Bayramımız kutlu mu, mübarek mi?
Abone olRadikal Gazetesi'nden İsmet Berkan, "Şeker mi, Ramazan Bayramı mı?" tartışmasına bir yenisini daha ekledi: Ramazan /Şeker Bayramımız kutlu mu olsun, mübarek mi?
Her Ramazan sonunda sıkça yaşadığımız "Şeker Bayramı mı Ramazan Bayramımı?" tartışmasına bir yenisi daha eklendi: Bayramımız mübarek mi olsun; yoksa kutlu mu?
Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan, nı söylemesine rağmen meselenin önemli olduğunu belirterek, tartışmaya yeni bir açılım getirdi:
- Ne annem ne babam dindar sayılacak insanlardı. Elbette Allah'a inanır, elbette sorulduğunda 'elhamdülillah Müslümanız' derlerdi, ama namaz kıldıklarını pek görmüşlüğüm yok.
Evdeki diğer büyükler, anneannem ve ben ilkokulu bitirdiğim yıl ölen büyükbabamdı. Büyükbabamla ilgili pek az hatıram var ama bu hatıralarda onun dindar olduğuna dair bir şey bulunmuyor. Buna karşılık anneannem beş vakit namazında gerçek bir dindardı ama o da büyükbabamı kaybettikten sonra kendini dine vermişti büyük ölçüde. Ben ise dine inanmıyorum ama bu kültür içinde yetiştiğim için istemesem de, biraz kaçınılmaz bir biçimde Müslümanım.
Bu girişi yapmamın ve bu denli kişisel şeyleri sizlerle paylaşmamın nedeni şu: Bugün bayram. Benim öğrendiğim ismiyle 'Şeker Bayramı.'
Ama bugün pek çok kişinin bu bayrama farklı bir isim vereceğini göreceksiniz. Onlar bayramı 'Ramazan Bayramı' olarak adlandıracaklar. Bayrama bu ismi verenler, kendilerinin diğerlerinden daha dindar olduğunu düşünenler esasen. Sadece daha dindar olduklarını düşünmüyorlar, bana öyle geliyor ki, kullanmayı tercih ettikleri bu isimle, bayramı 'Şeker Bayramı' diye adlandıranların dinden uzak kişiler olduğunu da ima ediyorlar bence. (Yoksa çok mu alınganlık ediyorum?)
Dinin siyasetin bir parçası olmasının, bizi birleştiren değil ayıran şeylerden başlıcası haline getirilmiş olmasının sonuçlarından biri bu maalesef. Birileri Şeker Bayramı diyor, diğerleri Ramazan Bayramı.
Ancak dinin birleştirici yerine ayırıcı olmasının tek yansıması bu değil. Yine bu sabah, birilerinin 'Bayramınız mübarek olsun' dediğini duyacaksınız, başkalarının ise 'Bayramınız kutlu olsun' ya da 'İyi bayramlar' dediğini.
'Bayramınız kutlu olsun' lafına hiç alışamadığımı itiraf edeyim. Bu bir milli bayram değil ki kutlu olsun? Gerçi 'kut' kelimesi de dinle ilgili bir kelime ama Müslüman kültürüne ne kadar dahil olduğu şüpheli. (Bana soracak olursanız 'kut' kelimesi, Türklerin eski dinine, Şamanizm'e göndermesi olan bir kelime.)
'İyi bayramlar'ı itiraf edeyim ben de kullanıyorum son birkaç yıldır ama buna da bir türlü alışamadım. Galiba daha çok, 'Bayramınız mübarek olsun' demenin tuhaf kaçacağını düşündüğüm insanlara daha çok söylüyorum 'İyi bayramlar' lafını.
İşte zurnanın zırt dediği yer de tam burası. Neden bazı insanlara (ki etrafımda daha çok onlardan var) 'Bayramınız mübarek olsun' demenin tuhaf kaçacağını düşünüyorum ki acaba? Yanlış anlaşılmaktan, o kişiler tarafından 'dinci' gibi algılanmaktan çekindiğim için mi?
Dikkat edin, 'dindar' demiyorum, 'dinci' diyorum.
Oysa benim büyüdüğüm evde anneannemi saymazsak ne dindar insan vardı ne de anneannemi saysak bile 'dinci' insan. Ve bana çocukluğumdan itibaren bayram tebriğinin 'Bayramınız mübarek olsun' cümlesiyle yapılacağı öğretildi. Sanırım bizimkine benzer başka evlerde de aynı tebrik biçimi geçerliydi.
Sanırım, bayramın 'mübarek' mi, yoksa 'kutlu' mu olacağı meselesi, aynen bayramın adının 'Şeker' mi 'Ramazan' mı olduğu meselesi gibi, bizi bölen konulardan biri.
Dine, bizi, ona inanmıyor olsak bile ortak kültürümüzden ötürü birleştirmesi gereken şeye daha büyük bir kötülük yapılabilir miydi acaba? Dinin siyasi çekişmenin bir unsuru olmasının en önemli sonucu, dindar insanların bile 'dinci' diye anılmaya başlanması değil mi?
Ben çocukken ve gençken, din, en azından benim çevremde, hayatın normal unsurlarından biriydi. Bugün maalesef öyle değil. Kendi çalıştığım işyerinden biliyorum, pek çok arkadaşımız ramazanda oruç tutanlara şaşırıyor. Ve ben de onlara şaşırıyorum, 'Ne var bunda? Her inançlı insanın dinci olması gerekmiyor' diyorum.
Ama benimkisi boş bir çaba, bazılarımız içinde yaşadığımız topluma giderek daha fazla yabancılaşıyor. Bazıları da bu yabancılaşma hızlansın diye elinden geleni ardına koymuyor.
Yazı: İsmet Berkan
Kaynak: