Baykal ve Sav'a 3 günde 500 imza!
Abone olCHP'li Önder Sav, kongre isteyen delege sayısının şu anda 500'e ulaştığını söyledi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski
Genel Sekreteri Önder Sav, kurultay için delegeden 500'e yakın imza
topladıklarını söyledi. İmzaların üç gün içerisinde
toplandığını söyleyen Sav, sürecin 6 Temmuz'a kadar devam edeceğini
açıkladı.
CHP eski Genel Sekreteri Sav ve eski milletvekili Hakkı Süha Okay, Sav'ın akrabası olduğu belirtilen Mahmut Ağur'un oğlu Namık Kemal Ağur'un Akyazı ilçesi Kepekli köyündeki düğün törenine katıldı.
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sav, ''Kurultay tartışmaları'' ile ilgili soruyu, ''Ben imzalarla bilfiil meşgul değilim, arkadaşlardan aldığım bilgilerle 3 gün içinde imza sayısının 500'ü geçtiğini söylediler. 6 Temmuz'a kadar bir süreç var önümüzde. Partililik bilinci içinde, örgüt kendi değerlerine sahip çıkarak bu süreci elbette değerlendirecektir.'' dedi.
Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesi yönündeki kararıyla ilgili sorusu üzerine, başka siyasi partilerin nasıl davranacakları konusunda hüküm vermesinin uygun olmadığını belirtti.
Sav, mahkemenin verdiği kararla 5 kişinin belli bir süre
parlamentoya katılamayacaklarının anlaşıldığını anlatarak,
''Kişilerin kendinden kaynaklanan aksaklıklar olduğu
anlaşılıyor. Adaylık başvurusu yaparken, parlamenter olmayı
değerlendiren mevzuattan habersizmiş gibi davrandılar.
Anayasanın 76. maddesi meydandadır. Milletvekili seçim kanununun
ilgili maddesi, kimlerin milletvekili olacağını sayarken bazı
suçlardan mahkum olmayı da anlatıyor. Buradaki temel
yanlışlık, bence mahkumiyet kararı Yargıtay tarafından onandıktan
sonra geçen aşamada ihmal olduğudur. Eğer, o mahkumiyet
kararı zamanında Yargıtay tarafından deşifre edilmiş olsaydı. Bunun
milletvekili seçilmeye engel bir suçtan mahkumiyet olacağı
anlaşılacağı için farklı bir değerlendirmeye gidebilirdi.'' diye
konuştu.
TUTUKLU MİLLETVEKİLLERİNİN
DURUMU
Tutuklu bulundukları süre içinde milletvekili seçilen kişilerin
durumunu değerlendiren Sav, şöyle devam etti:
''Diğerleri için de tutuklama bir tedbirdir. Tutuklama bir hüküm değildir. Tutuklama her an kaldırılabilir. Ama uzun süren bir yargılama sonrasında çok uzun süren tutuklamalara şahit olduk. Yani artık tutuklama bir yasal tedbir olmanın ötesinde kararın bir parçası olmaya dönüştü. Mahkumiyet kararının bir parçası olmaya dönüşüyor. Bizim de iki arkadaşımız (Haberal ve Balbay) bu gerekçe ile yaptıkları tahliye talepleri reddedildi.
Onlarla birlikte diğerleri de benzer şekilde hem Engin Alan paşa hem de KCK denen yargılama sanıkları salıverilmediler. Tabi ki parlamentoda yemin edemeyecekler, yemin edememenin, etmemenin bazı biçimsel sıkıntıları var. Belli görevleri milletvekili olarak yapamama sıkıntısı var. Belli yerlere meclis içinde seçilememe sıkıntısı var. Umarım hukuk bunları kısa bir zamanda düzenler. Kamu vicdanını daha fazla kanatmadan sorun çözülür. Çünkü geçmişte bunun örnekleri var. Bugün Başbakanlık yapan sayın Erdoğan, zamanında kendisinin milletvekili olmasını engelleyen bir hükümle yüz yüzeydi. Bizim de gayret ve çabamızla o hüküm değiştirildi.''
"KAMU VİCDANI
ZEDELENMESİN"
Hukukta çözümsüzlük olmayacağını, daima çözüm bulacağını ifade eden
Sav, çözümün kamu vicdanını zedelemeden, bulunması gerektiğini dile
getirdi.
Sav, bir gazetecinin ''Genel kurul gündeme geldiği zaman disiplin kartını ortaya konulabilir mi?'' yönündeki sorusunu, ''Onu pek ciddiye almıyorum. Söyleyenleri de ciddiye almıyorum. Söylenen sözü de ciddiye almıyorum. CHP gibi köklü bir partide bu tür şeyler hiçbir hüküm ifade etmez. Ben arkadaşlarımızın bu konuda sürçülisan ettiğine inanmak istiyorum. Ciddiye alırsam başka türlü konuşmam lazım.'' şeklinde yanıtladı.