NBA’de playoff’lar bütün heyecanıyla devam ediyor. Batı
Konferansında yarı final eşleşmeleri belli oldu. Bugün bu
eşleşmelere göz atacağız. Doğu Konferansı belli olunca da hemen
Doğu ile ilgili bir yazı yazacağım kısmet olursa.
İlk eşleşme Houston Rockets – Utah
Jazz…
Houston’ın normal sezonu, Batı’nın ve aynı zamanda NBA’in
zirvesinde bitirdiğini dikkate alırsak, Minnesota’yı 4-1 ile
elemesi beklendik bir sonuç tabi ki. Eski yazılarımda da bu duruma
bu şekilde değinmiştim zaten. Kimse Houston’ın yarı finale çıkamama
ihtimali olduğunu düşünmüyordu. Sürpriz de olmadı zaten.
(Houston’ın takım yapısı ile ilgili değerlendirmeyi, Utah Jazz –
Oklahoma City Thunder eşleşmesine değindikten sonra yapacağım)
Yarı finalde Houston’ın rakibi olan Utah Jazz, Oklahoma City
Thunder karşısında favori değildi. Ancak serinin çekişmeli olacağı
da kesindi. Kısmen çekişmeli oldu diyebiliriz. Ancak 7. maça
gideceği düşünülen seriyi, Utah, altı maçta noktaladı.
İki tarafında kendisine göre artısı ve eksisi vardı.
Oklahoma’nın artısı; çok önemli üç yıldızının olmasıydı. Gerçi
Carmelo Anthony; Russell Westbrook ve Paul George ayarında değil
ama yine de kritik şutları tereddütsüz kullanabilen önemli bir
oyuncu. Yetenekleri üst düzeyde olan bu oyuncuların, ritmi
bulmaları halinde durdurulabilmeleri çok ama çok zor. Oklahoma’nın
eksisi ise dağınık bir takım olmalarıydı.
Utah Jazz’ın artısı ise şuydu; OKC’nin tam tersi olarak, son
derece disiplinli ve derli toplu bir takım. Sahada kimin ne
yapacağı belli. Çok değerli bir çaylak olan Donovan Mitchell’ın
hızla yükselen form grafiği, gerçek bir oyun kurucu olmayı başaran
ve artık güvenle üçlük kullanan Ricky Rubio ve Eyfel Kulesi, Rudy
Gobert… Utah’ın eksisi ise hücumdaki kısıtlı imkânlarıydı. Çünkü
takım tıkanıp kaldığında hücumda problemleri çözebilecek çok fazla
opsiyonu yok.
Ancak oyunu kurallarına göre oynayan Utah Jazz oldu. Westbrook
ve Paul George zaman zaman çok etkili oynadılar. Ancak bu
performansı bütün seriye yansıtmalarına Utah savunması izin
vermedi. Nihayetinde bu dalgalı performans, OKC’nin elenmesiyle
sonuçlandı.
İstatistiklere baktığınız zaman iki takım arasında çok büyük
uçurumlar yok. Ancak Russell Westbrook’un iyi bir oyun kurucu
olmaması, takım arkadaşlarının onun ne zaman ne yapacağını
bilemiyor olması ve buna bağlı olarak takım ritminin sadece
Westbrook ve George’un anlık performansına göre şekillenmesi
Utah’ın işine yaradı.
Gelelim Houston – Utah eşleşmesine…
Öncelikle şunu söylemek lazım. Houston Rockets, OKC’nin tersi
olarak hücumda son derece istikrarlı bir takım. Utah’ın güçlü
savunması elinden gelenin daha fazlasını yapmalı. Aksi halde
Houston’ın durdurulamaz hücum gücü karşısında ezilip giderler.
Houston’ın sahadaki orkestra şefi James Harden,
sezonun ilk maçından beri hiç sektirmeden her maç mükemmel oynuyor.
MVP için en büyük favori konumunda. Harden’ın bu muhteşem
performansı ile etrafındaki herkes çok rahatlıyor. İyi
savunamazsanız, Harden tek başına bir takım gibi oynayabiliyor. Onu
savunabilirseniz muhakkak boştaki bir arkadaşını bulmayı başarıyor.
Eric Gordon, Chris Paul gibi keskin şutörleri var ve çok can
yakıyorlar. İkili oyunları muazzam bir şekilde oynuyorlar.
Kusursuza yakın bir takım Houston. Öyle ki Houston’ın, Utah’a en
fazla iki maç vereceğini düşünüyorum. 4-1 ya da 4-2 ile Batı
finaline yükselen taraf Houston Rockets olacaktır.
New Orleans Pelicans – Golden State Warriors
eşleşmesi…
Bu eşleşme için uzun uzun söylenebilecek bir şey yok. Çünkü New
Orleans’a bir önceki yazıda detaylı bir şekilde değinmiştik.
Anthony Davis’in muhteşem performansının yanında (kaldı ki
istatistiklere bakarsak playoff’larda şu anda NBA’in zirvesinde)
ona ayak uyduran Rajon Rondo ve Jrue Holiday ile iyi işler
yapıyorlar.
Golden State Warriors ise bu eşleşmenin net favorisi. Kaldı ki,
Stephen Curry’nin antrenmanlara başlamış olması ve
bu seride muhtemelen sahaya döneceğini düşünürsek GSW, buldozer
etkisi yaratabilir. New Orleans, her ne kadar büyük bir özgüvenle
yarı finale gelmiş olsa da, bu seride Golden State, durdurulamaz
hücum gücü ve etkili savunmasıyla muhakkak turu geçecektir. Serinin
4-0 ya da 4-1 ile biteceği kanaatindeyim. Tabi ki unutulmaması
gereken bir husus var; beklenilmedik sakatlıkların olmayacağı
varsayımıyla yapılan yorumlardır bunlar.
Sağlıcakla kalın…