
Bey, Abdullah Gül'e en az on puan fark atar...
***
Mehmet Bey, geçmişe gidiyor. Erdoğan'ın Büyükşehir Belediye Başkanı
olduğu ilk dönemlere. Beyoğlu'nda esnaf, dolaşıyorlarmış. İki kadın
Erdoğan'a ulaşmak için çırpınıyormuş:
-Öğrendim ki, ikisi de hayat kadını. "Niye?" diye sordum. Dediler
ki, "O bizim sesimiz!" İşte Tayyip Erdoğan'ın farkı burada. Halk
adına konuşuyor. Ama aynı şeyi Abdullah Gül için söylemek mümkün
değil.
Takılıyorum...
-İyi ya, Tayyip Erdoğan Köşk'e çıkacak diye seviniyorsunuzdur!
Gülüyor:
-Siyasi bir analiz yaptım sadece...
***
Bekaroğlu bu tespitleri yaptıktan sonra, başlıyor "acı"
muhalefete:
-Ekonomi diken üstünde. Komşularımızın durumu ortada. Her an
ülkemizde de "paralı darbe" yapılabilir. İşte
bakın Yunanistan'da seçilmiş başbakanı indirdiler, yerine bir
teknokrat getirdiler. Türkiye ekonomisi görünürde iyi görünüyor
ama, böyle devam edeceği anlamına gelmez.
Bu konu biraz karışık!
Sabaha kadar konuşsak...
Bekaroğlu'nu Türkiye ekonomisinin iyiye doğru gittiğine ikna
edemeyeceğimi bildiğim için, sözü Erdoğan'ın hastalığına
getirdim:
-Başbakan'ın evine gittiniz mi?
-Hayır!
-Neden, küs müsünüz?
-Değiliz ama aradım geçmiş olsun dedim..
-Numan Bey gitti mi?
-Hayır!
-Niye?
-...?
***
Ve final...
Yukarıda da anlattım...
Bekaroğlu eski bir politikacı...
İstanbul İl Başkanlığı'na terfi ettiğini söylüyor
övünerek...
İddialı...
İnatçı...
"Çok yakında" diyor...
Gerçek muhalefetin İstanbul'da nasıl yapılacağını herkese
göstereceğini söylüyor...
Eh, Mehmet Bey bu kadar iddialı madem...
Bize de başarılar dilemek düşüyor...