Baykaldan yeni takiye tarifi

Abone ol

CHP lideri Baykal Başbakan Erdoğan'a afiş bombardımanı. Erdoğan'ı suçlayan Baykal'dan yeni bir tanım geldi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ulusal takiyeden sonra bölgesel takiye yapmaya başladığını ve AK Parti'nin billboardlara asılan afişlerinin bunun göstergesi olduğunu öne sürdü.

Başbakan Erdoğan'ın bu konudaki açıklamalarıyla ilgili olarak kendisine yönelik sözleri konusunda da Baykal, ''Gerçek şudur, Başbakan suçüstü yakalanmıştır. Suçüstü yakalanmanın paniği ve saldırganlığı içine girmiştir. Çok sert, suçlayıcı bir üslupla bu konuyu geçiştirme arayışı içine girmiştir'' dedi.

Baykal, CNN Türk'te yayınlanan Ankara Kulisi'nde gazeteci Fikret Bila'nın sorularını yanıtladı. AK Parti'nin bayram sırasında bilboardlara asılan afişleriyle ilgili iddialarını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yalanladığının hatırlatılması üzerine Baykal, şunları söyledi: ''Gerçek şudur, Başbakan suçüstü yakalanmıştır. Suçüstü yakalanmanın paniği ve saldırganlığı içine girmiştir. Çok sert, suçlayıcı bir üslupla bu konuyu geçiştirme arayışı içine girmiştir. Zaten kendisi de kampanyayı 61 ilde yaptıklarını itiraf ediyor. Önemli pek çok Doğu ve Güneydoğu ilinde afişler yok. Mesela Diyarbakır'da, Hakkari'de, Tunceli'de...

Bazı illerde biz Salı günü konuştuktan sonra Çarşamba günü apar topar bu afişleri sergileme çabası içine girdiler. Yani bayram bittikten bir hafta sonra, bayram kutlaması niteliğindeki bu afişler bizim konuşmamızdan sonra göstermelik olarak bazı illere intikal ettirildi. Şu ortaya çıkmıştır ki bu kampanyada bir ayrımcılık yapılmıştır. Bunun suçüstü yapılarak yakalanması ve kamuoyuna yansıtılması karşısında Başbakan kontrolünü kaybetmiştir, asabı bozulmuştur, çok sert suçlamalar yapmaya başlamıştır.''

Baykal, Başbakan Erdoğan'ın ulusal takiyeden sonra şimdi de bölgesel takiye yapmaya başladığını, afişlerin bunun göstergesi olduğunu ileri sürdü. Erdoğan'ın söz konusu iddiaların yargıya intikal ettirileceğine ilişkin açıklamalarının anımsatılması üzerine de Baykal, ''Bir süreden beri Başbakan çok gergin, saldırgan, üslubu bir başbakana yakışmayan bir üslup. Başbakan'ın bir süre istirahat etmeye, dinlenmeye ihtiyacı var''

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik bir soru üzerine de Baykal, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını isteyenlerin toplumda azınlık haline geldiğini savundu. Baykal, şöyle devam etti: ''Başbakan cumhurbaşkanı olma şansını kullanamayacağını, bunun toplumda kabul görmeyeceğini yavaş yavaş görmeye başlamıştır ve bunun kızgınlığı ve tedirginliği içindedir. Gördüğümüz üslup bozukluğunun saldırganlığın altında yatan bence budur. Cumhurbaşkanlığı konusu artık Başbakan'ın elinden avucundan kaymaktadır ve bunun da çok haklı nedenleri vardır.

Yargı tarafından mahkum olmuş bir cumhurbaşkanı ilk kez Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ortaya çıkacaktır. Arkasında pek çok dosyası olan ve o dosyaların hesabını vermemiş bir kişi cumhurbaşkanı olmayı umut etmektedir. Bu kesinlikle uygun değildir.'' Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı, kendisi gibi bir ismin de başbakan olması durumunda Türkiye'nin çok ciddi sıkıntıya gireceğini, bunu anlatmaya çalıştıklarını kaydeden Baykal, şöyle dedi: ''Bunu anlatmak hepimizin görevi. Biz bunu yaptıkça ve etkili oldukça Başbakan'ın asabı bozuluyor, tepki göstermeye başlıyor bize saldırıyor. Mahkemeye vereceğiz falan... Daha önce ben yalancı dedim, mahkemeye verdi. Mahkeme, Başbakan'ın talebini geri çevirdi. Şimdi mahkemeye verecekmiş... Nerede verirse versin. Ben mahkemeye vermeyeceğim Sayın Başbakan'ı. Ben ona istirahat, sükunet, müsekkin tavsiye ediyorum''

''HANGİ COĞRAFYANIN CUMHURBAŞKANI''
Afiş tartışmalarını tekrar hatırlatan Baykal, ''Türkiye'nin bir coğrafyasına bayrağıyla çıkmayı uygun gören ama bir başka coğrafyasında uygun görmeyen bir insan cumhurbaşkanı olursa hangi anlayışın, hangi coğrafyanın cumhurbaşkanı olacaktır? Cumhurbaşkanlığı yetkilerini ne için kullanacaktır? Bu sorular yakıcı sorulardır. Bunları yok saymak mümkün değil'' diye konuştu. Baykal, sine-i millet tartışmalarıyla ilgili bir soruya da şöyle yanıt verdi: ''Başbakan'ın cumhurbaşkanı olma girişimini etkisiz kılacak demokratik, meşru anayasaya uygun ne imkan varsa hepsini kullanmaya hazırız. Bir tek şeyi görmemiz lazım, bununla sonuç alacağımızı görmemiz lazım. Kararı, milletvekilleri halka vekaleten alacak değildir.

Bu kararı toplum alacaktır. Biz o nedenle toplumu ikna etmeye çalışıyoruz. Araştırmalar gösteriyor ki halkın çoğunluğu bunu istemiyor ama istememek yetmez bunu göstermek lazım. Maalesef insanlarımız inisiyatif alma konusunda çok hevesli görünmüyor. Biz üzerimize düşen her şeyi yaparız ama görmeliyiz ki bizim yapacağımız şey sonuç almayı sağlamalıdır. Bize bunu gösterecek olan da toplumdur.'' Baykal, cumhurbaşkanı adayının uzlaşmayla belirlenmesi gerektiğini belirterek, Başbakan'a yönelik kişisel bir nefret ve husumet içinde olmadığını, 3 Kasım seçimlerinden sonra Erdoğan'ın Başbakan olabilmesi için hukuki engellerin kaldırılmasına katkı verdiklerini hatırlattı.

Günün Önemli Haberleri