BDP'den tutuklu KCK sanıklarını ziyaret

Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na saat 10.30 sıralarında Avukat Sinan Zincir ile gelen BDP Eş Başkanı Gültan Kışanak'ın ziyareti yaklaşık 2 saat sürdü.

Kışanak ve Zincir, aralarında Marmara Üniversitesi İngilizce Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Büşra Ersanlı, Birgün Gazetesi Muhabiri Zeynep Kuray, Avukatlar Hatice Korkut ve Asya Ülker'in de bulunduğu 10 kişi ile görüştü.

DEMOKRASİ ADINA KARA LEKEDİR

Çıkışta basın mensuplarına açıklama yapan Kışanak, tutuklamaların bir demokrasi krizi oluşturduğunu öne sürerek şunları söyledi:

"Biliyorsunuz KCK adında yürütülen operasyonlarda son olarak gazeteciler ve avukatlar alınmıştı. Cezaevinde bulunan kadın gazeteci ve avukatların bir kısmıyla görüştüm. Kendileri iyiler. Moralleri yerinde ancak Türkiye demokrasisi adına üzgünler. Herkesin bildiği gibi dokunulmaz olan üç temel hak vardır. Bunlardan birisi yaşam hakkı, birisi düşünce ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, birisi de savunma hakkıdır. Bu üç alan aslında hukukun temelini oluşturur ve ihlal edilemez. Ne yazık ki biz üçünün de ihlal edildiği bir demokrasi krizi yaşıyoruz.

KARA LEKE

Avukatların ve gazetecilerin tutuklu olması bu ülkenin demokrasisi adına bir kara lekedir. Bu durum derhal ortadan kaldırılmalıdır. Çünkü hepimizin özgürlüklerine darbe vuran operasyonlardır bunlar. Onlar tutuklu olduğu için bizim de haber alma ve savunma hakkımız gasp edilmiş durumdadır. Biz dışarıda olan insanlar olarak bu haklara sahip çıkmak zorundayız. Bu arkadaşlarımızın bir an önce dışarı çıkabilmesi için demokrasi mücadelemizi sürdürmeliyiz.

BU ÜLKEDE HABER YAPMAK SUÇ MU?

Kendileriyle yaptığımız bu görüşmede biraz daha tutuklanmalarının nedenleri hakkında bilgi edinme şansımız oldu. Arkadaşlarımıza yaptıkları haberlerle ilgili sorular sorulmuş ve bu haberler yapmaları suç konusuymuş gibi dosyalara konulmuştur. Avukat ve gazeteci 10 arkadaşla görüştüm. Temel beklentileri bir an önce bu demokrasi krizinden çıkılması, temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alınması, bu siyasi operasyonlara son verilmesidir. Aksi taktirde içinde bulunduğumuz durumun ne kadar sancılı ve problemli olduğunu onlar da içeriden kaygı ile izliyorlar. Son olarak arkadaşlarımız Uludere'de yaşanan olayın üzüntüsünü yaşadıklarını ve sorumluların bir an önce ortaya çıkarılmasını istediklerini ifade ettiler."