Baykal ağzını fena bozdu

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin geçmişte ve bugün veremeyecek hiçbir hesabı bulunmadığını belirterek, ''CHP hakkında suçlamada bulunup onun gereğini yapmayanlar namerttir''dedi. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP ile polemik yaratarak gündemi saptırmaya çalıştığını ileri sürdü. Erdoğan'ın CHP ile polemik yaratma girişiminde bulurken bir zaafının ortayı çıktığını savunan Baykal, ''Sayın Başbakan bunu yaparken Türk siyasi hayatı ile ilgili bilgisizliği ortaya çıkıyor'' dedi. CHP'nin 1981 yılında 5 generalin emri ile kapatıldığını ve 1992 yılında yeniden açıldığını belirten Baykal, şunları söyledi: ''Dilinizin altında birşeyler gevelemeyin, hangi hesabı sormak istiyorsan gel birlikte soralım. CHP'nin bundan gocunacak hiçbir şeyi yok. Yuvacık raporu ortada, çoğunluğun var, gel bu konuda bir soruşturma komisyonu kuralım. Ne kaçıyorsun, bir yolsuzluk varsa bu mekanizmayı işleterek bunun hesabını birlikte soralım. Bir Başbakana, yapması gerekeni yapmadan karnından konuşmak yakışmıyor. CHP hakkında suçlamada bulunup onun gereğini yapmayanlar namerttir. Başta, genel başkan olarak ben buradayım. Tüm CHP'liler burada, kiminle ne hesabın varsa sor, sormazsan namertsin. Başbakan kaçak güreşiyor, çamur atıp kaçıyor. (Gel beraber hesap soralım, kaldıralım dokunulmazlıkları) diyoruz kaçıyor. Daha ne yapalım. CHP'nin, geçmişini savunmaya ihtiyacı yoktur. CHP'ye laf söylemek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hakkı ve haddi değildir. Senin geçmişin de bu halin de lekeli.'' Başbakan Erdoğan'ın içinde bulunduğu sıkıntıyı CHP'ye sataşarak atmaya çalıştığını ancak bunun doğru bir yol olmadığını belirten Baykal, ''Bu yöntemi kendisine tavsiye etmiyorum. Başbakan kendi işine baksın. CHP'ye saygı duymak zorunda olduğunu unutmasın. Unutursa ona bunu hatırlatacak 70 milyon insan var'' dedi. Baykal, ''İktidarın kendi oluşturduğu kadrolarla, kendi sorumluluğu altında yaptığı ihalelerle ciddi bir yolsuzluk girdabının içine sürüklendiğinin görüldüğünü'' söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Nedir, bu manzara'' denildiği zaman, ''Sizin geçmişiniz de kirli'' diye CHP'yi suçladığını savunan Baykal, ''Senin CHP'ye laf atıyor olman, sana yöneltilen iddianın altında ezildiğinin yansımasıdır, göstergesidir'' diye konuştu. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, iktidarın ikinci yılında ortaya çıkan ''yolsuzluk olayının'' iç politikada hareketlilik yarattığını söyledi. ''İktidarın kendi oluşturduğu kadrolarla, kendi sorumluluğu altında yaptığı ihalelerle çok ciddi bir yolsuzluk girdabının içine sürüklendiğinin görüldüğünü'' öne süren Baykal, bunun, pek çok çevre için şaşırtıcı olmadığını ifade etti. Ortaya çıkan olayın ve belgelerin ''hükümetin yolsuzluklarla mücadele iddiasının ne kadar boş olduğunu'' ortaya koyduğunu söyleyen Baykal, şöyle devam etti: ''Belgeler, telefon kayıtları, buluşmalar, ifadeler ortada... Kimin yaptığı, kimlerle yaptığı, kimden güç alarak yaptığı belli. Kıpırdayacak yer yok. Enerji Bakanlığı'nın en önemli, en kritik genel müdürlüğüne kendi elinizle, kendi adamlarınızı getirmişsiniz, Cumhurbaşkanı 'olmaz' demiş. 'Ben oldururum' demişsiniz, vekalet uydurmuşsunuz, işin başına getirmişsiniz. Bunun bir sorumluluğu yok mudur? Getirdiniz, onun orada ne yaptığını siz ne zaman gördünüz? Siz hükümetsiniz, iktidarsınız, başbakansınız, ne zaman gördünüz? Devletin sizin etkiniz dışında çalışan ciddi güvenlik birimlerinin, en ileri delilleri somut biçimde önünüze koyduğu anda... Farkedemediniz mi? Farkedemediyseniz siz orada ne yapıyorsunuz Allah aşkına? Gözünüzden sürmeyi çekmişler siz farketmemişsiniz. İnatla getirmişsiniz, orada bu tertipleri yapmış, siz farketmemişsiniz. Bu bürokratlar AKP damgalı bürokratlar, sizin bürokratlarınız. Başka kimler var siyasetçiler... Sizin siyasetçileriniz, ya satın aldığınız ya da başından beri sizin olan siyasetçiler. Müteahhit kimin? O müteahhidin yazıhanesinde okey oynayan, iftar açan kim? Bütün bunlar AKP Genel Merkezi'ne kadar gidiyor. AKP Genel Merkezi'nde bir ağabeyiniz var...'' ''GEREĞİNİ YAP'' Bu olaylar karşısında ''boş konuşmaların bir kenara bırakılmasını ve gerekenlerin yapılmasını'' isteyen Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''(Başını koparırmış)... Senden, kimsenin başını koparmanı isteyen yok, gereğini yap, gereğini... Boş konuşma konusunda üstüne yok maşallah. Ne konuşuyorsun, bırak konuşmayı gereğini yap. Senin hakkında, senin bakanların, milletvekillerin hakkında yolsuzluk dosyaları var. Sen mahkemelerin karşısına 'benim alnım ak, hesap vermeye hazırım' diye çıkacak cesareti gösteremediğin sürece, bu yolsuzlukların altında kalmaya mahkumsun. Boş laflarla bana cevap verme. Kaldır dokunulmazlığı kardeşim... Dokunulmazlığı kaldırmaktan korkuyor olman, aslında sana yöneltilen iddiaların itirafı gibidir. Dokunulmazlık dosyalarını kaldırmaktan korkan Sayın Başbakan, 'nedir bu manzara' denildiği zaman, CHP'ye 'sizin geçmişiniz de kirli' diyor. Başbakanın asabı bozulunca, sinirlenince, kızınca sağduyusunu da kaybediyor. CHP'yi konuşacaksak konuşalım ama sen önce kendi cevabını ver. Senin CHP'ye laf atıyor olman, sana yöneltilen iddianın altında ezildiğinin yansımasıdır, göstergesidir.'' Başbakan Erdoğan'ın, daha önce ''CHP'nin kökünü karıştırmak isteğini ve cevabını aldığını'' ifade eden Baykal, ''Kök işini karıştırmasın. Kökü karıştırınca, ister istemez onun kökü akla geliyor. Kök işine girmek istemiyorum ama Başbakan girerse, bu konuda söylenecek çok söz var'' diye konuştu. Bu arada, CHP Genel Saymanı Mahmut Yıldız, grup toplantısı sonrasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndaki yolsuzluk soruşturmasında kendi isminin de geçtiğine ilişkin gazete haberlerinin anımsatılması üzerine, ''3 yıldır Enerji Bakanlığı'ndan ihale almıyorum. Söz konusu müteahhidi seçimlerden bu yana görmedim. O büroya kesinlikle gitmedim. Bu, AKP'nin yolsuzluklarını CHP'yi bulaştırma girişimidir'' dedi. Geçen hafta görevden alınan İzmir eski İl Başkanı Alaattin Yüksel de CHP grup toplantısına katıldı.