BDP'li Kaplan vekil avına çıktı

BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın, "sınır ötesi operasyonlarla KCK operasyonları koordinasyon içinde yürüyor" sözleriyle bağımsız yargıya talimat verildiğini savundu.

Konuyla ilgili Meclis araştırması açılması önergesi verdiklerini duyuran Kaplan, BDP dışında, 26 vicdanının sesini dinleyecek milletvekiline ulaştıklarında da Meclis soruşturması ve Yüce Divan için düğmeye basacaklarını söyledi.

BDP'li Kaplan, TBMM'de 21 Aralık'ta bir günlük uyarı grevi yapacak KESK yöneticileriyle birlikte basın toplantısı düzenledi. Yapılacak göreve BDP olarak destek verdiklerini duyuran Kaplan, "Açılım Koordinatörü" Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın "Tek yönlü uyguladığımız entegre bir stratejimiz var devlet olarak. Sınır ötesi operasyonlardan, KCK operasyonlarına hepsi koordinasyon içinde tartışılmış, kararlaştırılmış, planlanmış ve yürütülmektedir" açıklamasını "Tüyler üpertici" olarak nitelendirdi.

"PLANLAMA MGK'DA MI, PENSİLVANYA'DA MI YAPILDI"

Atalay'ın "itiraf niteliğindeki" sözleri ile bağımsız yargıya talimat verildiğinin açığa çıktığını savunan Kaplan, "Bir hukuk devletinde değil muz Cumhuriyetinde bile bu kadar kabaca hukuk ihlali olmaz" dedi. Açılım sürecinde yapılan gizli görüşmeleri, bu konudaki hukuksuzlukları açığa çıkartmak için Meclis Araştırması açılması için önerge verdiklerini duyuran "Bakan Atalay'a, 'Nedir entegre stratejiniz, Meclis'e getirin diye sorduk. Nasıl koordinasyon içinde yaptınız, nerede kararlaştırdınız nerede planladınız. Meclis'te olmadığına göre MGK'da mı Pensilvanya'da mı nerede yaptınız? Yargıya neden müdahale ettiniz. Bunların cevabını bekliyoruz" dedi.

26 VİCDANINI DİNLEYEN MİLLETVEKİLİ

BDP'li Kaplan konuyla ilgili bir de soruşturma önergesi vermek istediklerini belirterek bir çağrı da yaptı. Başbakan Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in hakkında Meclis soruşturması açılması ve Yüce Divan'a sevki için 55 milletvekilinin imzasına gerek olduğunu belirterek, "Bizim sayımız 29. 26 vicdanının sesini dinleyecek milletvekiline ulaştığımızda Mecliste ilk soruşturma önergesini de vermiş olacağız" dedi.

CUMHURBAŞKANINA İSTİFA ÇAĞRISI

Cumhurbaşkanının görev süresiyle ilgili tartışmalara da değinen Kaplan, yapılan Anayasa değişikliği ve referandumu hatırlattı. Kaplan, Referandumla hayata geçen milletin iradesinin netleştiği bir konuda yapılması gereken seçimlerin 5 yıl içinde 2012'de yapılmasıdır. Siyasi ahlakın gereği, milletin iradesine saygı bunu gerektirir" dedi.

AK Parti'nin anayasa değişikliğini kanunla dolanmasına izin vermeyeceklerini kaydeden Kaplan, "Anketlerden yüzde 55-60 gibi palavra sonuçlar aldığını söyleyen hükümet 2012 yılında Cumhurbaşkanlığı için seçime gitmekten neden korkuyor. Milletin iradesinin üstünde misiniz" diye sordu.

BDP'nin 5+5 ve 2012'de halkın seçimi noktasında görüşünün net olduğu belirten Kaplan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e de "makamını tartışma konusu yapma" diyerek şu çağrıda bulundu:

"Lütfen çıkın, '5 yılda bu seçim yapılacak' deyin. Milletin iradesine saygıyı sadece Başbakandan değil Köşk'ten de bekliyoruz. Köşk 'benim görev sürem seçildiğimde 7 yıl ise de milletin iradesi 5 yıl olarak belirlendiğine göre 5 yıldır' deyip anayasayı kanunla dolanma zihniyetine karşı duruş gösterip gerektiğinde 2012 seçimleri için istifa edeceğini açıklamalıdır. Bu konunun tartışması da son bulmalıdır."

ERONAT ÇALINMIŞ OYLARIN SEMBOLÜ

Kaplan, YSK'nın Dicle'nin milletvekilliğini düşürmesi sonrası milletvekili olmaya hak kazanan AKP Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ile ilgili tartışmaları da değerlendirdi. Dicle'nin 80 bin oyla seçildiğini hatırlatan Kaplan, "YSK kazanılmış milletvekilliğini düşürerek bir ilke imza attı. Yerine gelen Sayın Eronat Diyarbakırlıların iradesinin çalınmasının sembolü olarak AKP sıralarında oturuyor. Hem bu durumu yapıp, yavuz hırsız misali baskın çıkacaksınız hem de BDP seçmenine hakaret edeceksiniz. Kim olursa olsun buna izin vermeyeceğiz.

Kaplan Fransız Parlamentosu'nda bu hafta oylanması beklenen Ermeni Soykırımı yasa tasarısıyla ilgili boykot gibi tartışmaları büyük devlet olmanın sorumluluğu içinde olmayan tartışmalar olarak nitelendirdi. Yasayla ilgili tartışmaların 80'den bu yana sürdüğünü belirten Kaplan kanun çıktıktan sonra devlet adına AİHM'e başvuru yapılabileceğini "söyledi.