’’Bazıları çamur ile abdest almaya başladı’’
Abone olSoma’daki maden kazasında 6 arkadaşıyla birlikte sağ kurtulan Mehmet Ali Dinçer, "Bazıları çamur ile abdest almaya başladı. Kelime-i şahade...
Soma’daki maden kazasında 6 arkadaşıyla birlikte sağ kurtulan
Mehmet Ali Dinçer, "Bazıları çamur ile abdest almaya başladı.
Kelime-i şahadet getirenler vardı" dedi.
Manisa’nın Soma ilçesinde 6 gün önce yaşanan maden faciasında 142
işçinin arasından 6 arkadaşıyla birlikte sağ kurtulan Mehmet Ali
Dinçer, yaşadıklarını anlattı. Amirlerinin kendilerine saat 15.00
gibi olayın meydana geldiğini söylediğini belirten Dinçer,
"Amirlerimiz ’biran önce çıkmaya çalışın’ dediler. 100-150 metre
yürüdük ve dumanda bize yetişti. Artık yürüyüş mesafesi sıfıra
düştü. Duman gelir gelmez herkes maskesini taktı. 50 metre daha
yürüdük ve sonra kendimize ’işimiz bitti’ dedik. Yeryüzüne yolumuz
çok uzaktı. Maskenin özelliğinin 45 dakika olduğunu biliyordum.
Maske bittiğinde anladım. Hava boruları vardı. Biz onları testere
ile kestik. Oradan hava almaya çalıştık. Hava alırken ağzını ve
burnunu açmak zorundasın. Açtığın zaman illaki pis duman
çekiyorsun. Ben onu çözüm yolu olarak görmedim. İlk aşamada 35 veya
40 kişiydik. Biri geldi ve mekanize ayak denen yere çekeceklerini
söylediler ve bizde oraya gittik. Orada duman bitmiş. Bir ara
şakalaştık. ’Azrail bizi kandıramadı gibi’ şaka yapılıyordu. Nasıl
olduysa duman gelmeye başladı. Duman komple bize döndü. Biz
ilerledikçe duman bizle geliyordu. Baya bir yürüdükten sonra 3-4
arkadaşımız bayıldı. Bayılan arkadaşlarımızı yerde bırakmadık. Alıp
götürüyoruz sürükleyerek ama oraya da duman geliyordu. Duman
gelmeden önce sayım yapalım dediler. Saydık 142 işçi vardı. Artık
oturup bekledik. Simsiyah duman çöktü. Nefes alamaz duruma geldik
ama ben maskeyi kesinlikle çıkarmadım. Maskeyi çıkaranlar vardı.
Maskenin özelliği 45 dakika soluduğu için çıkaranlar oldu.
Çıkardılar ama zehir çektiler" dedi.
"HERKES AĞLAMAYA BAŞLADI"
Kurtarılmayı beklerken herkesin ağlamaya başladığını dile getiren
Dinçer, "Herkes ağlamaya başladı. Bazıları çamur ile abdest almaya
başladı. Bazıları teyemmüm abdesti aldı. Artık ’ben ölüyorum’
diyorlardı. Kelime-i şahadet getirenler vardı. Birikinti suyla
abdest alıyorlardı. 1 veya 1 buçuk saat geçtikten sonra hayatta
kimse kalmadı. Biz sadece 6 kişi kaldık. Ben maskeyi hiç
çıkarmadım. Çünkü maske dışardan gelen pis havayı süzerek bize
veriyor. Birisi geldi, bende ona zafer işareti yaptım. Bende iyiyim
anlamında işaret yaptım. Ağzımızı açmıyoruz. Ne olursa olsun
konuşma yok. Sonra ilerlemeye başladık. Ama her taraf insan cesedi.
Kafaları ve çizmeleri çekerek geçiyorduk. Yerdekiler mesai
arkadaşlarımdı. Ekmeği bölüp yediğim arkadaşlarımdı. Cesetleri
geçerek temiz havaya çıktık. Artık orada kendi kendime yaşayacağım
dedim. Havayı bize doğru çevirince biz kurtulduk. Havayı
çevirmeselerdi canlı çıkan olamayacaktı. 2 bin 800 metre yürüyerek
yeryüzüne çıktım" diye konuştu.
“ELEKTRİKÇİ ARKADAŞIMIZ 17 GÜN ÖNCE AMİRLERİ UYARMIŞ”
Madende hayatını kaybeden Elektrik Teknisyeni Ergün Sidal’ın 17 gün
önce kabloların dayanıksız olduğunu amirlere ilettiğini belirten
Mehmet Dinçer, "Elektrikçi olan Ergün Sidal diye bir arkadaşımız
vardı. Ben daha sonra öğrendim. Ergün 17 günden beri amirleri
uyarmış. ’Amirler benim dediğimi anlamıyor ve devamlı atlatıyor’
demiş. Bir kağıda not yazmış. ’Bu kablo bu panoyu taşımaz’ öyle
yazmış. ‘Bir gün bu madende öleceğiz. Bizim cesedimiz madenden
çıkacak’ diye özellikle söylemiş. Kendisi vefat etti. Ne acıdır ki
vefat ettiği gün çocuğu dünyaya geldi” dedi.
Madenden yaklaşık 6 saat sonra çıktığını kaydeden Dinçer, "Ama beni
ne arayan, ne soran oldu. Geçmiş olsun diyen bile yok. Maddi
durumumuz iyi olsa biz madende çalışmayız. Evin durumu iki oda,
hepsi bu" şeklinde konuştu.
(İHA)