Bediüzzaman’a muhteşem anma
Abone olBitlis’in Hizan ilçesinde 6-7 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen ‘Şehri Bediüzzaman Hizan Kültür Etkinlikleri ve Nurs Mevlidi’ Diyane...
Bitlis’in Hizan ilçesinde 6-7 Eylül tarihleri arasında
gerçekleştirilen ‘Şehri Bediüzzaman Hizan Kültür Etkinlikleri ve
Nurs Mevlidi’ Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in de
katılımıyla gerçekleştirildi.
Görmez burada yaptığı konuşmasında, “Biz dinin hizmetkarıyız.
Sadece kitap neşretmekle olmaz. Birçok eserlerle birlikte İhlas
Risalesi hutbelerde, sohbetlerde neden anlatılmasın, neden
okunmasın? Bu 70 yıllık bir gecikmemizdir. Bunu Allah bizlere nasip
etsin” dedi.
Hizan ilçesine bağlı Nurs köyünde gerçekleştirilen ve yaklaşık 5
bin kişinin katıldığı mevlit programına ilk defa bir Diyanet İşleri
Başkanı’nın katıldığı belirtildi. Nurs Platformu adına konuşan
Sabri Okur yaptığı açıklamasında, “Bu mevlidi 5 yıldır tertip
ediyoruz. Risale dünyayı aydınlatan, küfrü mutlakın bel kemiğini
kıran, Kuran hakikatlerini bu asrın fehmine göre izah ve ispat eden
bu eserlerin müellifi Bediüzzaman Said Nursi hazretleri bu köyde
dünyaya gelmişti. Şimdi dünyanın her yerinde Risale-i Nurları
okunuyor ve Üstad Bediüzzaman tanınıyor. Eserleri tahminen 50’nin
üstünde dile çevrilmiştir. Buraya kadar gelen herkese teşekkür
ediyoruz” şeklinde konuştu.
Program Kur’an-ı Kerim okunması ile başladı. Daha sonra Said
Nursi’nin talebeleri ve onu tanıyanların anıları dinlendi. Mevlitte
bir konuşma yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez,
sözlerine "Bağrından büyük bir Kur’an hizmetkarını, büyük bir
alimi, büyük bir iman muallimini çıkaran Nurs köylülerine selam
ediyorum" diyerek başladı.
Görmez konuşmasında bu coğrafyanın her yerini bir horhor
medresesine dönüştüren Bediüzzaman Said Nursi’ye rahmet dileyerek
sözlerine başladı. Görmez şunları söyledi:
“Alemi İslam’ın en çok ihtiyaç duyduğu, ancak 80 yıllık hayatını
vakfettiği 3 şeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Kur’an’ın tefsiri
mahiyetindeki bütün tefsirleri okuduğunuzda Risale-i Nurlar’ın da
Kuran’ın tefsiri niteliğinde olduğunu görüyoruz. 80 yıllık
hayatında her sözünde aşıladığı umut, gelecek nesillere
armağanlarından bir tanesidir. Müslümanların tespih tanesi gibi
dağıldığı zamanlarda, varlık mücadelesi verildiği zamanlarda
’Ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılabı içinde en güçlü ses İslam’ın
sedası olacaktır.’ Bugün öyle bir zamandan geçiyoruz ki, yeryüzüne
selam getiren bir din, yeryüzünde buna engel olarak gösterilmek
isteniyor. Böyle bir dünyada dahi etrafınızdaki bütün gençlerin
kulağına İslam adına ortaya çıkan uydu hareketler, bütün zulümler
sizleri asla ümitsizliğe sevk etmesin. Çünkü İslam tabiatın
dinidir. Kainatın dinidir.”
Görmez, toplumun ihtiyaç duyduğu ikinci önemli şeyin ise ihlas
olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “İkinci paylaşmak istediğim
önemli şey ise bugün en çok muhtaç olduğumuz ‘ihlastır.’ Her 15
günde mutlaka okunmalıdır dediği gibi İhlas Risalesi’nde
talebelerine en büyük dersi öğretir. İşte her şeyi özetleyen
cümleler samimiyettir. Güç sevdası olmamalıdır. Hiç kimse dinin
sahibi değil. Bizler dinin sahibi değil, hizmetkarıyız. Said Nursi
İslam dünyasının içine düştüğü ihlassızlığı da şöyle ifade eder. Bu
musibet zamanında ihlası kaçırdığınızdan ehli hakkın bu zillet ve
mağlubiyetine sebebiyet verdiniz. Kıskançlık ve hasedin sebebi bir
tek makama birden çok kişinin talip olmasıdır. Bir tek ekmeği çok
midenin istemesi sebebiyle kıskançlığa düşerler. Bir varlığa birçok
kişinin talip olması haset ve kıskançlığa neden olur” şeklinde
konuştu.
Görmez, üçüncü hususun ise, birlik ve beraberlik olduğunu söyledi.
Görmez konuşmasında şunlara değindi: “Üçüncü husus ise, birlik,
beraberlik ve kardeşliktir. İmanda tevhit, kalplerde tevhidi ihtiva
eder. 30 yıldır bu topraklarda kardeş kanı döküldü. Kıblemiz bir,
namazımız, devletimiz, memleketimiz bir. Bine kadar bir. Bu kadar
birler ittifakı ve kainatı birbirine bağlayacak manevi zincirler
olmasına rağmen örümcek ağı gibi sebepsiz şeyleri tercih edip
mümine karşı kin bağlamak, o kadar esvabı muhabbete karşı ne derece
bir zulüm olduğunu kalbin ölmemişse anlarsın.”
Görmez sözlerini, 1950 yılında dönemin Diyanet İşleri Başkanı Ahmet
Hamdi Akseki’nin Said Nursi için söylediği sözleri ile tamamladı.
Görmez, “Ahmet Hamdi Akseki Diyanet İşleri Başkanı iken Said Nursi
için şunları söylemiş. ‘Ey medresede arkadaşım. Ders halkalarında
kardeşim. Kur’an’ın hakikatlerini genç nesillere anlatmak için bu
eserlerin sahibi sensin.’ Bu sözlerin karşısında Said Nursi’nin
cevabı ise, Ahmet Hamdi Akseki’ye görevini hatırlatarak, ‘dinsizlik
cereyanının revaçta olduğu dönemde Diyanet dairesinin vazifesidir’
demiştir. Sadece kitap neşretmekle olmaz. Birçok eserlerle birlikte
ihlas Risalesi hutbelerde, sohbetlerde neden anlatılmasın, neden
okunmasın? Bu 70 yıllık bir gecikmemizdir. Bunu Allah bizlere nasip
etsin. Mühim olan neşretmek, okumak değil. Oradaki fazileti
hayatımıza aktarmaktır. Bu organizasyonda emeği geçenlere teşekkür
ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Programa, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in yanı
sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Haluk Dursun,
Bitlis Valisi Orhan Öztürk, Van Valisi Nezih Doğan, Hizan Kaymakamı
Sedat İnci, Said Nursi’nin talebeleri olan Mehmet Fırıncı, Hüsnü
Bayram, M.Said Özdemir, Ali Sert ve yaklaşık 5 bin katıldı. Program
yapılan ikramların ardından sona erdi.
(İHA)