Battaniye altında yaşam mücadelesi

Abone ol

Biri engelli iki çocuk annesi 27 yaşındaki Emine Tekin'e doktorlar 6 ay ömür biçti.

Uşak'ta 7 yıl önce yakalandığı bağırsak kanseri nedeniyle doktorların 6 ay ömür biçtiği, biri bedensel engelli 2 çocuk annesi 27 yaşındaki Emine Tekin, evinde yakacak odun kömür olmadığı için battaniye altında yaşam mücadelesi veriyor.

Eşinin bir fabrikada asgari ücretle çalıştığını anlatan Tekin, "Hastalık bedenime yayılmış. Ama kendi halime bile üzülemiyorum. Doğuştan bedensel engelli diz altı tutmayan bir oğlum var. Dizlerinin üzerinde güçlükle yürüyebiliyor. Bu yaşımda kendime mi, biri bedensel engelli iki oğluma mı yoksulluğumuza mı üzüleyim bilmiyorum" dedi.

2004 yılında mide ağrısı şikayetiyle gittiği Uşak Devlet Hastanesi'nde bağırsak kanseri olduğunu öğrenen Emine Tekin'in, Ege Üniversitesi Genel Cerrahi Kliniği'nde arka arkaya geçirdiği 7 ameliyat sonrası, 1 metre kalın ve 80 santimetre ince bağırsağı, dalağı, böbrek üstü bezleri, rahmi ve yumurtalıkları alındı.

Kanser vücuduna iyice yayılan, biri bedensel engelli iki çocuk annesi Tekin'e, 2 hafta önce Ankara'daki Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nin uzmanları 6 ay ömrü kaldığını söyledi. Henüz hayatının baharında aldığı bu acı haberle sarsılan genç kadın, kiracı olarak oturdukları 4 katlı binanın giriş katındaki dairede, yoksulluk içinde ölümü beklemeye başladı. Eşinin bir tekstil fabrikasında asgari ücretle çalıştığını, işte olduğu zamanlarda komşuların kendisine yardım ettiğini anlatan Emine Tekin, bozuk maddi durumları yüzünden bu kış odun kömür alamadıklarını, battaniye altında soğuklara direndiğini söyledi.

Tekin, hastalığa bağlı acıların soğukta iyice arttığını, kendisini içinden çıkılmaz bir duruma soktuğunu belirterek, "Sağlığıma kavuşmak için gitmediğim hastane kalmadı. Son olarak gittiğim Hacettepe Üniversitesi'ndeki uzmanlar kanserin vücuduma yayıldığını, 6 ay ömrümün kaldığını söyledi. Hastalık bedenime iyice yayılmış. Ama kendi halime bile üzülemiyorum. Doğuştan bedensel engelli diz altı tutmayan bir oğlum var. Dizlerinin üzerinde güçlükle yürüyebiliyor. 27 yaşındayım. Bu yaşımda kendime mi, biri bedensel engelli iki oğluma mı yoksulluğumuza mı üzüleyim bilmiyorum. Midemden gelen ağrı beynime vurduğunda çok kötü oluyorum. Evimde yakacak odun ve kömürüm olmadığı içinde bedensel engelli 7 yaşındaki oğlum Erdal ve 9 yaşındaki oğlum Sinan'ı soğuktan korumak için köye yakınlarımın yanına yolladım. Sesimi Başbakan ve tüm yetkililerin duymasını istiyorum" diye konuştu.

MEZARLIKTAKİ CESEDİN SIRRI ÇÖZÜLDÜ...
BAŞLIKLI HABER DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...

[PAGE]


Nevşehir'de mezarlık yakınında bulunan kadını bileziklerini almak için öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan şüphelinin, olayı duyan kadının annesini de öldürdüğünü söylediği öğrenildi.

Alınan bilgiye göre, önceki gün Nar beldesindeki mezarlıkta bir kadının cesedini bulan Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, cesedin 5 aylık hamile olduğu belirlenen Telli Divanlıoğlu'na (34) ait olduğunu tespit etti. Olayla ilgili soruşturmayı genişleten polis ekipleri, gece saatlerinde Nar beldesindeki bir eve operasyon düzenledi. Operasyonda, öldürülen kadınla birlikte yaşayan Murat T. (38) yakalandı. Murat T'nin emniyetteki sorgusunda, Divanlıoğlu ile beraber yaşadıklarını ve 9 adet bileziğini almak için öldürdüğünü söylediği ve olayı bilen Divanlıoğlu'nun annesi Gülnaz Karaca'yı (66)'da öldürdükten sonra cesedini 2000 Evler Mahallesindeki bir bağ evinde sakladığını itiraf ettiği öğrenildi. Bunun üzerine söz konusu adrese giden polis ekipleri, Karaca'nın cesedini buldu. Ceset, incelemelerin ardından morga kaldırıldı. Murat T'nin emniyetteki sorgusu sürüyor.

BİR HATA İLE AİLSENİ YOK EDECEKTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN..

[PAGE]


AKSARAY’da polis memuru 37 yaşındaki Engin Durmaz, iddiaya göre beylik silahını doldur boşalt yaparken ateş alması sonucu kendisini sol kolundan, eşi 33 yaşındaki Sibel Durmaz’ı sol elinden ve kızı 14 yaşındaki İrem Durmaz’ı da sol ayağından vurdu.

Yaralılar Aksaray Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Olay, Büyükbelcek Mahallesi’nde bulunan polis lojmanlarında dün saat 23.30 sıralarında meydana geldi.

Aksaray Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Şube Müdürlüğü’nde görevli Engin Durmaz, akşam eve geldikten sonra yatmaya hazırlandıkları sırada tabancanın ağzında bulunan mermiyi boşaltmak istedi.

Silahını eline alan Durmaz iddiaya göre doldur boşalt yaparken silah birden ateş aldı. Silahtan çıkan mermi Durmaz’ın sol koluna, eşi Sibel Durmaz’ın sol eline ve kızı İrem Durmaz’ın da sol ayağına isabet etti. Yaralılar polis memuru Durmaz’ın çağırdığı 112 Acil Servis ambulansı ile Aksaray Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Aksaray İl Emniyet Müdürü Halis Böğürcü de yaşanan olayın ardından Durmaz ailesini hastanede ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, yetkililer olayla ilgili soruşturmanın başlatıldığını bildirdi.

VİCDANSIZ ANNE BEBEĞİNİ BÖYLE TERKETTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN.. 

[PAGE]

20 yaşındaki genç kadın, bebeğinin kaçırıldığını söyledi. Ancak gerçek çok farklıydı... 

İstanbul Bakırköy’de meydana gelen olay, iddialara göre şöyle gelişti: 16 yaşındayken bir kız çocuğu dünyaya getiren 20 yaşındaki Fatma Ö.’ye, eşi ikinci çocuk istemediğini söyledi. Ancak bir süre sonra Fatma Ö., ikinci çocuğuna hamile kaldı. Bunu öğrenen eşi, “Bu bebeği doğuracaksın. Olan oldu” dedi.

Fatma Ö.’nün 7.5 aylık dünyaya getirdiği erkek bebek, hastanede küveze alındı. Yaklaşık 1 ay küvezde kalan bebeğin ailesine de 5 bin TL fatura çıkarıldı. Bu olaydan sonra çift arasında sık sık tartışma yaşandı.

BABASINA BOŞ ÇANTAYI VERDİ

Önceki gün doğumyaptığı hastaneye bebeğini babasıyla birlikte kontrole götüren Fatma Ö., bir fırsatını bularak sıkıca sardığı bebeği hastane yakınındaki bir çöp konteynerine attı. Bebek çantasını da babasına vererek, bebeğinin uyuduğunu söyledi. Dede, içinde torunu olduğunu zannettiği çantayı eve götürürken, Fatma Ö. eşinin çalıştığı işyerine gitti. Eve gittiğinde çantayı açan dede, karakola koşarak torununun kaçırıldığını söyledi. Bu ihbar üzerine polis, anne Fatma Ö.’nün ifadesini aldı. Bebeğinin kaçırıldığı yolunda ısrar eden anne, polislerin sıkıştırması karşısında bebeğini çöp konteynerine attığını itiraf etti. Bunlar yaşanırken, 155 Polis İmdat’ı arayan bir kişi, çöp konteynerinde ağlayan bir bebek olduğu ihbarını yaptı. Olay yerine giden polis, bebeği alarak hastaneye yatırdı.Mahkemeye sevk edilen anne ve baba serbest bırakıldı.

ÖRDEK AVINA ÇIKIP GERİ DÖNEMEDİLER
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN ..


[PAGE]

 Aydın'ın Söke ilçesinde, teknenin devrilmesi sonucu kaybolan ikinci kişinin de cesedi bulundu.

Alınan bilgiye göre, Büyük Menderes Nehri'nin Akçakaya köyüne yakın kısmında teknenin devrilmesi sonucu kaybolan iki kişinin İzmir'den gelen dalgıç ekibi tarafından yapılan aranması çalışmalarında, Hüseyin Danacı'nın ardından Mahmut Duru'nun da (38) cesedi bulundu. Öte yandan olayda hayatını kaybeden Söktaş Tekstil fabrikası dokuma bölümü işçisi Hüseyin Danacı'nın cenazesi, Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi morgundan alınarak Akçakaya köyündeki evine getirildi. Cenazenin eve getirilmesi sırasında Danacı'nın yakınları sinir krizi geçirdi. Gencin cenazesi Akçakaya Camisi'nde öğleyin kılınan cenaze namazının ardından köy mezarlığına defnedildi.

ANNENİN ACI DRAMI YÜREK DAĞLADI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN.. 

[PAGE]

 UŞAK’ta 7 yıl önce yakalandığı bağırsak kanseri (Kolon CA) nedeniyle doktorların 6 ay ömür biçtiği, biri bedensel engelli 2 çocuk annesi 27 yaşındaki Emine Tekin, evinde yakacak odun kömür olmadığı için battaniye altında yaşam mücadelesi veriyor.

Eşinin bir fabrikada asgari ücretle çalıştığını anlatan Tekin, "Hastalık bedenime yayılmış. Ama kendi halime bile üzülemiyorum. Doğuştan bedensel engelli diz altı tutmayan bir oğlum var. Dizlerinin üzerinde güçlükle yürüyebiliyor.

Bu yaşımda kendime mi, biri bedensel engelli iki oğluma mı yoksulluğumuza mı üzüleyim bilmiyorum" dedi. 2004 yılında mide ağrısı şikayetiyle gittiği Uşak Devlet Hastanesi’nde bağırsak kanseri olduğunu öğrenen Emine Tekin’in, Ege Üniversitesi Genel Cerrahi Kliniği’nde arka arkaya geçirdiği 7 ameliyat sonrası, 1 metre kalın ve 80 santimetre ince bağırsağı, dalağı, böbrek üstü bezleri, rahmi ve yumurtalıkları alındı. Kanser vücuduna iyice yayılan, biri bedensel engelli iki çocuk annesi Tekin’e, 2 hafta önce Ankara’daki Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nin uzmanları 6 ay ömrü kaldığını söyledi.

Henüz hayatının baharında aldığı bu acı haberle sarsılan genç kadın, kiracı olarak oturdukları 4 katlı binanın giriş katındaki dairede, yoksulluk içinde ölümü beklemeye başladı. Eşinin bir tekstil fabrikasında asgari ücretle çalıştığını, işte olduğu zamanlarda komşuların kendisine yardım ettiğini anlatan Emine Tekin, bozuk maddi durumları yüzünden bu kış odun kömür alamadıklarını, battaniye altında soğuklara direndiğini söyledi. Tekin, hastalığa bağlı acıların soğukta iyice arttığını, kendisini içinden çıkılmaz bir duruma soktuğunu belirterek,

"Sağlığıma kavuşmak için gitmediğim hastane kalmadı. Son olarak gittiğim Hacettepe Üniversitesi’ndeki uzmanlar kanserin vücuduma yayıldığını, 6 ay ömrümün kaldığını söyledi. Hastalık bedenime iyice yayılmış. Ama kendi halime bile üzülemiyorum. Doğuştan bedensel engelli diz altı tutmayan bir oğlum var. Dizlerinin üzerinde güçlükle yürüyebiliyor. 27 yaşındayım. Bu yaşımda kendime mi, biri bedensel engelli iki oğluma mı yoksulluğumuza mı üzüleyim bilmiyorum. Midemden gelen ağrı beynime vurduğunda çok kötü oluyorum. Evimde yakacak odun ve kömürüm olmadığı içinde bedensel engelli 7 yaşındaki oğlum Erdal ve 9 yaşındaki oğlum Sinan’ı soğuktan korumak için köye yakınlarımın yanına yolladım. Sesimi Başbakan ve tüm yetkililerin duymasını istiyorum" diye konuştu.

Günün Önemli Haberleri