Baykal'dan ilginç niteleme
Abone olCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, TMSF'de görev alanların Albaraka orijinli olduğuna dikkat çekerek bir de ilginç benzetme yaptı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Albaraka Türk özel finans
kuruluşu yönetiminde yer alanlara Allah’ın "Yürü ya kulum" dediğini
ifade ederek, "Bakıyorsunuz Maliye Bakanı Albarakalı, TMSF’nin
başındaki Albarakalı, TMSF’nin Başkan Yardımcısı, hukuk işlerine
bakanı Albarakalı. Türkiye’nin mali işleyişine yön veren kuruluş,
Albaraka’nın elinde. Türkiye maliyesi ’Albaraka Cumhuriyeti’ne
teslim edilmiştir" dedi. Baykal, partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada, ekonomi politikalarından, iktidarın
uygulamalarından rahatsızlık duyanların gelecek döneme umutla
bakabilmeleri için artık hiçbir ciddi nedenin kalmadığını söyledi.
Hükümetin, IMF ile yeni bir stand-by anlaşmasını imzalamak için
niyet beyan ettiğini belirten Baykal, 3 yıllık bir süre için daha
Türkiye’nin, "IMF denetimi altına gireceğini" ifade etti.
Türkiye’nin önündeki dönemin çalışanlar, esnaf ve çiftçiler için
daha sıkıntılı olacağını kaydeden Baykal, "Türkiye’nin geleceği
için bu kadar önemli bir olayın, bu kadar sessizce geçiştirilmesi,
doğal gibi kabul edilmesi düşündürücü. IMF programına meydan
okuyarak iktidara gelen bir partinin üç yıllık süre için bizzat,
gönüllü olarak talep yapması, ibretle değerlendirilmesi gereken bir
manzara oluşturuyor" dedi. Tarımın, çiftçinin durumunun "vahim"
olduğunu ifade eden Baykal, kürsüden çiftçilerin faizler nedeniyle
milyarlarca liraya ulaşan tarım kredi borçları ile ilgili
bildirimleri gösterdi. Baykal, hükümetin ekonomi politikaları
nedeniyle pek çok sistemin çöktüğünü, bunların başında da vergi
sisteminin geldiğini kaydetti. Hükümetin "gücü yetenden değil,
gücünün yettiğinden, tuttuğundan vergi aldığını" savunan Baykal,
Türkiye’de doğrudan vergi ödeyenlerin oranının yüzde 30’a indiğini,
bunların ne kadarının doğru olduğunun da tartışmalı olduğunu
kaydetti. "HEDEF CEP TELEFONLARI" Vergi zammının "görünmesin diye
çikolata kağıdına sarıldığını" kaydeden Baykal, bu artışların
hedefinin cep telefonu olduğunu söyledi. Baykal, cep telefonunun
Türkiye’de bir sosyal zorunluluk haline geldiğini belirterek,
"Hükümet, hedef tahtasına cep telefonu kullananları da koydu.
Sigara içenler, içki içenler konulmuştu, şimdi cep telefonu
kullananlar da hedef tahtasına konuldu. Cep telefonu kullananlar da
herhalde zamanı geldiğinde bu hükümet hakkında gereğini yapacaktır"
diye konuştu. Baykal, hükümetin uygulamaları sonunda ticaretin
yeraltına indiğini, KDV, ÖTV pazarlıklarının başladığını, kayıtdışı
ekonominin büyüdüğünü ifade etti. "MALİYE BAKANI’NIN KURTARILMASI"
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın, attığı her adımla toplumu,
ekonomiyi yakından ilgilendirdiğini kaydeden Baykal, şunları
söyledi: "Allah selamet versin... Bazen sahte fatura tanzim etme
iddiası, bazen hayali ihracat iddiası, kendisi Albaraka yönetiminde
yer alıyor. Albaraka yönetiminde yer alanlara Allah, ’Yürü ya
kulum’ diyor. Bakıyorsunuz Maliye Bakanı Albarakalı, TMSF’nin
başındaki Albarakalı, TMSF’nin Başkan Yardımcısı, hukuk işlerine
bakanı Albarakalı. Bu fon, bankaların üzerindeki en büyük güç,
onların patronu, Türkiye’nin mali işleyişine yön veren kuruluş
Albaraka’nın elinde. Türkiye maliyesi, ’Albaraka Cumhuriyeti’ne
teslim edilmiştir. Albaraka özel finans kuruluşu, banka değil de
bankaların bütün imkanlarına sahip. Maliye Bakanı’nın bu dönemden
kalma pek çok davası var. Bunlarla ilgili boyuna af yasaları
çıkarılıyor. Bütün bunlar Maliye Bakanı’nın sorunlarını çözmeye
yetmiyor. Şimdi yeni bir hazırlık var. Başbakanlıkta hazırlanan
yeni bir af taslağı var. Bununla bazı kamu alacaklarının tahsil ve
terkinine ilişkin bir düzenleme getirilecek. Bu düzenleme içinde
’ihracatçıların sahte veya yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma
fiillerinin aracılı ihracat suretiyle işlenmesi halinde, bu fiile
ilişkin cezalar aracılar hakkında uygulanmaz’ deniyor. Aracı
bilerek bunu yapmışsa, tezgahı birlikte kurmuşlarsa... Değerli
Maliye Bakanımızın, her taşın altında çıkan Maliye Bakanımızın
kurtarılmasına yönelik bir düzenlemedir. Çünkü Maliye Bakanımızın
görev yaptığı Albaraka finans kuruluşunun, komisyon karşılığı
bilerek bu işleme aracılık yaptığı resmen iddia edilmiştir. Şimdi
bu kapsamdan Maliye Bakanımızı çıkartma ihtiyacı var." "GİZLİ YAZI
İLE..." Bir hükümet yetkilisinin, özelleştirilecek bir kuruluşun
fiyatının düşürülmesini isteyeceğinin kimsenin aklına
gelemeyeceğini belirten Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Olabildiğince yüksek fiyata satılmasını herkesin istemesi lazım.
Ama ilginç bir manzara ile karşı karşıyayız. Bir bakan, Türk
Telekomünikasyon A.Ş’nin fiyatının düşürülmesi için satıştan önce
hiç ihtiyaç yokken gizli bir yazı ile borçlandırılmasını talep
ediyor. İlk kez bir hükümet üyesinin yazdığı bir gizli yazı ile
ilgili bakanlığa ’Borç yükü artmış Türk Telekomünikasyon A.Ş’nin
hisse değeri düşeceğinden bu durum, özelleştirme çerçevesinde
yatırım yapacak yatırımcıların şirkete kabul edilebilir oranda
ortak olmasının önündeki finansman probleminin azaltılmasına olanak
sağlayacaktır’ denildiğine tanık oluyoruz. Çok içtenlikli, çok
samimi, çok dürüst de Türkiye’nin yararına değil. Bu hükümet
zamanında satılması söz konusu şirketlerin fiyatının düşürülmesi
için şirketin borçlu gösterme girişimlerine tanık olmaktan üzüntü
duyuyor, bu tabloyu oluşturan bu iktidarı ayıplıyorum." "ERBAKAN’IN
YETİŞTİRDİĞİ MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER..." ERDEMİR’in özelleştirilmesine de
değinen Baykal, bu işletmenin satılmasının yanlış olduğunu herkesin
görmeye başladığını ifade etti. İşletmenin bütçeye yük olmadığını,
kimseden katkı ve teşvik istemediğini kaydeden Baykal, şöyle
konuştu: "Alacak olanlar ERDEMİR’in rakipleri... Rakiplerin
değerlendiremedikleri atıl kapasiteleri var. Niyetleri daha çok
üretim ise kullanamadıkları bir kapasite ellerinin altında var.
ERDEMİR’in pazarını, piyasasını alıyorlar. Ya bu kadar sorumsuzluk
olur mu, Türkiye’yi düşünecek kimse yok mu, Türkiye bu kadar
sahipsiz, başıboş mu? Bunlar, Milli Görüş rahle-i tedrisinden
geçmişlerdi. Erbakan’ın yetiştirmeleri değil mi bunlar, milli
sanayi anlayışının yetiştirdiği siyasetçiler değil mi, şu manzaraya
bakın. ERDEMİR’i kim satıyor, Erbakan’ın yetiştirdiği Milli
Görüşçüler, milli sanayiciler satıyor. Ben, bir mantık, akıl,
sağduyu bekliyorum. Hala bir şey çıkmadı. Sıkıntı kendisini
göstermeye başladı." Anadolu Ajansı’nın yayınladığı "ERDEMİR’e
altın hisse geliyor" başlıklı haberi kürsüden okuyan Baykal, bunun,
CHP’nin haklı olduğunu ve bir arayış içine girildiğini gösterdiğini
ifade etti. Özelleştirme İdaresi’nin, "Bu olmaz" diyerek çare
aradığını kaydeden Baykal, arayış içindeki uzmanları kutladı ancak,
altın hissenin de bir işe yaramayacağını savundu.