Batılı devletler, doğuyu anlayamıyor
Abone olSuriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, ABD Başkanı Bush'a seslendi. ABD'yle sorunlar yaşayan Suriye'den Bush'a sorunların kökünü anlatan Esad, şunları istedi:
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, Hürriyet
aracılığıyla ABD Başkanı Bush'a seslendi: "Diyolog arayışı
içindeyiz ama bazı ABD çevrelerinde bunu bulamıyoruz."
Biz ABD’ye dünyadaki kaosu önleyecek,
çerçeveleyecek bir süper güç olarak bakıyoruz. Ancak bu
söylediklerim bir genel vizyon gerektiriyor. Ne yazık ki şu anda bu
vizyon açık değil. İşte bizi ve dünyayı endişeye sevk eden durum bu
vizyonun olmayışı.
SURİYE Cumhurbaşkanı Beşar Esad, Hürriyet
aracılığıyla Amerika’ya diyalog çağrısında bulundu ve ‘Maalesef
BM’nin aldığı kararlar uygulanmıyor. Çifte standart var. Biz
Batı’yı daha iyi anlıyoruz ama onlar bizi anlamıyor. Güvenlik ile
ilişkilerde görüşmeler kopmamalı. Bunun için tek yol diyalogdur.
Bunun arayışı içindeyiz. Ama bazı ABD çevrelerinde bunu
bulamıyoruz’ dedi. Cumhurbaşkanı Esad ile yaptığımız görüşmede
kendisini Türkiye ile ilişkiler konusunda büyük bir iyimserlik ve
mutluluk içinde gördüm. Ancak Amerika ile ilişkileri
değerlendirirken çok endişeliydi. Esad, sorularımıza verdiği
yanıtlarda ve yaptığı değerlendirmelerde son derece açık yürekli
bir yaklaşım sergiledi.
BARIŞ SÜRECİ TAMAMEN DURDU
Bölgede gerginlik giderek artıyor. Gelişmeler Türkiye’de ve dünyada
endişe uyandırıyor. Barış sürecinin yeniden başlaması için
girişimler var mı?
Barış süreci durdu. Ama ben bunun mutlaka yeniden başlayacağına
inanıyorum. Türkiye bu sürecin yeniden işlemesi için rol oynamaya
çalıştı. Ama bazı taraflar bunu engelledi. Irak konusu ile birlikte
süreç çok daha kötü duruma geldi. Şunu söylemek zorundayım, şu anda
biz ateşin tam ortasındayız. Bu olumsuz gelişmeler sonucunda terör
de son 3 yılda büyük artış gösterdi.
SORUN İSRAİL’DİR
ABD ile ülkeniz arasındaki ilişkiler son zamanlarda birden
tırmandı. Amerika’nın ülkenize karşı zaten var olan tutumunun daha
da sertleşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
1974 yılından bu yana ABD-Suriye ilişkilerinin düzelmesi için büyük
çaba gösterildi. Aslında 1970’lerden beri iyi ilişkiler içindeyiz.
Özellikle Başkan Carter döneminden itibaren.
Peki bu ilişkileri bozan etken ne oldu?
Olumsuz bir konu vardı. O da devam ediyor. Bu İsrail sorunudur.
Yani işgal edilen topraklar. Bu ilişkilerde sürekli dalgalanmalar
yaşandı. 1980’li yıllarda olduğu gibi çatışma aşamasına gelindi.
Ama itiraf etmeliyim ki olumsuzluklar son yıllarda tırmanan düzeye
hiç gelmemişti.
DÜNYAYA LİDERLİK ETSİN
ABD ile ilişkilerinizi düzeltmek için ne gibi girişimlerde
bulundunuz?
Biz ABD’ye dünyadaki kaosu önleyecek, çerçeveleyecek bir süper güç
olarak bakıyoruz. Ancak bu söylediklerim bir genel vizyon
gerektiriyor. Ne yazık ki şu anda bu vizyon açık değil. İşte bizi
ve dünyayı endişeye sevk eden durum bu vizyonun olmayışı. Aslında
ABD’nin askeri güç kullanmasına gerek yok. Çünkü teknolojik,
bilimsel ve ekonomik gücü ile dünyaya liderlik edebilir.
Bush yönetimi ile neden ilişki kurmakta zorlanıyorsunuz?
ABD sadece kendisinin değil diğer ülkelerin çıkarlarını da göz
önünde tutarak dünyaya liderlik etmeli. Bizim çıkarlarımızı iyi
değerlendirmiyor. Barış süreci ve Irak konusu sadece ABD’nin
çıkarları düşünülerek değerlendiriliyor. Oysa inançlar ve
ihtiyaçlar da var. Bizim çıkarlarımız da var. Bunlar gözetilmiyor.
Onun içindir ki ABD saygınlık ve inandırıcılık kaybetti. Siyasi güç
kaybetti.
BİZ ANLIYORUZ BATI ANLAMIYOR
BM kararları var. BM’de girişimlerde bulunmuyor musunuz?
Maalesef BM’nin aldığı kararlar uygulanmıyor. Çifte standart var.
Bunu Kongre’den gelen heyetlere de sordum. Yanıt alamadım. Ama buna
rağmen aramızda duvar yok. İkimiz de dünyaya açık toplumlarız. Biz
Batı’yı daha iyi anlıyoruz ama onlar bizi anlamıyor. Güvenlik ile
ilişkilerde görüşmeler kopmamalı. Bunun için tek yol diyalogdur.
Bunun arayışı içindeyiz. Ama bazı ABD çevrelerinde bunu
bulamıyoruz.
Unutamadılar
SURİYE Devlet Başkanı Beşar Esad, Türkiye gezisinde çok sıcak
karşılanmıştı. Eşi Esma Esad da, Türkiye ziyaretinde gönülleri
fethetmişti. Esma Esad, Beypazarı Halk Eğitim Merkezi’nin kilim,
gümüş ve kök boya atölyelerini gezmiş, kadınlarla sohbet etmişti.
Esad ayrıca toplam 300 milyon lirayı bulan alışveriş yaparak gümüş
kemer, bilezik ve tılsım denilen broş almış ve broşu hemen yakasına
takmıştı.
AB’ye girecek Türkiye ile iftihar ederiz
Türkiye’nin AB adaylığı konusunda iyimser misiniz?
Türkiye’nin AB’ye katılımı çok önemli, bununla iftihar ederiz.
Çünkü Batı’nın İslam konusundaki görüşüne karşı Türkiye’nin
vereceği bir imaj olacak. Bu konuda güzel, uygar bir mesaj
verdiniz. İki halk arasındaki ilişkiler de iyi gidiyor. Gerçek bir
kardeşlik istiyoruz. Protokolsüz bir ilişki. Açık, şeffaf,
randevusuz, derinliği olan, ortak çıkarları gözeten ilişkiler
kurulsun. İkimizi bir araya getiren tarihi dostluğu
güçlendirelim.
Hava soğuk ama kalpler sıcaktı
Kısa bir süre önce Türkiye’ye geldiniz, gözlemlerinizi anlatır
mısınız?
Türkiye’den ayrılırken havaalanında bir gazeteci bana bir soru
sordu. Hava çok soğuktu ve kar vardı. ‘Havayı nasıl buldunuz?’
dedi. Ben de ‘Çok soğuktu ama kalpler çok sıcaktı, bunu her yerde
gördüm’ dedim. Türkiye’de yetkililerle, siyasetçilerle görüştüm.
Etkilendim. Fakat çarşıya programsız bir gezi yaptık.
TÜRK HALKI GERÇEĞİNİ GÖRDÜK
Halkın arasına girince eşimle birlikte bize gösterilen ilgi beni
her şeyden çok daha fazla etkiledi. Orada Türk halkı gerçeğini
gördüm. Maalesef bunu daha önce bilemiyorduk. Ortak bir tarih
yaşadık. Fakat soğuk savaşın bir parçasıyken önemli yanlışlar
yaptık. Bugüne gelince kendimize güvenmeliyiz. Eğer güvenmezsek
kimse bize yardım edemez. Komşun iyi durumda değilse sen de iyi
olamazsın.
Nisanda bekliyoruz
Cumhurbaşkanı Esad, Tayyip Erdoğan’ın ziyaretinin iki ülke
arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkileri güçlendirdiğini özellikle
vurguladı, ‘Nisanda Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i bekliyoruz’
dedi. Esad, ilişkilerdeki bu büyük iyileşmenin iki ülkenin aydın ve
seçkinleri düzeyinde henüz istenen noktaya gelmediğinden yakındı,
bu konuda basına büyük görevler düştüğünü söyledi.
Saraya nasıl gittik
MARMARA Vakfı Başkanı Akkan Suver, pazar akşamı Yavuz Donat’la beni
bir kenara çekerek, ‘Yarın çok büyük olasılıkla Cumhurbaşkanı Beşar
Esad bizi kabul edecek’ dedi.
Bu gazetecilik açısından çok önemliydi. Beklemediğimiz bir
sürprizdi.
Ancak bu kabulün bir başka önemli yanı da Suriye’nin Türkiye’ye ne
kadar büyük önem verdiğini gösteriyordu.
OTELDEN ALDILAR
Bir sivil toplum örgütü olan Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal
Araştırmalar Vakfı’nın Şam Üniversitesi ile birlikte düzenlediği
panele katılacak siyasetçi ve bilim adamlarından oluşan heyeti
Cumhurbaşkanı Esad’ın kabul etmesi bu açıdan çok anlamlıydı.
Bir sivil toplum örgütünün tamamen kendi kaynaklarıyla, devletten
destek görmeden böyle bir büyük organizasyonu gerçekleştirmesinin
de büyük bir başarı olduğunu vurgulamak gerekir.
8 SİYAH OTO
Bize söylenene göre sabah saat 08.00’de kaldığımız otelin lobisinde
hazır olarak bekleyecektik. Bizi gelip alacaklardı. Güvenlik
nedeniyle olsa gerek kesin bir saat verilmiyordu.
Tam 08.40’ta beş dakika içinde hareket edeceğimiz haberi geldi.
Kapıya çıkıp beklemeye başladık.
Gerçekten de beş dakika sonra çeşitli markalarda 8 siyah gıcır
gıcır otomobil otelin kapısına hışım gibi yanaştı, aynı anda
kapılar açıldı.
KAYSUN TEPESİ
Her otomobile iki kişi bindirildi ve Şam’ın kuzeybatısındaki Kaysun
Tepesi’ndeki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na doğru hareket ettik.
Bulvarlardan hızla geçtikten sonra saraya giden özel yola
saptık.
Saraya geldiğimizde bahçe kapısı açıldı ve otomobiller hızla içeri
girip kabul edileceğimiz binanın önünde yine hışımla durdu.
Yine hızla kalpılar açıldı ve içeri alındık.
Beşar Esad bizi mermer kaplı büyük bir salonun kapısında karşıladı
ve tek tek ellerimizi sıkarak hoş geldiniz dedi.
ÇOK MÜTEVAZI
Esad çok uzun boylu. Ben 1.80 olmama rağmen yanında kısa kaldım.
Çok mütevazı bir insan. Bu yüzden halk kendisini ve eşini çok
seviyor.
Sorularımıza içtenlikle yanıtlar verdi. Amerika’yla bütün
arayışlarına rağmen diyalog kuramadıklarından yakındı ve bunun için
çağrıda bulundu.
Görüşme sonunda Yavuz Donat’la benim fotoğraf çektirme isteğimizi
çok nazik bir şekilde kabul etti ve özel fotoğraflar çektirmemize
izin verdi.
Suriye eğer Bush’un gazabından kurtulabilirse Beşar Esad’la yepyeni
ufuklara yelken açabilir ve Arap dünyası için ilginç bir model
oluşturabilir.
HÜRRİYET