Bayramda birbirlerine laf soktular
Abone ol23 Nisan'ı kutlamak için Meclis kürsüsüne çıktılar. Erdoğan Baykal'a 'ağzının payını aldı' dedi Baykal'da açtı ağzını yumdu gözünü...
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ve muhalefet lideri Deniz Baykal Meclis'te
konuştu. Erdoğan karanlık odaklara "bizi birbirimize
düşüremezsiniz, aramıza nifak sokamazsınız" diye mesaj
verirken bir yandan da yaşanan Ergenekon sürecine gönderme yapmadan
duramadı. "TBMM'yi ve demokrasiyi hedef alan her türlü
yeraltı örgütlenmesi, demokrasi ve hukuk çerçevesinde mutlaka
bertaraf edilecektir"
Baykal ise daha çok Türkiye'de yaşanan süreci
değerlendirdi ve açtı ağzını yumdu gözünü: "Bağımsız yargı
yok" dedi, "lider sultası" dedi, "demokrasi güvence altında değil"
dedi...
Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyleydi:
ARAMIZA NİFAK SOKMAYA ÇALIŞANLARIN ÇABALARI
BEYHUDE
Bizim Çanakkale muharebemizi anlayamayan, nasıl bir millet
olduğumuzu anlayamaz. Bizim Sakarya muharebemizi kavrayamayan,
nasıl bir halk olduğumuzu kavrayamaz. 23 Nisan'ı, TBMM'nin nasıl ve
ne şartlarda kurulduğunu bilmeyen, bu milletin büyüklüğünü
anlayamaz. Onun içindir ki milletimizi çıkmaz mecralara ve
tehlikeli maceralara sürüklemek isteyenlerin çabaları, beyhudedir.
Aramıza nifak sokmaya, bizi birbirimize küstürmeye, bizi
birbirimizden uzaklaştırmaya çalışanların gayretleri
boştur. İstikrar ve güven zeminini zedeleyip, bizi
zayıflatmaya çalışanlar her zaman kaybetmiştir, bundan sonra da
kaybetmeye mahkumdur.'
BAYKAL'A GÖNDERME
Milli iradeyi ve demokrasiyi tartışma konusu
yapanlar, milli iradenin tecelli ettiği aziz milletimizden en iyi
cevabı almışlardır. Milli iradeye ve demokrasiye yönelik
her girişim, Türkiye’nin ilerlemesine kalkınmasına engelleyici bir
girişim olarak algılanacaktır.
ERGENEKON'A GÖNDERME
'Türk milletinin karakteri bağımsızlıktır, hür iradesine ve
onuruna sonuna kadar sahip çıkmaktır, her türlü baskı ve haksızlığa
karşı amansız bir duruş sergilemektir. Her türlü hukuk dışı
teşebbüs, karanlık girişim, TBMM'yi ve demokrasiyi hedef alan her
türlü yeraltı örgütlenmesi, demokrasi ve hukuk çerçevesinde mutlaka
bertaraf edilecektir. Çünkü çocuklarımıza aydınlık bir
gelecek emanet etmek, onlara güçlü bir Türkiye teslim etmek gibi
bir sorumluluğumuz, yükümlülüğümüz var.
BUGÜN CESARET SERGİLEME GÜNÜDÜR
Bugün aydınlık bir Türkiye için ter dökmeyenler, fedakarlıkta
bulunmayanlar, cesaret sergilemeyenler, çocuklarımıza bugünkünden
daha iyi bir Türkiye emanet edemezler. Bugün karanlıkları
aydınlığa kavuşturmak için samimi bir tavır ortaya koyamayanlar,
yarın çocuklarımızın yüzüne bakmakta zorlanırlar. Dünyanın ilk ve
tek çocuk bayramı olan 23 Nisan'da çocuklarımıza bugünkünden daha
iyi bir Türkiye teslim edeceğimize dair kararlılığımızın altını bir
kez daha çiziyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere,
bütün istiklal kahramanlarımızı, şehit ve gazilerimizi, Mecliste
görev yapmış bütün siyasetçilerimizi şükranla anıyorum.''
BAYKAL AÇTI AĞZINI YUMDU GÖZÜNÜ
CHP lideri Deniz Baykal'ın gündemi ise 23 Nisan'dan daha çok Ergenekon'du. Baykal şunları söyledi:
BAĞIMSIZ YARGIYA İHTİYAÇ VAR
Milli irade ve milli egemenlik tek başına demokrasiyi sağlayamaz.
Gerçekten bağımsız bir yargıya ihtiyaç vardır. İnsan hak ve
özgürlüklerinin kağıt üzerinde kalmamasına gerek vardır.
LİDER HEGOMANYASI VAR
Duvarlarda egemenlik kayıtsız şartsız milletindir yazısı
gerçekte bir lider hemogonyasının yaşandığı gerçeğini örtmez.
Böyle bir yerde, vatansever aydınlar, neyle suçlandığı bilmeden
tutuklanabilir. İnsanlar dizi film senaryoları gibi, ucu açık
iddianamelerle, emniyette ve savcılıkta pazarlık yapılarak verilen
ifadelerle suçlanabilir.
DEMOKRASİ GÜVENCE ALTINDA DEĞİL
Muhalefet eden gazeteleri susturmak için ekonomik ve mali baskı
acımasızca uygulanabilir. İktidarların seçimden çıkmış olması
demokrasiyi güvenlik altına alındığı anlamına gelmez.
Yargıyı ve basın medya kuruluşları gibi siyasal denetim
kurumlarını, etkisiz kılmak, yargıyı siyasallaştırmak,
medyayı sindirmek, demokrasiye değil lider hemogonyasına
hizmet eder.
GERÇEK DEMOKRASİLERDE OLMAYANLAR
Kendi suçları için af çıkaran milletvekillerine gerçek
demokrasilerde yoktur. İktidar olanaklarıyla devlet
bankalarına, yakınlarına yandaş medya satın almak demokrasilerde
yoktur. Tarikat cemaat örgütlerine teslim etmek
demokrasilerde yoktur. Polisi bir intikam mangası gibi kullanmaya
demokrasilerde yer yoktur.
Gerçek demokrasi siyaseti hukuk kullanırsa değil, hukuk siyaseti
denetlerse sağlanır.