Bebek ölümleri raporu açıklandı
Abone olTrakya Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesi'nde 8 bebek öldü. Aileleler perişan oldu. Sağlık Bakanlığı olayı soruşturdu ve hazırladığı raporu kamuoyuna açıkladı.
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde meydana gelen bebek ölümlerinin ardından, Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan bilimsel kurul, hastanedeki incelemelerini tamamladı. Araştırmaların tamamlanmasının ardından hastanedeki ölümlerde herhangi bir kasıt yada ihmalin tespit edilmediği bildirildi. Türkiye'deki çeşitli hastanelerde görevli uzman doktorlardan oluşan Bilimsel Kurul adına bir açıklama yapan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Recep Öztürk, hastane enfeksiyonlarının en gelişmiş ülkelerde bile görüldüğünü belirterek, "Bu tür hastane enfeksiyonları önemli bir sağlık sorunudur. Özellikle yoğun bakım ünitelerinde daha sık rastlanır. Genel olarak hastanelerdeki hastaların yüzde 5 ile 10'unda, yoğun bakımlardaki hastaların ise yüzde 20 ile 40'ında enfeksiyon salgınları yaşanmaktadır" dedi. Öztürk, "18-21 Haziran arasında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi edilen 8 bebeğin, yaygın enfeksiyon 'serratia marcescens koliform bakterisi' nedeniyle kaybedildiği anlaşılmıştır. Bu enfeksiyon hastalığının nedeni, hastaların tedavisinde kullanılan sıvılar olabilir. Bu olay yoğun bakımlarda sık rastlanır. Hastanenin standartları, teknik ve altyapısıyla hizmet olanakları çok yüksek. Bu kayıplarda hastanenin herhangi bir kasıt ya da ihmali tespit edilmemiştir" diye konuştu. "OLAYDA HASTANENİN İHMALİ YA DA KASIT YOKTUR" Enfeksiyonun hızlı bir şekilde yayılmasını 2 maddede toplayan Dr. Öztürk, "Kaybedilen bebeklerin tümünün bağışıklık sistemi, ileri derecede zayıf ya da ağır hastalıkları bulunan bebekler. Ayrıca sağlık personeli sayısının düşük olması, bu enfeksiyonun yayılmasında büyük etken. Bu bakterinin yayılmasında klimaların en ufak bir ilgisi yoktur. Biz ölüm nedenlerini çok açık bir şekilde belirttik. Zaten hastanenin ülke standartları üzerinde bir yoğun bakım ünitesi var. Bunu tamamen bağımsız bir gözlemle söylüyorum. Bu bakterinin çocuklara tedavi amaçlı verilen serum ve benzeri sıvılarda oluşabileceği verilerine ulaştık. Tekrar söylüyorum, ölümlerde hastanenin herhangi bir ihmali ya da kastı söz konusu bile değildir. Raporumuzu çok objektif şekilde açıkladık. Yoğun bakım ünitelerinde sık rastlanan bu bakteriden kurtulmak, pratik olarak mümkün değildir. İlgili bakteriye yönelik ayrıntılı araştırmaların yapılması planlanmaktadır" ifadelerini kullandı. Öztürk'ün konuşmalarından sonra söz alan Prof. Dr. Mustafa Bakır da, hastane enfeksiyonlarıyla ilgili bilinçlenmenin gün geçtikçe arttığını dile getirerek, "Hastanelerdeki bakım standartlarımız gün geçtikçe artıyor. Biz bunu kamuoyu olarak yeni farkına varıyoruz. Bu tür prematüre doğan bebekler, salgınlara açık bir hasta grubudur. Bir mikroorganizma ortama düşünce hastadan hastaya bulaşması mümkündür. Bu tarz ölümler ve hastalıklar dünyanın hiçbir yerinde sıfırlanmış değildir. Belli oranda düşürülebilir; ama asla sıfırlanamaz. Sağlık Bakanlığı bir yönerge çalışması içindedir. Siz ne kadar standartlarınız yükseltirseniz yükseltin, yeni doğan ünitelerinde bu tip salgınlara rastlamanız mümkündür" açıklamalarında bulundu. Son olarak söz alan Doç Dr. Yeşim Çetinkaya Şardan ise, yoğun bakım ünitelerindeki hemşire sayısına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.