Baydemir yine çok sert konuştu
Abone olOsman Baydemir, yurt dışına çıkış yasağı konmasını eleştirirken Türkiye'de kalmayla ilgili ilginç sözler sarfetti.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, yurt
dışına çıkış yasağı konmasını eleştirerek, ''Beni alsalar
mengeneye koysalar, lime lime doğrasalar ben bu ülkeyi terk etmem,
bu kenti terk etmem'' dedi.
Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Aktar, Mazlum Der Diyarbakır Şube
Başkanı Selahattin Çoban, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır
Temsilcisi Sezgin Tanrıkulu ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Kurucu
Başkanı Mehmet Vural, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i
makamında ziyaret etti.
Basına kapalı gerçekleşen görüşmeden sonra Baydemir, gazetecilere
can güvenliğinin olmadığına yönelik kendisine gönderilen tebligat
ve yurt dışına çıkışının yasaklanmasına ilişkin açıklama yaparken,
şunları söyledi:
''Her darlığın sonu mutlaka aydınlık, ferahlıktır.
Türklerin, Kürtlerin ve diğer etnik kimliklerin mutlaka aydınlığı,
ferahlığı birlikte yakalayacağına yönelik inancım tamdır. Dünden
daha fazladır. Beni alsalar mengeneye koysalar, lime lime
doğrasalar ben bu ülkeyi terk etmem, bu kenti terk etmem. Ölümüm de
bu kentte ve ülkede olacak, yaşamın da bu kentte ve ülkede olacak.
Yurt dışına çıkış yasağı kararını koyanlar hangi mantıkla bu kararı
koymuşlarsa o mantıkla da bu kararı kaldıracaklar. Açık ve net
söylüyorum.''
Baydemir'in avukatı olan Tanrıkulu, Belediye Başkanına yönelik bir
tehditten sonra yurt dışına çıkış yasağı kararının kesinlikle
kaldırılması gerektiğini, bu kararın psikolojik bir zemin
hazırladığını iddia ederek, ''Bu karar hukuki değil ve
itiraz etmeyeceğiz. Hangi yöntemle alınmışsa aynı yöntemle
kaldırılmasını takdirlerine bırakıyoruz" diye konuştu.
Saldırı olabileceği iddiasının kanıtlarının Baydemir'e gösterilmesi
gerektiğini belirten Baro Başkanı Mehmet Aktar, ''İfadeden
bir gün sonra yurt dışına çıkış yasağı aldı'' dedi.
İHD Başkanı Vural ise Baydemir'e yönelik son günlerde ciddi
yönelimlerin olduğunu savunarak, bütün fertlerin, özellikle
seçilmişlerin yaşam haklarının ciddi şekilde korunması gerektiğini
ifade etti