Baykala göre Erdoğan mitingleri
Abone olCHP lideri Aydın'da Erdoğan'ı vurdu. Baykal, Erdoğan'ın mitingleri için memurlara valilikler tarafından özel izin verildiğini iddia etti.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Bizim insanımız
meydana kolay dökülmez, kadınlarımız, yaşlılarımız, gençlerimiz,
çocuklarımız hep bir arada, beraberiz, kaynaşmış bir şekilde birlik
oluşturuyoruz. Bunun bir anlamı, değeri var'' dedi.
Deniz Baykal, partisinin Aydın İstasyon Meydanı'nda düzenlediği
mitingin başında, Bey Camisi'nden ezan okunması üzerine konuşmasına
ara verdi.
Baykal, mitingde yaptığı konuşmada, Aydınlıların ilgisine teşekkür
etti.
Aydınlıların meydana gelmesinin çok derin bir anlamı olduğunu
belirten Baykal, şunları söyledi:
''Muazzam bir birlik oluşturmanız ve bu meydanı bu şekilde
dolduruyor olmanız bence çok anlamlıdır. Bunun altında derin
anlamlar var. Bizim insanımız meydana kolay dökülmez. Kadınlarımız,
yaşlılarımız, gençlerimiz, çocuklarımız hep bir arada, beraberiz,
kaynaşmış bir şekilde birlik oluşturuyoruz. Bunun bir anlamı,
değeri var. Sadece beni dinlemeye gelmediniz, benim üzerimden
birilerine bir şey söylemeye geldiniz. Buradaki varlığınız
konuşuyor, konuşuyor, anlaması gerekenlere konuşuyor, iyi ki
varsınız'' dedi.
Aydınlıların, Aydın'ın, Türkiye'nin sahipsiz olmadığını göstermek
için meydanlara koştuğunu belirten Baykal, ''Bugün huzurunuzda bu
heyecan, sevgi, dostluk duygularıyla bulunuyorum'' dedi.
Halkın halini, hatrını ve işlerinin nasıl gittiğini soran Baykal,
Aydın'ın ''Dağlarından yağ, ovalarından bal akan'' bir il olarak
bilindiğini, Türkiye'nin en güzel pamuk yetiştirilen ovalarının ve
en bereketli topraklarının burada olduğunu ifade etti.
Pamuğun bereketi kalmadığını, gübre, ilaç fiyatları yükselirken
pamuk fiyatının düştüğünü söyleyen Baykal, çiftçinin bu nedenle
pamuk ekmez hale geldiğini belirtti.
Yunanistan'dan pamuk satın alındığını kaydeden Baykal, şunları
söyledi:
''Niye Yunanistan'da pamuk ekiyorlar? Neden? Yunan hükümeti Yunan
çiftçisini mi destekliyor? O desteklediği için üretip kar
edebiliyor mu? Bizim hükümet çiftçiyi destekliyor mu? O zaman Yunan
hükümeti akılsız çiftçiyi desteklediği için bizimkiler akıllı.
Bizimkiler Türk değil Yunan çiftçisini destekliyor. Yunan
çiftçisinin ürettiği pamuğu Türkiye'de kullandırıyor. Bu doğru,
Türkiye'nin yararına politika mı? Bu politikayla Türkiye kalkınır,
zenginleşir mi? Yunanistan bu politikayla mı zenginleşiyor.
Çiftçisini ezerek mi zenginleşiyor? Çiftçiye kullandırılan
elektriğin kilovatsaati sanayide kullanılandan fazla. Böyle iş olur
mu? Ne var bunun altında, ne var? Tarımın öneminin kavrayamamış,
çiftçiliğin öneminin kavrayamamış bir siyaset anlayışı var.
Kalkınma bir bütündür, 70 milyon birbirimize bağımlıyız, kalkınma
topraktan başlar.''
Deniz Baykal,kalkınmanın önce tabandan ve köylerden başlaması
gerektiğini belirterek, ''Toprak işin esası, toprağa sahip
çıkacaksın'' dedi.
Toprağa sırt dönülerek kalkınılmayacağını ifade eden Baykal,
çiftçinin cebinde para olduğu sürece çarşıya gelerek alışveriş
yapabileceğini, sanayinin, bankacılığın, esnafın gelişeceğini
kaydetti.
Baykal, ''Hepsi bir bütün. Bunu yaparsan ticaret gelişir, sanayi
kurulur, onun üzerine bankacılık gelir'' dedi.
BAŞBAKAN'IN ESKİŞEHİR MİTİNGİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Eskişehir'deki mitingi için
memurlara ücretsiz izin verildiğini ve kente tren kaldırıldığını
öne süren Baykal, şunları söyledi:
''Sizi de böyle taşıyan oldu mu? Vali bir yazı yazdı, 'Bugün Deniz
Baykal ilimize gelecek, miting yapacak, bütün daire müdürleri,
daire amirleri, bütün memurları mutlaka, mutlaka o mitinge
katılsınlar, Deniz Baykal'ı dinlesinler' dedi, siz de bunu
duydunuz, onun için mi geldiniz? 'Buraya yevmiyeyle değil
yüreğimizle geldik' mi diyorsunuz.''
Türkiye'de kişi başı milli gelirin 10 bin dolar olduğunun
söylendiğini ancak halkın bunu hissetmediğini ifade eden Baykal,
halkın darlık ve yokluk içinde olduğunu savundu.
Hükümetin bütün cumhuriyet hükümetlerinden daha fazla borç
aldığını, 2002'de iş başına geldiklerinde 220 milyar dolar olan
borç miktarını 500 milyar dolara yükselttiğini ifade eden Baykal,
fabrikaların kapandığını, kalkınan Türkiye'nin küçülen Türkiye'ye
dönüştüğünü ileri sürdü.
YOLSUZLUKLAR
Türkiye'de varlık içinde darlık, bolluk içinde yokluk olduğunu, bir
de yolsuzluklar bulunduğunu bildiren Baykal, ''Bunlar 'Kalkındı,
çağ atladı Türkiye' diyorlar ya, benim bildiğim çiftçi, esnaf,
emekli çağ atlamadı ama Türkiye yolsuzlukta çağ atladı. Yolsuzluğa
çağ atlattılar'' dedi.
Deniz Feneri yolsuzluğundan da bahseden Baykal, Almanya'daki bu
yolsuzlukla ilgili dosyanın aylar süresince Türkiye'ye gelmediğini,
kendi girişimi üzerine bir arkadaşının Almanya'ya giderek dosyayı
alıp getirdiğini hatırlattı.
''Almanya'daki dosyayı kaplumbağanın sırtına koysalar 6 ayda çoktan
gelirdi'' diyen Baykal, halen yargılamanın başlamadığını, dosyanın
tercüme ettirildiğinin söylendiğini, tercümenin seçimlerden önce
bitmeyeceğini tahmin ettiğini kaydetti.
Baykal, şunları söyledi:
''Teşkilatlı yolsuzluğa geçişin işareti, dini vecibelerini yerine
getirme arzularını, fitresini, zekatını hayra harcama arzusunu
Allah, peygamber, dini imanıyla ilişkisini yolsuzluğa alet etmeye
vicdanı ve aklı elveriyor. Böyle bir şey olur mu, yolsuzluğun bile
ahlaki düzeyi var. Din, iman üzerinden yolsuzluk yapılır mı?
Yapanlar da Müslüman. Bu ne biçim iş?''