Baydemir Türkiye'yi şikayet etti
Abone olOsman Baydemir, KCK davasını izlemeye gelen İsveç Delegasyonu üyelerine Türkiye'yi şikayet etti.
İsviçre Karma Delegasyonu, Avrupa İnsan Hakları Vakfı ve
İsveç Delegasyonu üyeleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı
Osman Baydemir'i ziyaret etti. Baydemir, "Önceki yıllara göre faili
meçhul cinayetler, işkence ve kötü muamelede azalma var. Ama bu
yerini yargı işkencesine bıraktı" dedi.
Diyarbakır'da yarın görülecek olan terör örgütü PKK'nın şehir
yapılanması KCK davası öncesi aralarında İsviçre Sosyal Demokrat
Carlos Sommaruga, İsviçre Yeşiller Partisi eski Milletvekili Kapsar
Birkhauser, Uluslar arası AF örgütü Türkiye Kordinatörü Maya
Heuscman, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu Başkanı Souhayr
Belhasen ve İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, BDP'li Diyarbakır
Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i makamında ziyaret
etti. KCK'a davasıyla ilgili görüş alışverişinde bulunan heyet
üyelerine BDP'li Baydemir, yargılama süreciyle ilgili içini döktü.
Baydemir, heyet üyeleriyle yaptığı ziyaret esnasında önemli
açıklamalarda bulundu.
"HUKUK SKANDALI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
İddianameye bakıldığında belediye başkanlarının
tutuklanmalarını gerektirecek, haklarında dava açılmasını
gerektirecek hiçbir maddenin olmadığını savunan Baydemir, şöyle
konuştu:
"Dava kapsamında 5 saat boyunca sorgulandım. Ve hemen ardından
hakkımda yurt dışı yasağı çıkarıldı. Savcılık bana 5 saat
boyunca neden DTP'nin Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi olduğumu,
neden Hasankeyf'i Yaşatma Girişimi içinde yer aldığımı
sordu. Evet her siyasal partide olabileceği gibi Yerel
Yönetimler Komisyonu DTP'nin bir organıdır ve yasaldır. Ve ben
Hasankeyf'in sular altında kalmaması için mücadele ediyorum.
Bu suçlamalar ve suç isnatları gösteriyor ki bizler bir
hukuk skandalı ile karşı karşıyayız. Hükümet, cezaevinde
bulunan arkadaşlarımızı Avrupa'da PKK'lı oldukları yönünde
propaganda yapıyor. Tutuklu siyasetçilere ilişkin tek bir
şiddet suçlaması yok. Hükümetin yalan söylediğini açığa çıkarmak
gerekiyor. Türkiye ve dünyada demokratik duyarlılık harekete
geçmeli"
"FAİLİ MEÇHULLER BİTTİ, YARGI İŞKENCESİ
BAŞLADI"
İHD Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey'in cezaevinde olmasından
dolayı bunun çok ağrına gittiğini dile getiren Baydemir, tutukluluk
kararına tepki gösterdi:
"151 sanığın birbirinden farklı değil. Ama en çok ağırıma giden,
çığlık atmak isteyişimin nedeni Muharrem Erbey'in tutuklu
olmasıdır. Tek suçu insan hakları mücadelesinin içerisinde yer
almasıdır. Kürt sorununun çözümü şiddet araçlarında değil,
legal alanda ve parlamentoda görülmelidir. Önceki yılara
göre belki faili meçhuller, işkence ve yargısız infazların sayısı
düşmüş olabilir. Ama buna karşın şimdi de yargı işkencesi başladı.
Şu anda yargı işkencesi, yalan suçlama işkencesi ve uzatılan
yargılama işkencesi başlamıştır"
"AB KÜRT SORUNUNA ESASLI YAKLAŞMIYOR"
Tutuklu siyasetçilerin Kürtçe savunma yapacaklarını ancak
mahkemenin buna izin vermeyeceğini ifade eden Baydemir, ortaya
çıkabilecek gerilimlerden ve atmosferden kaygı duyduğunu söyledi.
Avrupa'nın Kürt sorunu ile ilgili esaslı bir yaklaşımı ve
politikasının olmadığını illeri süren Baydemir, hükümetin
de manüplasyonlarla Avrupa'nın güncel politikalarını belirlediğini
söyledi. Baydemir bu pratiğin de Avrupa'yı Avrupa yapan
insan hakları, adalet, demokrasi ve özgürlük gibi temel değerlerle
çeliştiğini söyledi.