BDP’ye bir tarihi çağrı daha
Abone olDiyarbakır'da sivil topluk kuruluşlarının boykot kararına karşyı çıkmasının ardından, AK Parti'nin önemli bir ismi BDP'ye çağrıda bulundu.
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
ANKARA- PKK’nın ramazan sonrasına kadar ilan ettiği
ateşkesin ve referandum kararının şartlara bağlanmasına AK Parti
Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt tepki gösterdi.
“Özgürlükler pazarlık konusu yapılamaz” diyen Kurt
BDP’yi çözümsüzlüğün değil çözümün parçası olmaya davet etti. Kurt,
“Halkın da beklentisi BDP’nin inat siyasetinden vazgeçmesi,
çözümün bir parçası olması. Tarihi bir zaman. Aklı selim siyasete
dönmeleri için bir imkan var ve bu imkanı iyi
kullanmalılar” dedi.
PKK’nın eylemsizlik kararından sonra gözler 3 Eylül’de Başbakan
Erdoğan’ın Diyarbakır mitinginde vereceği mesajlara çevrildi.
Erdoğan’ın 19 ay aradan sonra yapacağı bu ziyaret öncesi Diyarbakır
Milletvekili Abdurrahman Kurt ile bölgenin nabzını tuttuk. 15
gündür Diyarbakır sokaklarını dolaşan Kurt PKK’nın ateşkes süreci,
BDP’nin boykot kararıyla ilgili İNTERNETHABER’e
çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
- BDP’nin en güçlü olduğu illerden biri Diyarbakır. Boykot
kararının etkisi nedir?
Doğrusu boykota karşılık yok. BDP’nin boykot kararı zaten
oturmamıştı, zorlama yapılıyordu. Bir özgürlük hamlesinin pazarlık
konusu haline getirilmesi bölgede sıcak karşılanmıyor. Talepleriniz
olabilir ama bunu özgürlük hamlesinin karşısında bir pazarlık
konusu olarak sunmak doğru değil. Halk oylamasına sunulan Anayasa
paketinin bölge insanı açısından da getirileri olacak. Aynı şekilde
ateşkesin de şartlara bağlı olması burada rahatsızlık yaratıyor.
Barışı ateşkese bağlarsanız burada iyiniyet sorgulanır.
Boykot kararı bir karşılık bulmaz mı?
Karşılık bulacağını düşünmüyorum. Ancak insanları korkutur, bir
terör havası estirirseniz başka bir sonuç alabilirsiniz. Ama
insanlar iradelerine ket vurmadan özgürce bu haklarını kullanırsa
kimse burada evete engel olamaz. Yoksa kısmen bir boykot söz konusu
olabilir. Ancak bu karara BDP tabanından ciddi bir tepki olduğunu
rahatlıkla söyleyebilirim.
Ateşkes kararını nasıl değerlendiriyorsunuz. Bölgedeki
yansımaları ne oldu?
Ben kişisel olarak çok olumlu buluyorum. Bölgede de olumlu
karşılanıyor. Bir gün bile olsa silahların konuşmaması olumlu.
Ancak ateşkesin şartlara bağlı olması yanlış.
Ateşkes kapsamında ortaya atılan yüzde 10 barajı, KCK
tutuklularının serbest bırakılması gibi talepler karşılanabilir
mi?
KCK konusu bir yargı meselesi. Bireysel olarak ben de belediye
başkanlarının tutuksuz yargılanmasını daha doğru bulurdum. Ancak
KCK illegal yapıysa burada yargı sürecine müdahale edilemez. Baraj
konusunda talebe gelince... Şu an bu konuda bir değişiklik yapsanız
bile seçime bir yıldan az zaman kaldığı için uygulama şansı yok.
Ama bunlar pazarlık meselesi yapmadan konuşulabilir konular.
PKK ile müzakere konuşuluyor. Bu olabilir
mi?
Devlet görüşür mü bilmem, ama hükümet legal yapılarla görüşür.
Öcalan’ın şiddetin bitmesindeki rolü göz ardı edilemez. Ancak
hükümetin böyle bir sürece girmesi söz konusu olamaz. Devletin
teknik kurumlarını bilemem. Ama bütün Kürt sorununu da bu şarta
bağlamak kabul edilemez, sorunu da çözmez.
Referanduma kısa bir süre kala Diyarbakır’daki oy
oranlarıyla ilgili bugünden bir tahmen yapmanızı istesek ne
söylersiniz?
Aslında yüzde 100, belki yüzde 95 diyebilirim. Şaka yapmıyorum. Ben
bugüne kadar hayır diyene rastlamadım. Burada çok ağır bedeller
ödemiş insanlar var. BDP’nin boykot kararına üst yönetimi dışında
anlam veren yok. Boykotun sokakta karşılığı yok. Ancak sokakları
korkutarak terörize ederek bu kararı uygularlar. İradi sürece
bıraksalar burada tam destek çıkar. Bölge halkı şiddetten bıkmış,
kavgadan bıkmış.
Bu noktada BDP’yi de çağrınız ne olur?
Halkın da beklentisi BDP’nin inat siyasetinden vazgeçmesi, sorunun
değil, çözümsüzlüğün değil çözümün bir parçası olması. Tarihi bir
zaman. Aklı selim siyasete dönmeleri için bir imkan ve bu imkanı
iyi kullanmalılar.