Bedavacı gazeteciler
Abone olŞirketler tarafından ağırlanan ve özel muamele gören gazetecilere karşı Ergun Babahan tepki gösterdi.
Sabah yazarı Ergun Babahan bedavacı gazetecileri yerden yere
vurdu. Mesleğin seviyesinin giderek düştüğünü belirten Babahan, bu
durumu olarak adlandırdı.
Yazı: Ergun Babahan
Kaynak. www.sabah.com.tr
- "Gazeteciler hediye, ücret, özel
muamele, bedava seyahat veya ikinci bir iş kabul etmemelidir."
Amerikan Profesyonel Gazeteciler Birliği'nin "Etik Kuralları", bir
gazetecinin yasaklar listesini sıralarken yukarıdaki hususları da
vurguluyor.
Gazetecinin görevi, kamuoyunu aydınlatmaktır. Bunu yaparken elden
geldiğince her türlü dış etkiden uzak kalması gerekir.
Ancak, dönüp ülkemize baktığımızda yukarıdaki yasakların norm
haline geldiğini, gazetecilerin halka ilişkiler şirketlerinin
elemanları gibi çalışmaya başladığını görüyoruz.
Bugün Türkiye'nin önde gelen gazetelerinin sayfalarını açtığınızda
bile, bileti şirketler tarafından alınan, şirketler tarafından
ağırlanan muhabirlerin yazdığı haberlerin çokluğunu fark
edersiniz.
Firmalar, kurumlara gitmesi gereken reklam harcamalarının bir
bölümünü bu işe tahsis ederek hem yaptıkları her türlü faaliyetin
haber olarak sayfalarda yer almasını sağlıyor, hem de aleyhte haber
olmasının önünü kesiyor.
Bu iş sadece büyük firmalarla sınırlı kalmıyor elbette.
Türkiye'de lüks otellerde ağırlanan, lokantalarda özel muamele
gören veya hiç para ödemeyen yazarların buram buram reklam ve
tanıtım kokan satırlarını okuyabiliyorsunuz.
Birkaç gün ücretsiz tatil veya özel muamele için köşesini otellere,
restoranlara tahsis edenlerin bir süre sonra ihale yolsuzluğu,
siyasetin geleceği üzerine yazdığı yorumları okuyabiliyorsunuz.
Böyle bir kafa karışıklığında okurlar da siyasi bir tanıtım yazısı
mı yoksa gerçekten yansız bir görüş mü aldıkları konusunda doğal
olarak şüpheye düşüyor.
"Haber atlatma" refleksinin yerini bedava geziye davet edilme
çabası aldıkça meslek giderek seviye kaybediyor.
Asıl işi yemek yazarlığı olmadığı, bu konuda uzmanlaşmadığı için
sonuçta yemekten anlamayanlar lokantalar üzerine yazıyor, işi tatil
yazarlığı veya muhabirliği olmayanlar otel tanıtmaya başlıyor.
Gazeteler, seyahat ve haber harcamaları azaldığı, reklamvereni hoş
tuttuğu için bu uygulamaları görmezden geliyor.
Bunun sonucunda da tanıtım adı altında otel, lokanta tanıtım
yazıları ve haberleri giderek daha fazla yer kaplamaya
başlıyor.
Haber ve yorumlar, halkı bilgilendirmek, hayatını
zenginleştirmekten ziyade PİAR faaliyetine dönüyor.
Zehirli bir sarmaşık gibi mesleği saran ve dur denmediği için
cazibesi her geçen gün artan bu gazetecilik türü, internet, cep
telefonu, tv gibi farklı haber kaynaklarıyla rekabet yüzünden
zorlanan gazetecilik için en büyük tehlike.
Son dönemde siyasete müdahale, ekonomik çıkar uğruna yayın gibi
uygulamalar yüzünden ciddi erozyona uğrayan gazetecilik mesleğini
gelecek kuşaklara devretmek istiyorsak, bu uygulamanın önlemini
almak zorundayız.
Gazeteler, elemanlarını birer PİAR çalışanına dönüştüren, okurun
haksız bir reklam ve tanıtım bombardımanına maruz kalmasına neden
olan bu uygulamanın önüne geçmezse, yakın bir gelecekte ürünler
tanıtım broşürü halinde çıkmaya başlayacak.
Şapkayı öne koyup önlem almazsak, annelerimize gazeteci olduğumuzu
söylemekten utanır hale gelebiliriz.