BÇG'yi ilk defa televizyonda duymuş!
Abone ol28 Şubat davasının 39. duruşmasında söz alan sanıklardan emekli albay Serdar Çelebi'den ilginç BÇG savunması.
28 Şubat döneminin Başbakan Askeri Başdanışmanı emekli
Albay Serdar Çelebi, 28 Şubat döneminde irticayla mücadele amacıyla
kurulan Batı Çalışma Grubu'nu (BÇG) ilk defa televizyonda,
haberlerden duyduğunu, böyle bir yapılanmadan haberdar olmadığını
savundu.
28 Şubat dönemine ilişkin, 103 sanığın, "Türkiye Cumhuriyeti
Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirak" suçlamasıyla
yargılandıkları davanın 39. duruşması başladı.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz
sanıklar, müştekiler ve tarafların avukatları katılıyor. Duruşmayı
sanık yakınları da izliyor.
Üye Hakim Süleyman Köksaldı, sanıkların yoklamasını aldı.
Duruşmada, sanık savunmalarının alınmasına devam edilecek.
BÇG'Yİ İLK DEFA TELEVİZYONDA DUYDUM
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, dün savunmasını
tamamlayan sanık Serdar Çelebi'nin sorgusu yapıldı.
Üye Hakim Hakan Oruç'un, "BÇG, Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde
kurulan bir yapı. Genelkurmay, BÇG çalışmalarıyla ilgili belgeleri,
sorumlu olduğu Başbakanlık'a göndermemiş. Bunları paylaşması
gerekmez miydi?" sorusuna Çelebi, "Başbakanlık Askeri
Başdanışmanları anlaşılan anlamda bir danışmanlık görevi yapmıyor.
Başbakanlıktan bir soru sorulursa başdanışman vasıtasıyla
Genelkurmay'dan o bilgiler alınıyor. Temasların büyük çoğunluğu
askeri başdanışmanlık aracılığıyla değil, bire bir yapılıyordu"
cevabını verdi.
Müşteki avukatı Emrullah Beytar'ın, "BÇG, Başbakanlık'a, yaptığı
çalışmalarla ilgili bilgileri vermiyor. Siz askeri danışmansınız,
bu yapılanmadan bilginiz varmıydı?" sorusu üzerine Çelebi, "Ben
BÇG'yi ilk defa televizyonda, haberlerden duydum. Böyle bir
yapılanmadan haberim yoktu. Başbakanlığın bilgilendirilmemesi gibi
bir düşünceye katılmıyorum, Başbakanlık ilgili konularda
bilgilendirildi" dedi.
Müşteki avukatı Yılmaz Bölükbaşı'nın, " 28 Şubat sürecinde iş
dünyanızda sıkıntılar yaşadığınızı ifade ettiniz. Bu olanları ben28
Şubat süreciyle ilişkilendirdim, yanlışım var mı?" sorusuna Çelebi,
"Yanlışınız var, benim kişisel yaşadığım sorunlardı. 28 Şubat'la,
irticayla hiçbir alakası yok" yanıtını verdi.
Bölükbaşı'nın, "54. hükümeti iş başına getirdiğine inanılan
anlayışa ve çevrelere, yani milli ve manevi değerlerle ilgili
herkese ve herşeye irtica damgası vurularak, hiçbir iz bırakmadan
28 Şubat'ın gerçekleştirildiği yorumu var. Buna ne diyorsunuz?"
sorusuna Çelebi, "Herşey emir komuta zinciri içinde, alenen, hukuka
uygun şekilde yapılıyordu" karşılığını verdi.
İFADEMLE, TUTANAK ARASINDA FARKLILIKLAR VAR
Sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın, "İrticayla mücadeleyi takip
ve kontrolle ilgili kurullar teşkil edildi Başbakanlık'ta.
Genelkurmay Başkanlığı'ndan da bu kurulda daimi personel var.
Bundan haberiniz var mıydı? Bunlara müdahil oldunuz mu? sorusunu
Çelebi, "Mesut Yılmaz'ın Başbakanlığı döneminde bu kurulun
faaliyette olduğunu biliyorum, gidip orada bilgi arz ediyorduk"
diye yanıtladı.
Doğan'ın, "BÇG bilgi ihtiyaçları dökümanı, Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı tarafından yayımlanmımş bir evrak. Siz fişlemeler
konusunda araştırma yapıldığını, bu konuların tartışıldığını
duydunuz mu?" sorusu üzerine Çelebi, "Hayır, hiçbir bilgim olmadı.
Tutuklanınca öğrendim" dedi.
Sanık emekli Albay Ruşen Bozkurt'un, "Sanık savcılık beyanında
benim BÇG toplantılarına katıldığımı görmüş. Hangi toplantıya
katılmışım, bunu söyleyebilir mi?" sorusuna Çelebi, "3 gündür
uykusuzdum, ifademde yanlışlar var. Bozkurt, o toplantılara
katılmıyordu" karşılığını verdi.
Serdar Çelebi, savcılıktaki ifadeleriyle, tutanağa geçirilenler
arasında farklılıklar olduğunu savunarak, "Benim katıldığım
toplantının ismi iç güvenlik değerlendirme toplantısıydı, BÇG
toplantısı değil" dedi.
AVUKATIN SAVUNMASI
Çelebi'nin sorgusunun tamamlanmasının ardından avukatı Müşteba
Aydın, savunma yaptı. Müvekkilinin Genelkurmay Karargahında
çalıştığı süreçte, 54. Hükümetin görevden ayrıldığını belirten
Aydın, ortada olmayan bir hükümet için müvekkiline suç isnat
edilemeyeceğini öne sürdü.
Müvekkilinin, BÇG telefon rehberi, giriş kartı gibi belgelerde
isminin bulunmadığını savunan Aydın, gerçekleşmeyen bir suçun,
siyasi ortam nedeniyle müvekkiline yüklenmesini kabul etmediğini
belirtti. Aydın, müvekkilinin beraatını istedi.
TRT SPİKERLERİYLE FARKIM YOK
28 Şubat sanığı emekli Yüzbaşı Mustafa Babacan, bazı sözlerinin
tutanağa tam olarak geçirilmediğni savunan Babacan, şunları
kaydetti:
"İstanbul'da gözaltına alındığım sırada, konutumda yapılan aramada
bayan görevlinin bulunmaması nedeniyle, eşime ait eşyaların bile
erkek görevlilerce aranmasının üzüntüsü, uykusuzluk, yorgunluk
nedeniyle bazı şeylerin tutanaklara tam olarak geçmediğini gördüm.
Bunu savcıya söylediğimde o da yorgun olacak ki 'önemli olmadığını'
söyledi.
Bu davada, iddianameyi okuyan TRT spikerleriyle benim aramda fark
yok. Ben de gazete, televizyon ve ajansların yaptığı haberleri
üstlerime sunmakla görevliydim. Hiçbir amirimden görevim dışında
emir almadım. Benim görevim basın özetlerini hazırlamakla
sınırlıdır."