BDP çadırına 71 yıl hapis istemi!

Barış ve Demokrasi Partisinin, başlattığı ''sivil itaatsizlik'' eylemi kapsamında kurulan demokratik çözüm çadırlarındaki gösterilere katılarak, PKK terör örgütü lehine marşlar söyledikleri ve bu örgütün üyesi oldukları iddialarına ilişkin 4'ü tutuklu 7 şüpheli hakkında 71,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Rasim Işıkaltın tarafından 4'ü tutuklu 7 şüpheliye yönelik, PKK terör örgütü adına korsan gösteri, molotofkokteyli atma ve araç yakma eylemeleri yapılmasına ilişkin hazırlanan 15 sayfalık iddianamede, sıralanan eylemler arasında Taksim Gezi Parkı'nda kurulan demokratik çözüm çadırında örgüt lehine marş söyleme ve slogan atma eylemleri de yer aldı.

İddianamede, Beyoğlu'nda meydana gelen korsan gösteri yapmak, molotofkokteyli atmak ve araç yakmak eylemlerini gerçekleştiren PKK terör örgütünün gençlik grubunu oluşturan, ''Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi'' içinde faaliyet gösteren faillerin tespiti ve yakalanması için teknik takip başlatıldığı ve 11 Nisan'da yapılan eş zamanlı operasyonla şüpheliler Ünal Balıkçı, Mahsum Er, Mehmet Reşat Yağmahan, Mahsun Büyükkaya, Emrah Korkmaz, Abdulkadir Oruç ve Muhammed Müslüm Aygün'ün gözaltına alındığı kaydedildi.

POLİS ARACINA MOLOTOFKOKTEYLİ VE HAVAİ FİŞEK

Şüphelilerin evinde yapılan aramalarda el kitapçıkları, CD ve DVD'ler, cep telefonları, sim kartlar ve çeşitli dokümanların yanı sıra sarı, kırmızı, yeşil renkli örme ip, siyah beyaz renkli poşu ve siyah renkle kapüşonlu montun ele geçirildiğinin aktarıldığı iddianamede, şüphelilerin tespit edilen eylemleri şöyle sıralandı:

''Okmeydanı'nda, 29 Kasım 2009'da, şüpheli Abdulkadir Oruç ve arkadaşlarının katıldığı 50-60 kişilik bir grubun, düzenlenen korsan gösteride, polisin zırhlı aracına molotofkokteyli ve havai fişek atması ve polis müdahalesi sonrası attıkları taşlarla iki market ve bazı araçlara zarar vermek.

Yine şüpheli Oruç ve arkadaşlarının, 10 Temmuz 2010'da, Sultangazi'de, yolu trafiğe kapatarak, örgütsel sloganlar atması ve müdahale sonucu gruptakilerden bazılarının molotofkokteyli, havai fişekler, taş ve sopalar atarak polise direnmek.

Şüpheli Ünal Balıkçı'nın bazı arkadaşlarıyla Okmeydanı'ndaki bir düğün salonunda, 'Yurtsever öğrenciler buluşuyor' adıyla düzenlenen etkinliğe katılmak.

24 Eylül 2010'da, İstanbul Üniversitesi ana kapısı önünde toplanan ve içinde şüpheli Mehmet Reşat Yağmahan'ın da olduğu 50 kişilik, 'Yurtsever Demokratik Gençlik' grubunun halay çekip, basın açıklaması yapması ve derslere girmeme boykotu yapması.

Şüpheli Yağmahan'ın, basın açıklamasına katılan eylemci grupla birlikte halay çekmesi ve 7 Kasım 2010'da Beyoğlu Galatasaray Lisesi önünde, 'KCK tutuklamalarını protesto' amacıyla BDP il başkanlığınca düzenlenen basın açıklamasına katılması ve eylemde örgüt lehine marşlar söylenmesi. Yağmahan'ın, Beyoğlu'nda 13 Ocak 2011'de Kürtçe yapılan basın açıklamasına katılması.

Şüpheli Mahsum Büyükkaya'nın 8 Ocak 2011'de, Galatasaray Lisesi önünde, BDP il yönetimince düzenlenen eylemde yer aldığı ve örgüt lehine slogan atması.

Şüpheliler Muhammed Müslüm Aygün ve Ünal Balıkçı'nın 13 Şubat 2011'de, Okmeydanı'nda düzenlenen bir korsan gösteriye katılmaları ve yüzleri maskeli ve puşuli gruptakilerle birlikte çevreye molotofkokteyli atmaları.''

GİYİLEN MONT VE AYAKKABIYLA ŞÜPHELİ TESPİTİ

Diğer şüphelilere ilişkin de yakın zamanda, korsan gösteri yapılması, gösterilerde örgüt lehine sloganlar atılması, molotofkokteyliyle çevreye zarar verilmesi gibi eylemlerin sıralandığı iddianamede, şüphelilerden Mehmet Reşat Yağmahan'ın, diğer şüpheliler Emrah Korkmaz ve Mahsum Büyakkaya ile birlikte Beyoğlu Çukur Mahallesi'nde katıldığı bir gösteride giydiği siyah montun, ev aramasında ele geçirilen siyah montla, yine 15 Şubat 2011'de giydiği ayakkabının da 24 Eylül 2010 günü yapılan eylemde giydiği ayakkabıyla aynı olduğunun tespit edildiği dile getirildi.

İddianamede, şüpheliler Yağmahan, Büyükkaya ve Korkmaz'ın katıldığı Beyoğlu'ndaki 15 Şubat 2011 tarihli eylemde, iki kişinin yere bırakıp kaçtıkları bir poşet içinden 24 adet bira şişesiyle hazırlanmış molotofkokteyli, 32 adet kutu içinde havai fişek, 4 adet el yapımı ses bombası ve çok sayıda poşunun ele geçirildiği de aktarıldı.

ÇADIRLI SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ

Şüphelilerden Emrah Korkmaz, Muhammed Müslüm Aygün ve Mehmet Reşat Yağmahan'ın, 27 Mart 2011'de, ''sivil itaatsizlik'' eylemi kapsamında, demokratik kent konseyi ve BDP desteğiyle Beyoğlu, Taksim Gezi Parkı içinde çadır kurmak suretiyle yapılan eyleme de katıldıkları ifade edilen iddianamede, şüphelilerin bu eylemde, PKK terör örgütü lehine marşlar söyleyip sloganlar attığı ve elebaşı Abdullah Öcalan'ın posteriyle, sözde konfederalizm bayrağı açtığının tespit edildiği dile getirildi.

İddianamede, İstanbul Foto Film Şube Müdürlüğü Teknik Büro Amirliği ekipleri ve ulusal kanallardan alınan kamera görüntülerine göre, çadır eyleminde şüpheli Yağmahan'ın yüzünü poşu ile kapatıp, sözde konfederalizm bayrağını açtığının görüldüğü ve ayrıca giyindiği siyah montun da evinde ele geçirilen siyah montla aynı olduğunun tespit edildiği aktarıldı.

TOPLAMDA 71,5 YIL HAPİS İSTENDİ

Şüpheli Abdülkadir Oruç'un, ''terör örgütü üyesi olmak'' suçundan 7,5 ile 15 yıl, ''genel güvenliğin tehlikeye atılması'' suçundan 9 ay ile 4,5 yıl, ''tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması ve el değiştirmesi'' suçundan 6 yıl 9 ay ile 18 yıl, ''görevi yaptırmamak için direnme'' suçundan 9 ay ile 4,5 yıl, ''mala zarar verme'' suçundan 6 ay ile 4,5 yıl, ''kamu malına zarar verme'' suçundan 1,5 ile 9 yıl, ''trafik güvenliğini tehlikeye sokmak'' suçundan 1 ile 6 yıl, ''siyasi parti etkinliği veya dernekte terör örgütü propagandası yapmak'' suçundan da 2 ile 10 yıl olmak üzere toplam 26 yıl 3 ay ile 71,5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep edildi.

Diğer şüphelilerin de benzer suçlardan en az 5 yıl olmak üzere 52 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.