BBP lideri Destici: Demirtaş kendini ne sanıyor!
Abone olBBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Türkiye'nin PKK'ya silah vermesini öneren Selahattin Demirtaş çok sert sözlerle yüklendi.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın "Türkiye PKK’ya silah verebilir" açıklamasına "PKK’nın meşrulaştığı iyice gün yüzüne çıkmıştır" sözleriyle tepki gösterdi.
Demirtaş’ı kastederek, "Bu adam Türkiye’den PKK’ya silah isteyecek cüreti nereden buluyor?" diye soran Destici, hükümetin sessiz kalmasını da eleştirdi.
PKK MEŞRULAŞTI, ÖZERKLİK VERİLECEK
Ankara İl Başkanlığı ziyaretinde konuşan Mustafa Destici, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde daha da meşrulaştırılan PKK’nın adayı ‘IŞİD’e karşı Kürt ordusu kurulsun. IŞİD’e karşı mücadele edecek PKK ordusuna Türkiye silah versin" dediğine işaret ederek, açıklamanın satır aralarına bakıldığında çözüm süreci ile birlikte PKK’nın meşrulaştığını ardından özerk bölge kurulacağını ve daha sonra da devletleşeceğini öne sürdü.
DEMİŞTAŞ'IN AMACI DEVLET KURMAK
Eğer IŞİD’e karşı mücadele edilecekse bütün bölgedeki devletlerin ortak oluşturacağı güç ile mücadele edilebileceğini söyleyen Destici, şöyle devam etti: "PKK’nın siyasi uzantısının eş başkanın söylediği açık ve net olarak şudur. Biz burada üç parçayı birleştirip bir devlet kuracağız. Bunun bir ordusu olacak. Bunun bir bayrağı olacak. Bunu da kendi oluşturdukları IŞİD terör örgütüne karşı mücadele ederek meşruiyetlerini daha da fazla artıracaklar."
BU ADAM PKK İÇİN SİLAH İSTEYECEK CESARETİ NEREDEN BULUYOR?
Demirtaş’ı kastederek, "Bu adam Türkiye’den PKK’ya silah isteyecek cüreti nereden buluyor? Bu pervasızlığı, hadsizliği ve cesareti bu adam nereden buluyor?” diye soran Destici, Türkiye’yi yönetenlerin bunun cevabını büyük Türk milletine vereceklerini belirtti.
Mustafa Destici, “30 yıl bu memlekete kan kusturmuş, milleti birbirine düşürmüş, binlerce şehidin kanını elinde bulunduran PKK’ya Türkiye Cumhuriyeti Devleti silah mı verecek? Bu çözüm süreci adı altında hangi pazarlıkları, müzakereleri yapıyorlarsa, adam bunu isteyecek kadar pervasızlaşabiliyor. Bu hükümetin yapmış olduğu uygulamalardır. Başka bir şey değildir" diye konuştu.
ÇÖZÜM SÜRECİNDEN VAZGEÇİLMELİ
Destici, BBP olarak hükümeti uyardıklarına işaret ederek, "Adına çözüm süreci dedikleri, bizim de çözülme ve ayrıştırma süreci olarak adlandırdığımız bu süreçten Türkiye’nin artık vazgeçmesi gerekir. Öyle gözüküyor ki bu hükümet bir yerlerden kuyruğunu kaptırmış. Hükümetin varlığını çözüm sürecinin devamı ile eş görenler var.
AKP iktidarını devam ettirebilme adına artık kime nerede hangi sözleri verdiyse, tamamen kuyruğunu kaptırmış vaziyette ve buradan geri dönememektedir. AKP buradan geri dönemiyorsa Türkiye’nin birliğini, beraberliğini, bağımsızlığını, egemenliğini ve bölünmezliğini tehlikeye atıyorsa o zaman Türk Milletinin yapacağı bir iş vardır. Bu millet bu iktidara dersini verecek ve sen bundan vazgeçmiyorsan ben senden vazgeçeceğim diyecek. Bunu da ilk seçimlerde göreceğiz" şeklinde konuştu.
ERDOĞAN NEDEN BİR ŞEY DEMİYOR?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın buna neden cevap veremediğini, neden "Hadi oradan" demediğini soran Mustafa Destici, tepkisini, "Yeni Başbakan ve yeni bakanlar neden bunlara cevap vermiyorlar? Bunlara karşı sessiz kalıyorlar. Ama gariban bir Anadolu çocuğu bir şey söylediği zaman üstüne çullanıyorlar. Polisler görevlerini yaptığı zaman üstlerine çullanıyorlar. Bu olay kamuoyuna da gerçek yüzlerini görme açısından büyük bir ders olmuştur.
ERMENİ, ATEİST, MARKSİST, LENİNİST...
Bunları allayıp pullayıp milletin gözü önüne serdiler. Söylemleri ile birlikte çok demokratik bir parti ya da kişilik olduğundan bahsettiler. Gerçek yüzleri ortaya 3 gün içinde çıkıverdi. Bunların gerçek yüzleri bu. Bunlar Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değil.
O bölgedeki Kürt kardeşlerimizin de sesi değil. O bölgedeki Kürt kardeşlerimiz devletine ve milletine bağlı. Bunların bir kısmı Ermeni dönmesi, bir kısmı ateist, Marksist, Leninist, Maocu eski solcu takımı bunlar. Bunlar bölge insanının sesi ve soluğu olamaz. Onların haklarının savunucusu ise hiç olamaz. Bunlar olsa olsa 1915 olaylarını gündem de tutmaya çalışan Ermeni Taşnak çetelerinin temsilcisi olurlar. 1915 yılındaki Taşnaklar, Hınçaklar neyse, PKK da odur. Milletin bunu görmesi ve bilmesi gerekir" cümleleriyle dile getirdi.