Baykal'dan yolsuzluk iddialarına cevap!
Abone olBaykal, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, eski Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Mustafa Akaydın ile ilgili iddiaları hakkında konuştu.
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz
Baykal, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in, eski
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın ile ilgili iddiaları
hakkında, "Ortada bir yolsuzluk varsa 'kapatılsın' demiyorum. Benim
böyle bir şey düşünmem mümkün değil. Yetkili mercilerin gereğini
yapması gerekir" dedi.
Genel seçimlerde CHP'den yeniden milletvekili adayı gösterilen
Baykal, partililerle kent merkezinde esnaf ziyaretinde bulundu.
Baykal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Antalya Büyükşehir
Belediye Başkanı Türel'in eski Büyükşehir Belediye Başkanı Akaydın
ile ilgili açıklamalarına değinerek, siyasetçiler arasında siyasi
suçlamalarla algı yaratmanın yaygın bir uygulama olduğunu ama
Türkiye'de artık bunun sonuna gelindiğini söyledi.
Kimin elinde ne iddiası varsa yetkili mercilere iletmesi ve
gereğinin yapılmasını talep etmesi gerektiğini vurgulayan Baykal,
"Hele ki iktidardaki bir partiyse başka türlü düşünmek mümkün
değil. İktidardaki bir siyasi partinin muhalefetteki siyasetçiler
hakkında bir iddiası ortaya atılacaksa yapılması gereken şey,
derhal eldeki belgelerin, delillerin yetkili merciye devredilmesini
sağlamak, iddiayı ortaya koymak, sorgulamayı talep etmektir" diye
konuştu.
Siyaset zemininde bu tür konuların konuşulmasının yanlış olduğunu
dile getiren Baykal, insanların herkesi tanıyıp bildiğini, karalama
politikası yerine idarenin gereğini yapması gerektiğini
belirtti.
Baykal, "Ortada bir yolsuzluk varsa 'kapatılsın' demiyorum. Benim
böyle bir şey düşünmem mümkün değil. Yetkili mercilerin gereğini
yapması gerekir" ifadesini kullandı.
Türkiye'de bu seçimin bir dönüm noktası olacağını dile getiren
Baykal, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin 13 yılına damgasını vuran ana olay şudur; Türkiye'de
seçim sistemi, özellikle baraj uygulaması gerçek gücünün ötesinde
şişirilmiş, hormonlanmış bir iktidar tablosu oluşturmaya hizmet
etmektedir. Üçte bir oy aldınız, üçte ikiye yakın bir temsil. Yani
bu, bugünün olayı değil. Bu 2002'den beri yaşadığımız bir
olay."
Daha önce iyi kötü değişik siyasi anlayışların temsil
edilebildiğine dikkati çeken Baykal, merkezdeki siyasetlerde çöküş
yaşanınca vatandaşın temsil şansının kalmadığını, abartılı, hak
edilmemiş temsiliyetin ortaya çıktığını savundu.
"Bu bir hukuk tartışması olmaktan çıkmıştır"
Baykal, bir gazetecinin İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesinin
"Paralel Yapı'' soruşturmalarında tutuklu bulunan şüphelilerin
tahliye edilmesine ilişkin kararı ve sonrasında yaşananlarla ilgili
görüşünü sorması üzerine, Türkiye'de yargıya ilişkin kararları tek
tek değerlendirmekten yorulduğunu ifade etti.
Yapılması gerekenin yargı ortamının güven verici bir noktaya
getirilmesi olduğunu kaydeden Baykal, şöyle konuştu:
"Güvenilir, tarafsız, aldığı kararlar hukuka ve kamu
vicdanına uygun bir yargı sistemi oluşturulmadan bu tartışmaların
önünü almak mümkün değil. Bu tartışma bir hukuk tartışması
değildir. Bu bir hukuk tartışması olmaktan çıkmıştır. Zaten
Ergenekon, Balyoz davaları ile hukuk tartışmaları olmaktan çıkan
konular, iddialar, Türkiye siyasetinin merkezine yerleşti. Yıllarca
belli bir anlayışla kamuoyu oluşturuldu, bedeller ödettirildi,
tutuklamalar yapıldı, yargılamalar yapıldı, hükümler verildi, daha
sonra da 'yanılmışız' denildi. Türkiye, Genelkurmay
Başkanının terör örgütü yöneticisi olarak suçlandığı, müebbete
mahkum olduğu, sonra da tahliye edildiği bir sürecin içinden
geliyor. Yani 'Bunu düzeltmeye çalışıyoruz, bu düzeltiliyor'
iddialarının kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur. Maalesef hukuk
vahim bir sorun olmaya devam ediyor."