Bazı sendikalara öyle sözler sarf etti ki !
Abone olAdalet Bakanı Bekir Bozdağ, bazılarının Türkiye’yi yangın yerine çevirmek, ülkenin altını üstüne getirmek istediklerini belirterek, "Türkiy...
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bazılarının Türkiye’yi yangın yerine
çevirmek, ülkenin altını üstüne getirmek istediklerini belirterek,
"Türkiye’de bazı sendikalar terör örgütlerinin uydusu haline geldi”
dedi.
AK Parti Yozgat İl Teşkilatı’nın düzenlediği il danışma meclis
toplantısına katılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, burada bir konuşma
yaptı. Soma’da hayatını kaybeden maden işçilerine Allah’tan rahmet,
yakınlarına başsağlığı dileyen Bozdağ, “Bir yandan gördük ki
Soma’da insanlarımız yanıyor ama öte yandan da bazıları bu yangın
vesilesiyle Türkiye’yi de yangın yerine çevirmek istiyor. Soma’da
kalmasın, her tarafa yayılsın diye düşünüp bu acının içinden
siyasal rantlar, siyasal hesaplar yapabilecek kadar vicdanı
katılmış, kararmış, taşlaşmış insanlar var. Ben düşünemiyorum,
insanlarımız yanıyor, acılar var, anneler, babalar, eşler çocuklar,
torunlar gözyaşı döküyor, 77 milyon insan ağlıyor ama bazıları da
çıkıp bu ağıtların, bu acıların ortasında siyasal rantı nasıl
sağlarız, AK Parti’ye nasıl zarar veririz, nasıl istediğimiz
neticeyi alırız, onun hesabını, onun kitabını yapıyorlar. Ben
Yozgat’tan bir kez daha söylüyorum, ey CHP’liler, ey CHP’nin
vicdanı kararmış vekilleri, Esad 150 bin insanı katlederken siz
gidip Esad’la fotoğraf çektirdiniz. On binlerce insanın katilini
dünyaya masum göstermek için çalışmalar yaptınız. Türkiye’nin
Enerji Bakanına Suriyelilerin üzerine beton dökme iftirasını yüzüne
söylerken, siz gidip acaba Esad’a, ’On binlerce insanı sen
katlettin. Neden bunu yapıyorsun?’ Bunu yapma deme cesaretini
gösterebildiniz mi? Esad’ın karşısında ona muhibban görüntüsüyle,
vasiyet edeceksin, sonra kalkıp başka bir iftirayla bakanınızın
karşısına geleceksin, bu vicdanla barışmaz, vicdansızlıktır”
dedi.
Türkiye’de toplantı ve gösteri hürriyeti bir hak olduğunu söyleyen
Bozdağ, “Türkiye demokratik bir ülkedir, herkes dilediği yerde
toplanma hakkına sahiptir, gösteri yapma hakkına sahiptir,
düşüncesini ifade etme hakkına sahiptir ama yüzünü gözünü maske
içerisine alıp, polislerin araçlarına molotof atıp, polisleri canlı
canlı yakma hakkına sahip değildir. Ambulansların önünü kesip
hastaların hastaneye ulaştırılmasını engelleme hakkına sahip
değildir. Şahısların, kamunun, mallarını talan etme hakkına sahip
değildir. Mala, cana zarar verme hakkına sahip değildir. Biz
toplantı ve gösterilerin yapılmasına karşı değiliz. Toplantı ve
gösterilerin terörize edilmesine, toplantı ve gösteri bahane
edilerek bu milletin birinin karşısına dikilmek istenmesine
karşıyız” diye konuştu.
"TÜRKİYE’DE BAZI SENDİKALAR TERÖR ÖRGÜTLERİNİN UYDUSU HALİNE
GELMİŞTİR"
Türkiye’debazı sendikaların terör örgütlerinin uydusu haline
geldiğini vurgulayan Bozdağ, “Sendikaların işçi diye bir derdi yok,
onlar illegal yapılara ve onların gücüne güç katacak işler
yapıyorlar. Talimatı oradan alıyorlar, ona göre ortamı terörize
eden işler yapıyorlar. İş güvenliği ile ilgili ne yaptınız? Soma’yı
istismar ediyorlar, başka yerlerdeki kazaları istismar ediyorlar,
bu işçilerin hakkını hukukunu korumak için hangi çalışmayı
yaptınız? Birtakım terör örgütlerinin, birtakım illegal grupların
talimatıyla hareket ediyorlar. Türkiye’yi terörize eden bazı
sendikalar için bunu söylüyorum, hepsi için bunu söylemiyorum. Bir
şey yaptıkları yok ama o bağlı oldukları, gönül bağı ile yakın
oldukları yerler talimat verdiği zaman Türkiye’nin altını üstüne
getiriyorlar. İşçiyi temsil etmiyor musun, işçiden pirim kesmiyor
musun, aidat almıyor musun, alıyorsun ama işçinin hakkını koruyan
yok. Barolar Birliği başkanı var konuşuyor, avukatların hakları ile
ilgili bir konuşması yok. Hekimler birliği var konuşuyor,
doktorların menfaati ilgili bir konuşması yok. Herkes bir
ideolojinin peşine düşmüş. Kendi ideolojisinin değirmenine su
çekmek için gayret sarf ediyorlar. Avukatların temsilcisi
avukatların derdi ile dertlenmiyor, doktorların temsilcisi
doktorlarla ilgilenmiyor. Senin vazifen ne? Siyaset yapmaksa çıkıp
yapacaksın siyaseti. Maalesef şimdi sendikalar öyle. Siyasetin arka
bahçe durumuna gelmiştir. Bazılarının ideolojilerinin emir eri
durumuna gelmiştir. İllegal örgütlerin terör örgütlerinin yasal
görüntülü üssü haline gelmiştir. Bunlar hangi işçini savunacak. O
örgütün hakkı varsa onu savunuyorlar. İşçilerin derdi bunların hiç
umurunda olmadı. Emek dediler, emek için yola çıkıyoruz dediler,
eylem yapıyorlar, giydikleri ayakkabıların fiyatına bakıyorsunuz 3
bin, 5 bin değerindeki ayakkabıları giyiyorlar. Senin işçi ile ne
şeyin var, sen işçiyi sömürensin, emeği sömürensin, işçiyi
kullanansın. Ama onlar kalkıyorlar işçinin bir yılda aldığı maaşla
sadece sırtındaki montun yarı değeri eder adamlar kalkıp işçinin
hakkını, hukukunu savunuyor, sevsinler sizi. Bu işçiler kimin
hakkın, kimin hukukun peşinde olduğunu gayet iyi biliyorlar. Dün
haberlerde vardı bir polis aracına molotof atıldı, polis memuru
kardeşimiz yanmaya başladı. Polisi yakan işçi midir, Türkiye’nin
hiçbir yerinde bir işçi kardeşim polisine taşta atmaz, molotof da
atmaz. Bunlar işçileri sömüren, ekmeğini sömüren başka illegal
yapıların emir eri olan uşaklardır. Bu toplumun ana değerlerine
saygılı değiller. Bunların değerleri bambaşka şeyler” diye
konuştu.
"GÖBEĞİNİ KAŞIYARAK YAZI YAZANLAR, MİLLETİN EVLADINI SOKAĞA DÖKMEK
İSTİYOR"
Konuşmasında bazı köşe yazarlarına yüklenen Adalet Bakanı Bekir
Bozdağ, “Köşe yazarları millet niye sokağa çıkmıyor diye neredeyse
vatandaşlara açık açık hakaret ediyorlar. Televizyonlarda oturmuş
koca koca adamlar, isimlerinin önünde pek çok fikirler var. Onlar
oradan, ’Niye sokağa çıkmıyor bu millet?’ diye bağırıyor. Milleti
sokağa çıkmaya tahrik edenlere buradan şunu söylüyorum. Sen niye
çıkmıyorsun da milletin evlatlarını sokağa çıkmaya davet ediyorsun.
Onları aşağılayanları, eleştirenleri iyi takip edin, hiçbir sokak
eylemlerinin içinde onları göremezsiniz. Çocuklarını ve yakınlarını
göremezsiniz. Eyleme giden garibanın çocuğu, zarar gören garibanın
çocuğu, taş attırılan garibanın çocuğu, kullanıyorlar. Bunların ağa
babaları bunları söyleyenlerin hiçbirinin evlatları 70’te de
meydanlarda yoktu, 80’de de yoktu, şimdi de yarın da olmaz. Esas
göbeğini kaşıyan adamlar bunlar. Göbeklerini kaşıyorlar, milleti
sokağa döküyorlar. Onun için diyorum ki televizyonlarınıza
istediğiniz kadar kurulun. İstediğiniz kadar köşelerinizden
manşetlerinizden hakaret edin, bu millet en büyük dersi yine size
verecektir. Sandıkta en büyük mesajı yine size verecektir. Bu
millet adamların arkasından gider, yiğitlerin arkasından gider,
milletine sevdalı olanların arkasından gider, adam olmayanların
arkasından asla gitmez. Dün övdüğünüz, yere göğe sığdıramadığınız
bir kadroya iki gün sonra dünyanın en büyük iftiralarını yaparsanız
herkes size sorar, ’Ne oldu?’ diye. Bakıyorum bazı gazeteciler de
öyle. Dün bizi yazarken yere göğe sığdıramıyordu, şimdi de söverken
yere göğe sığdıramıyor. İstediğiniz kadar yazın, istediğiniz kadar
çizin, bizim yolumuz milletin yolu, hakkın yoludur. Sizin yazmanız,
çizmeniz, göbeğinizi kaşımanız bize zarar vermez. Millet bundan
keyif alır, sizin göbeğinizi kaşıta kaşıta sizi uyuz yapar ama bu
davadan bu kadrodan asla vazgeçmez” ifadelerini kullandı.
(İHA)