Bebeğini düşüren öğrenci şiddeti anlattı

İNTERNETHABER / Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto için toplanan grubun içerisinde bulunan ve karnına aldığı darbeyle bebeğini kaybettiğini söyleyen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi E. Ö. Habertürk'te yaşadıklarını anlattı.

Yaşadığı acıyı hala üzerinden atamadığını belirten E. Ö., kendisine tekme atan polise 'Hamileyim, vurma!' diye yalvardığını ancak polisin kendisini dinlemeyerek tekmelemeye devam ettiğini ve aldığı darbeler sonucu da bebeğini kaybettiğini açıkladı.

İŞTE OLAY ANINDAN GÖRÜNTÜLER



İşte polis dayağına maruz kalan E. Ö.'nün ağzından o anlar: 

"Hamile olduğum halde protestoya katılmamı eleştirenler var ancak... Karnımda bebek bile olsa benim kendimi savunmaya hakkım var... Bu protestoya katılma hakkım vardı...

POLİS BU EYLEMİ BİLİYORDU

Biz yaklaşık 200 öğrenci olarak protestoya başladık... Ancak polis sayısı çok fazlaydı... Bizden daha fazlalardı... Hatta bir öğrenciye beş polis düşecek sayıdalardı... Biz Başbakan Erdoğan'ın dediği gibi oraya sopalarla, molotofla, taşla ya da yumurta ile gitmedik. Elimizde sadece bayraklarımız ve dosyalarımız vardı... Oraya hakkımızı savunmak amaçlı gitmiştik... Ve bu zaten izin alınmış bir eylemdi... Polisle daha önce görüşme yapıp yürüyeceğimizi belirtmiştik.

YAKALADIKLARINI DÖVDÜLER

Fakat polis bizi yürütmedi... Biz buna rağmen yürümeye başladık... Sol taraftan bizi çevrelemeye başladılar... Ben de sol tarafta duruyordum. Bir polis benim elimden bayrağımı almaya kalktı. Ama vermedim... Sonra biber gazı sıkımaya başladılar... Biber gazı nedeniyle kaçmaya başladık... Kaçışmaları gören polisler öğrencilerin arasına daldı ve yakaladıklarını dövmeye başladılar...

POLİS KARNIMA TEKMA ATTI

Polislerden bir tanesi beni yakaladı ve karnıma tekme attı... İşte o an bir acı hissettim... 'Yapma' diye elimi kaldırdım ama dinlemedi ve bu kez sırtıma tekma atmaya başladı. Biber gazından dolayı önünü göremeyen arkadaşlarımızda, benim yerde olduğumu görmedi ve üstümden geçtiler.

ARKADAŞLARIM ÜZERİME BASARAK KOŞTU

Yerden zoraki kalktım ve sahile doğru kaçmaya başladım... O sırada bir polis tarafından tekrar yakalandım ve yüzümün ortasına biber gazı sıkıldı. Bu kez de önümü göremedim ve tekrar yere yığıldım. Birber gazında da kimyasal bir madde varmış... Her yerimiz kıpkırmızı oldu ve gün boyu yanmaya başladı... Yüzüme sıkılan biber gazı sonrası tekrar yere yığıldım.. Ve yine koşanlar üzeriminden geçti...

HASTANEYE DE SOKMADILAR

Kendimi taksiye zor attım... Doğru Taksim İlkyardım Hastanesi'ne gittik... İçeride polis otosu olduğundann dolayı önce bizi içeri sokmadılar... Polis otosunun orada olmasının nedeni ise, hastaneden çıkacak öğrencileri gözaltına almaktı.. Fakat ayakta duracak dermanım yoktu... Arkadaşlarım sedye istedi benim için... Sedye de getiren olmadı... Polisin biri de görevlilere 'sedyeye gerek yok getirmeyin' dedi...

DOKTORLAR 'BEBEK DARBELER YÜZÜNDEN DÜŞMÜŞ' DEDİ

Önce acilde muayeneye alındım... Doktorlar önce 'bir şeyiniz yok' dedi... Ancak muayeneden 3-4 saat sonra kanamam geldi ve kustum... Tekrar muayeneye alındım... Bu kez bebeğimin kalp atışlarının durduğunu ve bebeğimi almak zorunda olduklarını ifade ettiler. Bunu duyunca resmen yıkıldım. Doktorlar da aldığım darbeler yüzünden bebeğimin düştüğünü açıkladı.

BU YAŞTA ÇOCUK PEYDAHLAMIŞ

O sırada yanıma gelen bir polis 'Eşin nerede' diye sordu... 'Erkek arkadaşım dışarıda' diye yanıtladım... Verdiğim cevap sonrası herkesin içinde beni aşağıladı ve  'Şuna bak! Bir de bu yaşta çocuk peydahlamış' dedi.

BEBEĞİMİ ALDIRMAYACAKTIM

Aileler bilmiyordu bu konuyu... Ama bebeğimi aldırmayı düşünmüyordum.. Daha ne olacağından emin değildik çünkü... Erkek arkadaşıma da bebeği aldırmak istemediğimi söyledim... O da bunu kabullenmişti... Ailelere de zamanı gelince haber verecektik... Ailem bu konu hakkında bir şeyler duymuş görmüş ama tam olarak olayı bilmiyor.