Ecevit'e haram olsun diyen yazar
Abone olEski Başbakan Bülent Ecevit'in Vahdettin üzerine görüşlerini belirtmesi yazarları birbirine düşürdü. Hele içlerinde birisi vardı ki, Ecevit'e 'hakkını helal' etmedi...
Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit bir konuştu pir konuştu. Son
Osmanlı padişahı hakkında 'vatan haini değildi' diyen Ecevit'in bu
sözleri, medya yazarlarını da ikiye böldü. Milliyet'in baş gedikli
yazarlarından Hasan Pulur, bugünkü yazısında "Haram
olsun!" diyerek Ecevit'e hakkını helal etmedi:
Yazı: Hasan Pulur
Kaynak: www.milliyet.com.tr
- ECEVİT, "Milli Kahraman!" Padişah Vahdettin'in Mustafa Kemal
Paşa'nın cebine altın koyarak, "Geç Anadolu'ya, şu koyun milleti
kurtar!" dediğini acaba yazacak mı?
Bugün onların çizgisine gelen Ecevit'in yeni müttefiklerinden
bazıları bu olayı şöyle anlatmışlardı da:
"Vahdettin, kırmızı kadife kaplı bir kutuyu Mustafa Kemal'e verdi,
içinde 40 bin reşat altını vardı, paşa kutuyu cebine koydu, çıkıp
Anadolu'ya gitti."
Ecevit'in bu palavrayı bilip bilmediğini, yazıp yazmayacağını
bilmiyoruz ama, bu alayda ufak bir maddi hata olduğunu
açıklamıştık...
Reşat altınının tanesi 7 gram, 40 bin tanesi 280 kilo eder...
Mustafa Kemal Paşa, cihan pehlivanı Koca Yusuf muydu, ya da Zaloğlu
Rüstem miydi ki 280 kilo altını cebine koyup taşıyacaktı!
Tabii palavra!
Artık, bu palavranın da Ecevit'e uyduğunu, yakıştığını söylemekten
çekinmeyeceğiz.
***
BİR de "Bandırma" gemisi var...
Ecevit'in yeni şürekasına göre, bu geminin boyu 250 metreydi, oysa
kayıtlar ortada, gemi birkaç kere batmış, ambarında koyun taşımış
bir gemiydi.
Mustafa Kemal Paşa'nın cebine kırmızı kadife kutuyla 40 bin altını
yerleştirenler, külüstür Bandırma gemisini transatlantik yapmakta
bir sakınca görmemişlerdi.
İşte Ecevit'e bir malzeme daha...
***
BAZILARI hâlâ "Ecevit bunları nasıl yapar, yazar, söyler?" diye
hayret içinde...
Onlara, Ecevit'in "Atatürk devrimleri" için neler söylediğini
hatırlatmak isteriz... 1970'li yıllarda CHP içinde kan gövdeyi
götürürken Ecevit şöyle diyordu:
"Fesi çıkardık, şapkayı giydik de ne oldu?"
Dahası var...
30 Aralık 1978'de Genel İdare Kurulu'nda, devrimin nasıl olacağını
anlatıyor, devrimin toplumdaki çelişkilerden doğacağını söylüyor ve
diyor ki:
"Bizde bunlar olmadı, alfabemizle, adlarımızla, şapkalarımızla
başlayan kültür değişikliği yaptık; Atatürk inkılabı budur. Ancak
bu bir kültür savaşı başlattı." (x)
Atatürk devrimlerine nasıl küçültücü bir ifadeyle baktığını fark
etmiş olacaksınız.
***
VAHDETTİN hain midir?
Tebasını, milletini ulusunu ortada bırakıp düşmana sığınan bir
padişah, bir devlet başkanı, bir lider neyse, Vahdettin de
odur.
"Vahdettin Osmanlı hanedanın hazinesini alıp yurtdışına kaçırmadı."
diyorlar.
Doğrudur, hatta cenazesi, İtalya'nın küçük bir şehrinde, atlı
arabayla alacaklıların elinden kaçırılmıştır.
Hazineyi kaçırmamış...
Lakin, "Bu millet bir koyun sürüsü, ben de onların başında
çobanım!" dediği ülkesini, düşmana teslim ederek kaçıp
gitmiştir.
***
ÖNCE iyi huylu tarikatlar, sonra Hocaefendi hayranlığı, şimdi de
Vahdettin...
Milyonlarca insan, dağa taşa "Karaoğlan/Umudumuz Ecevit!" diye
yazan insanlar bugün bir deyimde birleşiyorlar:
"Haram olsun!"
——————-
(x) Cahit Kayra, "38 Kuşağı-Anılar"; İş Bankası Yayınları.