Baykal özür bekliyor
Abone olBaykal yaşananların sorumlusu olarak Erdoğan'ı gördü. CHP lideri krizi aşmak için iki yol olduğunu söyledi. Ne mi onlar?
CHP lideri Baykal krizi aşmanın iki yolunu gösterdi.
Baykal'a göre sorun ya hukukla ya da siyasetle mümkün..
Hukuktan bahsettiği kapatma davası, siyasetten kastı ise hükümetin
hata yaptığını kabul edip, yeni bir yola gireceğini göstermesini
bekliyor.
CHP lideri Deniz Baykal, CNN Türk'te yayınlanan
'Tarafsız Bölge' programında gazetecilerin gündeme ilişkin
sorularını yanıtladı.
"Siyasi krizin çözülmesi için AK Parti ve CHP'nin uzlaşmasına
yönelik çağrılarla" ilgili bir soru üzerine Baykal, bu yöndeki
çağrıları çok iyi anladığını belirterek, bunları
"beklenen bir reaksiyon", "tipik Türk aydını
reaksiyonu" olarak nitelendirdi.
KRİZ DAVA SONRASINDA BAŞLAMADI
Baykal, yaşanan krizin nedeninin doğru bir şekilde ortaya konulması
gerektiğini belirterek, "Krizin, AK Parti'nin kapatılması
istemiyle dava açılmasının ardından başlamadığı" görüşünü
dile getirdi.
Türkiye'nin uzun bir süreden beri krizin içinden geçtiğini,
krizin adının "iddianame krizi" olmadığını ifade
eden Baykal, krizin; Türkiye'yi iddianameye götüren, Türkiye'nin
laik Cumhuriyet kimliğini, Cumhuriyet kazanımlarını tehlikeye atan
süreçlerin, örgütlenmelerin, altyapının, kadrolaşmanın bilinçli bir
şekilde yürütülmesinin sonucunda ortaya çıktığını anlattı.
TÜRKİYE ZATEN KRİZİN İÇİNDEYDİ
"Türkiye bir süreden beri krizin içinde, Türkiye
dönüştürülüyor" diyen Baykal, "mevcut sürecin devam etmesi
halinde ülkenin nereye sürükleneceğinin açık olduğunu" söyledi.
Alınan oy miktarının, yapılan uygulamaların doğru olduğu anlamına
gelmeyeceğini vurgulayan Baykal, "Türkiye laik bir
Cumhuriyet olma kararını referandumla almadı, bu kararı doğrusu bu
olduğu için aldı" dedi.
Türkiye'nin demokrasi deneyimiyle dünyadaki diğer Müslüman ülkelere
örnek olduğunu belirten Baykal, bunun özünde de din ve devlet
işlerinin birbirinden ayrılmış olmasının yattığını kaydetti.
AK Parti iktidarının, geçmiş iktidarlardan farklı olarak laikliği
yeniden yorumlama anlayışı içine girdiğini savunan Baykal, bunun
yanlış ve tehlikeli bir girişim olduğu yönündeki uyarılarını çok
önce yaptığını bildirdi.
KAPATILACAK VARSAYIMIYLA YOLA ÇIKMAK YANLIŞ
OLUR
Baykal, "Ortaya koyduğunuz tablo gereği AK Parti kapatılacak, peki
sonra ne olacak?" şeklindeki soruya, "Hayır, ben 'kapatılacak'
demiyorum, böyle birşey yok. Bunu bilemem. Bunu mahkeme takdir
edecek. Yani bu konuda bizim bir kapatılacak varsayımıyla
yola çıkmamız çok yanlış olur, ama kapatılmanın sonuçları ne olur,
bu irdelenebilir tabii" karşılığını verdi.
Baykal, hukuk anlayışı, Anayasa'ya ve Anayasa Mahkemesi üyelerine
saygısı gereği, "şu olacak, bu gidecek diye bir peşin kabulle
değerlendirme yapılmasını çok yanlış bulduğunu" da vurgulayarak,
"Buna hakkımız yok. Bu ayrı bir şey. Taktir onlarındır, ama ortada
ciddi bir durum var. Ciddi bir durum olduğu, iddianameyle
kendisini gösteriyor, ama bu bence bu; krizin nedeni değil,
yaşanmakta olan krizin bizi getirdiği nokta" diye
konuştu.
BU DURUMDAN HUKUKLA YA DA SİYASETLE ÇIKILIR
Türkiye'nin önünde sıkıntılı bir süreç olduğunu, iddianamenin bu
süreci daha görünür hale getirdiğini söyleyen Baykal, bu durumdan
"ya hukukla ya siyasetle çıkılabileceğini"
kaydetti.
Bu sıkıntılı sürecin yaşanmaması için Ana Muhalefet Partisi olarak
gösterdikleri çabanın kamuoyuna yeteri kadar yansımadığını ileri
süren Baykal, bu süreç içinde siyasetin gerekeni yapamadığını
söyledi.
YENİ BİR ANLAYIŞIN EMARESİ YOK
CHP Genel Başkanı Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
partisinin son grup toplantısında yaptığı konuşmanın 22 Temmuz
genel seçiminin ardından yaptığı ilk konuşmayı hatırlattığı
yönündeki yorumlara da değinerek, "Eğer AKP yönetimi büyük
hata yapıldığını ve Türkiye'nin gerçekten laik Cumhuriyet kimliğine
ters düşen bir istikamete doğru sürüklendiğini, bunu önlemek
gerektiğini anlayıp o doğrultuda bir yeni anlayışın içine
girse... Ama öyle birşey yok. Olmasını beklemek için
hiçbir emare de yok. Bu konuşmalar o değil, bunların hiç anlamı
yok" dedi.