Baykal usulsüzlüklerini anlattı!
Abone olAnayasa Mahkemesi CHP'nin hesaplarında birtakım usulsüzlükler tespit etmişti. Baykal bunları tek tek anlattı. Bakın o usulsüzler neymiş?
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Anayasa
Mahkemesi'nin "usulsüzlük" kararınına ilişkin neyle suçlandıklarını
anlattı.Ergenekon konusunda da konuşan Baykal "bu Erdoğan'ın
hesaplaşma arayışı" dedi...
BAYKAL USULSÜZLÜKLERİNİ ANLATTI |
Baykal, Anayasa Mahkemesi'nin "usulsüzlük"
kararını eleştirdi. Anayasa Mahkemesi'nin her sene rutin
olarak yaptığı bu işin, CHP için rutin dışına çıktğını söyledi.
"10 senemize baktılar. Özel bir uzman getirdiler"
dedi. "Sen Maliye Bakanlığı mısın?" diye sordu. Ve CHP'yi
devletin tavsiye ettiği bir denetim şirketine denetleteceklerini
söyledi. SÖZLEŞMEYLE ÇALIŞMIŞIZ "Efendim partide çalışanların bir kısmını emekliye ayırmışız.
Tazminatını ödemişiz Daha sonra ir kısmıyla yeniden sözleşme
yapmışız. Bu bütün kurumlarda yapılan bir uygulama. Diyor ki
Anayasa Mahkemesi "Bunu yapamazsınız?" Sen Maliye Bakanlığı
mısın? Başka ne var? Birini görevlendirmişiz, "Sen git Malatya'da
çalış" demişiz. Ne yapmış orada? Otel masrafı...Biz ona para
ödemişiz, ödeyemezmişiz. Faturada adamın adı yazıyormuş. E onu biz
görevlendirmişiz, MYK kararı var. |
ERDOĞAN'IN HESAPLAŞMA ARAYIŞI
Baykal, ''Ergenekon'' soruşturmasına ilişkin sorular üzerine,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Ümraniye'de bulunan
bombalardan başlayarak ''bir hesaplaşma arayışı içine girdiğini''
savundu.
Bu hesaplaşmanın AK Parti hakkındaki kapatma davası karşısında
şekillendiğini ileri süren Baykal, ''Türkiye'de hiç bir dava
siyasetle bu kadar içli dışlı olmamıştır'' dedi.
O DEFTERİN SAHİBİYLE KONUŞMADILAR
''7 Temmuz'da darbe olacakmış da bizi kurtarmışlar.
Bunlar uyduruk senaryolar'' diyen Baykal, ''Anı defterinin
sahibini çağırıp konuşmadılar bile'' dedi.
Baykal, ''Ümraniye'den önce Danıştay saldırısını bu noktaya
getirmeye çalıştılar. O olmayınca şimdi Ümraniye'den buraya
getirmeye çalışıyorlar'' diye konuştu.
KAPATMA DAVASI OLMASA BÖYLE OLUR MUYDU?
''Niye şimdi çıktı bu? Kapatma davası olmasaydı böyle bir şey
olur muydu?'' sorusunu yönelten Baykal, ''Ergenekon''
soruşturmasının ''hukuki değil siyasi olduğunu'' savundu. Baykal,
''esas çıkış noktasının bir misilleme bir hesaplaşma'' olduğunu
iddia etti.
Baykal, ''Başbakan savcıysa ben avukatım''
sözlerinin anımsatılması üzerine, şunları söyledi:
HALKIN AVUKATIYIM
''Bir başbakanın bir hukuk sürecinin içine bu kadar dahil olması
şaşırtıcıdır. Yoksa, hukuk işler. Başbakanın dahil olmasından,
müdahil olmasından, yönlendirmesinden kaynaklanmıştır. Başbakan
savcı gibi davranıyor. Bana da 'avukatı mısın?' dediler?
Demokrasilerde muhalefet halkın avukatıdır. Milletvekili,
milletinin adına söz söyler. Biz, milletin temsilcisiyiz.
O nedenle biz bütün mağdurların, mazlumların hakkı çiğnenmiş
olanların avukatıyız. Örneğin Kuddusi Okkır... İzlerken üzülmüyor
musunuz? 'Ergenekon'un kasası' diye aldılar içeriye, hastane
masraflarını ödeyecek parası yoktu, cenazeyi taşıyacak parası yoktu
kadının. Bunun elbette avukatıyız. Bunun hesabını sorarım. Eğer bir
ülkede Başbakan davaların savcısıysa ben muhalefet lideri olarak
davanın avukatıyım.''
İKTİDAR ELİNİ ÇEKSİN
Baykal, ''Ergenekon'' soruşturmasına ilişkin olarak, ''İktidarın
elini bu işten çekmesi gerekmektedir. Yargının saygın unsurlarının
ağırlıklarını koyarak olayın kendi zemini içinde değerlendirilmesi
gerekir. Bu olursa ortada tahribat, kutuplaşma kalmaz'' diye
konuştu.
DAVANIN SONUCUNDA TÜRKİYE YENİ BİR TÜRKİYE
OLACAK
Anayasa Mahkemesi AK Parti hakkındaki kapatma davasıyla ilgili
olarak karar aldıktan sonra artık Türkiye'nin ''yeni bir Türkiye''
olacağını belirten Baykal, dava reddedilirse AK Parti'nin değişim
geçirmesi ihtiyacının olmayacağını söyledi. Baykal, ''Böyle
karar çıkarsa onlar ferahlayacaklar, rahatlayacaklar. Bu
karar ile hesap sorma ihtiyacı da ortadan kalkacak'' dedi.
ERGENEKON KAPATMADAN ETKİLENİR
''Ergenekon'' soruşturmasının, Anayasa Mahkemesi'ndeki davanın
sonucu ne olursa olsun bu sonuçtan etkileneceğini savunan Baykal,
''Kapanma olsa da olmasa da etkilenir'' dedi.
Baykal, bir soru üzerine, Cumhurbaşkanı Gül'ün bu süreçte kendisini
aramadığını söyledi.
Baykal, AK Parti'nin kapatılması durumunda Parlamento çoğunluğunda
değişim olmayacağını ancak Başbakan'ın ihtiyacı doğrultusunda
seçimin gündeme geleceğini ifade etti.
Efendim partide çalışanların bir kısmını emekliye ayırmışız. Bir kısmıyla yeniden sözleşme yapmışız. Bu bütün kurumlarda yapılan bir uygulama. Diyor ki Anayasa Mahkemesi "Bunu yapamazsınız?" Sen Maliye Bakanlığı mısın?
Başka ne var? Birini görevlendirmişiz, "Sen git Malatya'da çalış" demişiz. Ne yapmış orada? Otel masrafı...Biz ona para ödemişiz, ödeyemezmişiz. Bize yansıyan bunlar.
.