Baykaldan mektup cevabı
Abone olCHP'den bir türlü randevu alamayan Erdoğan Baykal'a bir mektup yazmaya karar verdi. Peki Baykal mektuba cevap verecek mi?
CHP lideri Baykal, Kurban Bayramı'nın 2. gününde
partililerle bayramlaştı. Parti Genel Merkezi'nde gerçekleşen
bayramlaşma öncesinde gündeme ilişkin açıklamalarda
bulundu.
GELMEMİŞ MEKTUBA CEVAP VERİLMEZ |
Daha sonra gazetecilerin soruların yanıtlayan Baykal, Başbakan
Erdoğan'dan henüz kendisine gelmiş bir mektup olmadığını söyledi.
Baykal, ' Mektuba cevap verecekmisiniz?' yönündeki soruya ise
''Gelmemiş mektuba cevap verilmez'' karşılığını
verdi. Mektubun gelmesi halinde yanıtının yazılı mı sözlü mü
olacağı sorusuna ise Baykal, ''Mektup sözlü gelirse sözlü
olacak''cevabını verdi. Baykal, açıklamalarının ardından genel
merkezde toplanan partililerle bayramlaştı. |
ERDOĞAN BOŞ LAF KONUŞUYOR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bayramı Kürt açılımı tartışmaları zeminine taşıdığını belirten Baykal, ''Sayın Başbakan'ın bir telaş, sıradışı gayret içinde olduğunu görüyorum. Sürekli olarak bu konuya ilişkin kararlılığını aktarıyor" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın muhalefet partilerini bölücülük ile ilgili suçlamalarına tepki gösteren Baykal, "Bu iktidara yönelik bir bölücülük suçlaması milli vicdanda giderek daha yaygın yer tutuyor. Başbakan da bunun altında eziliyor. Bölücü biz değiliz muhalefettir demeye başlıyor. Böyle boş laflarla kimin bölücü olduğu belirlenemez. Bu iş suçlamayla, karşılıkla hakaretle ortaya çıkmaz ama Türkiye'nin böyle bir tartışmanın içine girdiği Başbakan'ın kendini savunma zorunluluğu içine girdiği açıktır. Başbakan, bu ithamın altında ezilmiştir, kendini savunma ihtiyacı içine girmiştir. Savunurken de inandırıcı makul, akla yakın bir söz söyleyememiştir, bölücü sizsiniz diyerek muhalefeti suçlamakla yetinmiştir'' diye konuştu.
HEM ÖZGÜRLÜK HEM SAYGI
Erdoğan'ın Türkiye'yi bir bütün olarak görmektense onu oluşturan
etnik kültürleri ayrıştırmayı marifet saydığını savunan Baykal,
tavrının altında da bu gerçeğin yattığını belirtti. Farklı etnik
kimliklerin Türkiye'nin zenginliği olduğunu ifade eden Baykal, Türk
kimliğinin ise tüm etnik kimlikleri kucaklayan milli bir kimlik
olduğunu vurguladı. Baykal, ''Hem etnik kimliğe özgürlük
olacak hem de Türk milletine saygı olacak'' dedi. Baykal,
Türkiye'nin tek devlet çatısı altında olduğunu hatırlatarak,
''Türkiye'yi ayırmak, bölmek isteyen içerdeki dışarıdaki
çevrelerin değirmenine su taşımak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın
görevi değildir'' diye konuştu.
ROTASI BELLİ OLMAYAN YOLA ÇIKMAYIZ
Başbakan Erdoğan'ın açılım diyerek büyük hedeflerle yola
çıktığını, ancak içeriğine ilişkin tatmin edici bilgi vermediğini,
hiçbir somut çözüm önerisi ortaya koymadığını kaydeden Baykal,
CHP'nin rotası belli olmayan bir yolculuğa çıkmayacağını kaydetti.
Baykal,"Başbakan'ın içine girdiği bu propaganda telaşının
altında halkı aldatma, halkı yanıltma, yanlışa sevk etme gayreti
vardır. Farklı ve güzel şeyler söyleyip anaların gözyaşı
dinsin edebiyatıyla Türkiye'yi bambaşka sıkıntıların içine
doğru sürükleyecek bir yolculuğa Başbakan çıkmıştır. Şimdi o
yolculuğun Washington durağına doğru gitmektedir''
dedi.
BAŞBAKAN NE KASTEDİYOR?
Baykal, demokratik açılım ile ilgili TBMM'de gizli oturum yapılmasına karşı olduklarını vurguladı. Demokratik açılım ile ilgili Başbakan Erdoğan ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın açıklamalarının birbiriyle çeliştiğini savunan Baykal, " Sayın Başbakan sık sık her ne pahasına olursa olsun biz bu işin arkasındayız diyor. Burada neyi kastediyor onu da tam anlayamadık. Kendisinin ve partisinin göreceği zararı kastediyorsa mesele yok. Ama Türkiye'nin göreceği zararı kast ediyorsa orada dur bir dakika. Bunu söylemeye senin hakkın yoktur. Türkiye'ye zarar vermene hiçbirimiz müsaade etmeyiz'' diye konuştu.
NEDEN CHP'Yİ İSTİYOR?
Başbakan Erdoğan'ın ve yakın çevresinin 'CHP'siz bu iş
olmaz' şeklindeki söylediğini hatırlatan Baykal, bu tavrın iyi
niyetle CHP'nin birikimlerinden yararlanmak amacından
değil, kendi yanlışlarına ortak etme gayretinden
kaynaklandığını savundu. AK Parti iktidarının bugüne kadar her
konuda CHP'yi yok saydığını, önerilerini zamanında uygulamaya
koymadığını ve uyarılarını dikkate almadığını kaydeden Baykal
şunları söyledi: "CHP'den yararlanmak isteyenler her
konuşmamızda söylediğimiz gerçeklere bakabilirler, bu konudaki
yayınlarımıza, raporlarımıza bakabilirler. Her vesile ile
düşüncelerimizi ortaya koyduk. Hepsi iktidar tarafından
kullanılabilir, kullanılmalıdır. Bizim düşüncelerimizle katkı
yapmamız söz konusu ise o düşüncelerimiz zaten ortadadır. Biz
saklamıyoruz, kapalı kapılar arkasında değildir. Alsınlar,
kullansınlar. Sorun CHP'nin düşüncelerinden, birikimlerinden,
politikalarından yararlanma sorunu değil, bu konuda bir engel yok.
Sorun, CHP'yi bu yanlış yolculuğun parçası halinde gösterme
mecburiyetinden kaynaklanıyor. İktidar kendisini buna mecbur
hissediyor, yanına CHP'yi almak istiyor.''