Baykal'ı yıkanlar beni de yaktı
Abone olCHP'de günlerce Gürsel Tekin ismi üzerinden fırtınalar koptu. Peki o günlerde neler yaşandı? Tekin açıkça anlattı:
Gürsel Tekin Kemal Kılıçdaroğlu'nun başkanlığından sonra
en çok konuşulan isim oldu. İstanbul İl Başkanlığı'ndan istifa
etti, Parti Meclisi'ne seçildi, ancak MYK'ya alınmadı. Önder Sav
onu il başkanı da yapmak istemiyordu. Tam Tekin harcandı derken
işler tersine döndü. MYK'da yer açıldı ve Tekin yönetime
girdi.
Peki tüm bu süreçte neler yaşanmıştı. Gürsel Tekin ilk
kez açıkça konuştu. Kendisine kurulan komployu ve CHP'deki
kavganın perde arkasını anlattı. "İstanbul lobisi komplo kurdu.
Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı aday olmamı istediler"
dedi.
Gürsel Tekin Ajans Habertürk Genel Müdürü Ramazan Kurnaz'a
konuştu.
Tekin, "Baykal'ın istifasından 4 gün sonra partili bir vekil,
Kılıçdaroğlu ile görüşüp 'Aday ol ancak Tekin'i uzak tut' dedi. ben
vebalı mıyım ki uzak tutmaya çalışıyorlar" dedi.
BAYKAL'A YAKIN İSİMLER BANA 'ADAY OL' DEDİLER
CHP'li Tekin, "Baykal'a yakın isimler bana 'Adaylığını
koy' dedi. Hakaret saydım, reddettim. İstanbul'dakiler
kötü ise bulaşmışsam söylesinler. Yoksa bedelini ödetirim" diye
konuştu.
Tüm gelişmelerin Deniz Baykal'ın istifasının ardından başladığını
söyleyen Gürsel Tekin, yaşanan istifalarla ilgili olarak da
"Partiyi temsil edememişsem, kötü işlere bulaşmışsam bunu
açıkyüreklilikle kamuoyuyla paylaşsınlar. Paylaşmıyorlarsa bunun
bedelini ödetirim" sözleriyle sert çıktı.
KILIÇDAROĞLU'NUN İSMİNİ İLK BEN SÖYLEDİM
Gürsel Tekin'in Kılıçdaroğlu'nun 2009 yılındaki belediye
seçimlerinde aday olması sürecini de şu sözlerle anlattı:
"2009 yılında 'Belediye Başkan adayı kim olsun?' diye
tartışılıyordu. Araştırma yapmadan önce Sayın Kılıçdaroğlu'na 'Abi
İstanbul'a aday ol, İstanbul'u sizinle dönüştürebiliriz' dedim.
Daha konusu geçmezken ilk teklifi ben ilettim. 'Ben sana
her türlü desteği vereceğim' dedim. Hırsım olsaydı Sayın Baykal'a
gider, 'Sayın Genel Başkanım ilçe belediye başkanı olmak istiyorum'
derdim. Mutlaka bana bir yer bulurdu."
KORKUDAN KAPISININ ÖNÜNDEN GEÇMİYORLARDI
Yerel seçimlerden sonra tüm gözlerin İstanbul'a çevrildiğine dikkat
çeken Gürsel Tekin, "Sayın Kılıçdaroğlu tartışma konusu yapıldı.
Kendisi yalnızlaştırılmak istendi. Bunu herkes biliyor. Onur
Öymen'in açıklamasından dolayı 'Dersim krizi' yaşandı partide
biliyorsunuz. Sayın Kılıçdaroğlu'nun makam odasının önünden
geçemeyenler varken ben yanındaydım. Benim Kılıçdaroğlu
ile ilişkimi sorgulayanlara sormak gerekiyor. Hiçbir zaman
'Kılıçdaroğlu'nu desteklersem Sayın Baykal ne der?' tereddütü
yaşamadım" şeklinde konuştu.
İşte Tekin'le Kurnaz'ın söyleşisi:
Kongre sürecinde neler yaşandı da Gürsel Tekin ismi
sürekli tartışılır hale geldi?
- Deniz Baykal, pazartesi günü istifa etti. Perşembe günü ise Kemal
Kılıçdaroğlu ile partili bir milletvekilimizin görüşmesi oldu. Bu
milletvekili arkadaşımız, Kılıçdaroğlu’nun aday olması gerektiğini
ve arkasında duracaklarını söyledi. Ancak tek bir talebi
vardı: Gürsel Tekin’i uzak tutacaksın...
Kimdi bu milletvekili, neden bunu istedi?
- Onu şimdi açıklamak istemiyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu talebe karşı tavrı ne
oldu?
- İnanıyorum ki Sayın Kılıçdaroğlu gereken cevabı vermiştir. Benim
Kılıçdaroğlu’nu ne kadar sevdiğimi, onun da beni nasıl sevdiğini
biliyorum. Ama ben anlamadım! Ben vebalı mıyım? Bende ne
var ki, beni uzak tutmaya çalışıyorlar? Bilmediğim bir şey
varsa benim dışımda, parti büyüklerimin bildiği bir şey varsa
açıklasınlar kamuoyu da bilsin. 23 yıldır bu yuvada siyaset
yapıyorum. Herkese saygılı oldum. Hiçbir dönemde koltukla ilgili
kavgam olmadı. Partimiz nasıl iktidar olur mücadelesini
verdim.
Partide görev almamanız için çok ciddi muhalefet oldu.
En son İstanbul İl Başkanlığı’na Berhan Şimşek
atandı.
- Bu tartışma benim dışımda oluşan bir tartışmadır. Hiçbir zaman
Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘Sayın Genel Başkanım ben İstanbul’u
istiyorum’ demedim. Belki deseydim beni kırmayacaktı. Ama
ben bir karar vermişim, parti meclisine seçilmişim. İstanbul o
zaman bitti benim için. ‘Pardon geri dönüyorum’ olmazdı.
Bunun en canlı tanığı Sayın Kılıçdaroğlu.
‘KILIÇDAROĞLU’NUN İSMİNİ BEN SÖYLEDİM’
2009 yılında ‘Belediye başkan adayı kim olsun?’ diye
tartışılıyordu. Araştırma yapmadan önce Sayın Kılıçdaroğlu’na ‘Abi
İstanbul’a aday ol, İstanbul’u sizinle dönüştürebiliriz’ dedim.
Daha konusu geçmezken ilk teklifi ben ilettim. ‘Ben sana
her türlü desteği vereceğim’ dedim. Hırsım olsaydı Sayın
Baykal’a gider, ‘Sayın Genel Başkanım, ilçe belediye başkanı olmak
istiyorum’ derdim. Mutlaka bana bir yer bulurdu.
‘KORKUDAN KAPISININ ÖNÜNDEN GEÇEMEDİLER’
Yerel seçimden sonra bütün gözler İstanbul’un üzerinde. Sayın
Kılıçdaroğlu tartışma konusu yapıldı. Kendisi yalnızlaştırılmak
istendi. Bunu herkes biliyor. Onur Öymen’in açıklamasından dolayı
bir ‘Dersim Krizi’ yaşandı partide biliyorsunuz. Sayın
Kılıçdaroğlu’nun makam odasının önünden geçemeyenler varken ben
yanındayım. Benim Kılıçdaroğlu ile ilişkimi sorgulayanlara sormak
gerekiyor. Hiçbir zaman ‘Kılıçdaroğlu’nu desteklersem Sayın Baykal
ne der?’ tereddüdü yaşamadım.
‘İSTİFALARI, SİYASETTE KİRLİLİĞE BAĞLIYORUM’
CHP İstanbul İl Yönetimi’nde bulunan bazı isimler
istifa etti. Size karşı bir tepki miydi bu?
- Ne olduğunu ben de anlamadım. 2.5 ay önce
oybirliğiyle seçildim. Şimdi ne oldu? İlçe başkanlarımızın bir
kısmı Ankara’ya çağrıldı. Bir kısım belediye başkanlarımız,
bazı milletvekillerimiz devreye girdi. 5 gün önce İstanbul il
Yönetimi topluca Sayın Kılıçdaroğlu ve Genel Sekreterim Önder Sav’a
gidip görüştüler. Kendilerine ‘Ben yokum’ dememe rağmen,
gittiler. Genel Başkanımıza ‘Olmazsa olmaz, Tekin olsun’
dediler. Döndükten 5 gün sonra sekizi istifa etti. Bunu ben
siyasette kirliliğe bağlıyorum. Bu sürede ne oldu diye
bakıyorum: Bir Gazze krizi oldu, bir de terör arttı.
Bunların sorumlusu ben olmadığıma göre, neye bağlayacaklar bu
durumlarını diye merak ediyorum. Belediyeler ile örgütleri
birbirinden ayrı olarak götürmeye çalıştım. ‘Kol kırılsın
yen içinde kalsın’ olmaz, kalmasın. Çıkalım bir açık
oturum yapalım. Bu istifa eden arkadaşlarımız ve bu işi organize
eden belediye başkanlarımız bana izah etsinler; eksiklerim,
hatalarım varsa özür dileyeceğim. Ben partiyi temsil
edememişsem, kötü işlere bulaşmışsam bunu açık yüreklilikle kamuoyu
ile paylaşsınlar. Paylaşmıyorlarsa bunun bedelini
ödetirim. Siyaset açık yüreklilik işidir. Benim
bilmediğim, arkadaşlarımızın bildikleri varsa anlatsınlar. Eğer ben
başarısız değilsem, bu istifaların altında bir şeyler ararım.
‘NASIL ÖNÜNÜ KESERİZ’ DİYE KOMPLO KURDULAR’
Şu anda Yargıtay’da bulunan ve sanığı olduğunuz bir
‘usulsüzlük’ iddiasının yer aldığı dosya parti içinde çok
konuşuldu.
- Beni acıtan, üzen en önemli nokta benimle ilgili olan dosyayla
parti içinden kişilerin ilgilenmesidir. (Kadıköy Belediye
Başkan vekilliği döneminde bir işyerine ruhsat verilirken
usulsüzlük yaptığı öne sürülen ve şu anda Yargıtay’da olan
dosyadan söz ediyor).Parti dışında hiç kimse ilgilenmedi
bu dosyayla. Bu süreçte bana komplo kurulduğunu
düşünüyorum. Parti içinde bir gruba dahil değilim. Tek başıma bir
adamım. Sayın Baykal’ın bana çok büyük katkısı oldu.
Tartışmaların önünde durdu. Bu süreç içerisinde ‘Nasıl
önünü kesebiliriz, ne yaparız da alaşağı ederiz diye’
uğraştılar. İktidarın bile cesaret edemediği şeyleri benim
arkadaşlarım bana yaptı. Hiçbir zaman ‘Şu dosya ile şu arkadaşımı
yerim’ namussuzluğu içinde olmadım. Ama bana yapıldı. Bu
kadar da olmaz. Lobileri halkın desteği ile suya düştü. Bu
lobi, İstanbul lobisidir. Bu lobi ile mücadeleyi tek başıma
vereceğim. Bu partide kirli ilişkiler olmayacak.
ARKADAŞLARIMDAN KÖSTEK GÖRÜNCE İÇİM ÇOK ACID
Deniz Baykal’a yakın olan isimlerden size ‘CHP Genel
Başkanlığı’na adaylığını koy’ teklifi yapıldığı iddiaları var. Oldu
mu böyle bir teklif?
- Siyasette böyle şeyler olur. Bu tür bir teklif geldi.
‘Türkiye Kemal Bey’e kilitlenmiş. İkili olarak insanların
karşısına çıkmış biri olarak aday olma teklifini hakaret
sayarım’ dedim ve reddettim. Kimin teklif ettiği çok
önemli değil. Bugün değil yarın da Sayın Kılıçdaroğlu’nun
karşısında aday olmam, siyaset yapmam.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığından önce mi sonra mı geldi bu
teklif?
- Kılıçdaroğlu’nun adaylığından önce de sonra da geldi bu teklif.
Ama biz bu işi Sayın Kılıçdaroğlu ile birlikte yapabileceğimizi
söyledik. Tavrımızı açık ortaya koyduk.
‘ADAY OLACAĞINI BİLİYORDUM’
Kemal Kılıçdaroğlu’na desteğinizi geç açıklamakla,
destek metnine imza atmamakla suçlandınız. Neydi bunun
nedeni?
- Sayın Kılıçdaroğlu adaylığını pazartesi günü açıkladı.
Cumartesi günü ilçe başkanları, il yöneticileri ve belediye
başkanlarına çağrı yaptım. Çünkü Sayın Kılıçdaroğlu’nun aday
olacağını biliyordum. Toplantıda, ‘Sayın Baykal’ın dönme gibi bir
eğilimi yok’ dedim. Gürsel Tekin tek başına olsa aslanlar
gibi çıkar desteğini açıklar. Ama ben örgütümü temsil etiğim için
toplantıda fikrimi söyledim. Kılıçdaroğlu’na destek
verdim. Daha bunun ne imzası olacak.
‘BIRAKIP GİDEYİM DEMEDİM AMA...’
- Toplum CHP’nin iktidar olmasını bekliyor. Sıkıntının bitmesine
sevindim. Bu tartışmaların olduğu süreçte çok kırıldığım anlar
oldu. Hak etmediğim şeylerle karşı karşıya kaldım. Bu beni kırdı.
İktidarla mücadele ediyorsunuz, kendi arkadaşlarınızdan destek
yerine köstek görünce içim acıdı.
BAŞKA NELER YAŞANDI?
- Sayın Kılıçdaroğlu’nu ilin yemeğine getirdim. Orada
insanlar lider gibi karşılayınca bundan bile eleştiri aldım. İl,
aylar önce bir yemek planlamış. Yemeğe Sayın Kılıçdaroğlu’nun da
geleceğini söylemiş. İçeri girince salon koptu. Zaten ne
zaman nereye gitse kopuyor. Ama bundan dolayı bile beni
eleştirdiler. Ben planlı getirmişim! Bütün bu kirli tezgâh ve
düşüncelerden iğrendim. Ben buradan Kemal Kılıçdaroğlu’na bir soru
sormak istiyorum. ‘İstanbul’da, yerel seçimlerde bir
kampanya başlattık. Yanınızda kaç İstanbul milletvekili vardı?’
Hiç. İstanbul milletvekilleri seçimlerde bizi yalnız
bıraktı.