BDP'li Tan yapılan pazarlığı açıkladı
Abone olMuhalefetin sürece ilişkin kaygılarını hatırlatan BDP'li Altan Tan, yapılan pazarlığın içeriğini açıkladı.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Bursa İl Başkanlığı (YSGP) Nazım
Hikmet Kültür Evi'nde "Barış ve Anayasa" konulu panel düzenledi.
Panele, BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Ankara Üniversitesi
Hukuk Fakültesi öğretim üyesi ve Akil İnsanlar Heyeti'nde yer alan
Prof. Dr. Mithat Sancar, YSGP Merkez Yürütme Kurulu üyes Saruhan
Oluç konuşmacı olarak katıldı.
OLAN BİTEN ŞU
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, salonda katılımın az
olmasına tepki gösterdi. İmralı görüşmelerinde ve Kandil'de PKK ile
10 saat süren görüşmelerde yer aldığını belirten Tan, "Ne oluyor ne
konuşuluyor. Mutabakat ne? Devlet Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun
ifadesiyle pazarlık ne? Olan biten şu. PKK silahlı
mücadeleye son verecek önce çatışmasızlık sürecek. PKK'nın silahlı
güçlerini geri çekmesi. Ardından Ortadoğu'da Kürt siyaseti ile
ilgili silahların sonsuza kadar susması. Türkiye de yeni bir
anayasa yapacak, demokratikleşecek, Kürtlerle insani ahlaki vicdanı
hakları tanınacak. Kürtler de rahat edecek yeniden bir Türkiye
olacak. İşin özeti bu.
PAZARLIĞA ERDOĞAN UYACAK MI?
Bu pazarlığa PKK, BDP, Kürt siyaseti, Başbakan Erdoğan uyacak
mı? PKK ve Kürt siyaseti topyekun sözünde duracak. Bazı çatlaklar
olsa da Kürt siyaseti genel bir tanımla sözünde duracak. Başbakan
sözünde duracak mı onu zaman gösterecek. Bir ay, iki ay içinde bu
işin rengi belli olacak. Kürt siyaseti yeni demokratik mücadeleye
geçecek silahları bırakacak. Türkiye demokratik bir anayasa
yapacak. Yeni bir Türkiye olacak" diye konuştu.
'HERKES ENDİŞELİ'
Tan, Türkiye'nin her yerinde süreçle ilgili endişeler olduğunu
kaydederek, "Süreci Akil İnsanlar ve milletvekilleri halka
anlatacak. Biz ana dilde eğitimi, belki özerk yapıyı veya diğer hak
ve özgürlükleri istemeye devam edeceğiz. Ama bunlar birden olacak
bir şey değil. Süreç devam edecek. Bu süreçte 'geçici anayasa'
formülüne bile sıcak bakıyoruz. Süreç çerçevesinde her iki tarafın
da şüphelerinin olması normal. Çatlak sesler de çıkacaktır.
Türkiye'nin batısında 'bölünme' doğusunda ise 'kandırılıyor muyuz?"
endişesi var" dedi.
'ÖNCE GEÇİŞ ANAYASASI YAPILMALI'
Prof. Dr. Mithat Sancar ise, Güney Afrika'da yaşanan geçiş sürecini
örnek vererek, "PKK'nın geri çekilme ve silah bırakması bile çok
önemli bir hamle. Barış süreci ciddi bir fay kayması. Yani
altındaki zemin kaydığı için eski durduğun yerde kalamıyorsun.
Barış süreci uzlaşı sürecidir. Kavga eden iki kişinin konuşarak
uzlaşıya ulaştığı süreçtir. Bir taraf diğer tarafı yenmişse
konuşmaya gerek yok. Güney Afrika'da 1980'den önce beyazların
yönettiği diktatör bir yönetim vardı. Mandela 27 sene hapiste
yattı. Barış sürecinde Mandela ile hapisteyken görüşmelere
başlandı. 1990'lı yıllarda Mandela serbest kaldı. O zaman gerek
siyahların gerek beyazların endişeleri vardı. Ancak görüşmeler
sırasında her iki tarafın da endişeleri giderildi. Burada 'geçiş
süreci' anayasası önemli rol oynadı. Türkiye'de de anayasa
demokratik bir alan oluşturarak yapılmalı. Geçiş süreci anayasası
iki partiyle de yapılabilir. Ama gerçek anayasa tüm partilerin
katılımıyla olur. Önce demokratik anayasanın önündeki taşlar
temizlenmeli. Anayasa eğer iki partiyle yapılırsa kalıcı olmaz. Bu
yüzden meclis bir an önce harekete geçmeli" şeklinde konuştu. Çözüm
gerçekleştiğinde birden cennete girilmeyeceğini söyleyen Sancar,
yeni sürecin tüm kesimlerin memnuniyetini sağlamayacağını dile
getirdi.
Daha sonra soru cevap kısmına geçilen panelde söz alan bir kadın
izleyici süreçle ilgili konuşmalardan sonra kafasının karıştığını
söyleyerek, 'Barış süreci, kan davalarını, töre cinayetlerini
bitirecek mi? Köylerinden göç edenler geri dönebilecek mi?' diyerek
tepki gösterdi. Kadın izleyici daha sonra panele birlikte geldiği
arkadaşlarıyla birlikte salonu terk etti.