Batı 20 yıl sonra Türkiyeye yalvaracak!
Abone olAlman eski Başbakanı Schröder'den Erdoğan'a: 20 yıl sonra kapınızı çalacağız, 'Türkiye, ne olur AB'ye gir' diyeceğiz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 3 çocuk önerisini yineleyerek,
"Çocuktan ürkmek o ülkenin geleceğini yok eden bir anlayıştır."
dedi. Genç nüfusun önemine dikkat çeken Erdoğan, Almanya eski
Başbakanı Gerhard Schröder'in kendisine "Başkan siz çok
şanslısınız. Genç nüfusunuz fazla." dediğini dile getirdi. Erdoğan,
"Schröder bana, '20 yıl sonra kapınızı çalacağız. Türkiye ne olur
AB'ye gir diyeceğiz. Çünkü artık AB'yi yürütecek genç dinamik
nüfusumuz yok diyeceğiz' dedi." şeklinde konuştu.
Zaman'dan Bakan Taş'ın haberine göre aile kurumu ile ailenin temel
taşı kadının konu alındığı "Dünya Aile Zirvesi 5" İstanbul'da
yapılıyor. Başbakan Erdoğan bu kapsamda zirveye katılan konuklara
Esma Sultan Yalısı'nda akşam yemeği verdi. Yemeğe İspanya'dan
Kolombiya'ya, Belçika'dan Angola'ya kadar 105 ülkeden kadın, aile
ve sosyal işlerden sorumlu bakanlar, kamu ve sivil toplum
kuruluşlarının temsilcileri ile akademisyenler katıldı.
Başbakan Erdoğan toplantıya eşi Emine ve kızı Sümeyye Erdoğan ile
birlikte katıldı. Ayrıca Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, İBB
Başkanı Kadir Topbaş da yemeğe katılanlar arasındaydı.
Başbakan burada yaptığı konuşmada ailenin önemini anlattı. Nüfusun
önemine de dikkat çeken Başbakan Erdoğan ilginç bir anekdotu
dinleyicilerle paylaştı. Erdoğan şunları söyledi: "Vatandaşlarıma
en az 3 çocuk sahibi olmalarını söylüyorum. Çocuktan ürkmek, o
ülkenin geleceğini yok eden bir anlayıştır. Ben bunu savunuyorum.
Buna inanıyorum. Çünkü çocuklar o toplumun o ülkenin geleceğidir.
Çok değerli bir dostum var. Eski Alman Şansölyesi Schröder, bir
görüşmemizde bana 'Başkan siz çok şanslısın' dedi. 'Neden?' dedim.
'Sizin genç nüfusunuz çok. Sizi Avrupa Birliği'ne almak
istemiyorlar ya. Size yalvaracaklar.' dedi. 'Niye? diye sordum. 'Şu
anda Alman nüfusu yaşlanıyor. Yüzde 60-65'e doğru yaşlı grup
gidiyor. 60'lı yıllarda nasıl kapınızı çaldıysak 10 yıl 20 yıl
sonra yine kapınızı çalacağız. 'Türkiye ne olur AB'ye gir'
diyeceğiz. Çünkü artık AB'yi yürütecek genç dinamik nüfusumuz yok
diyeceğiz.' dedi. Vaka bu değil mi?İstediğiniz kadar teknolojiyi
yakalayın. İnsan olmadıktan sonra teknolojinin anlamı yok. İnsan
varsa bunlar var. İnsan nerede var? İnsan ailede var. O olmadıktan
sonra aile yok. Üzülerek ifade ediyorum aile kurumunun karşı
karşıya olduğu tehlike tüm insanlığı tehdit eder hale
ulaşmakta."
TEFEKKÜRE DAVET
İnsanların eğitimi konusunda anne ve babaların ikinci sırada
geldiğini anlatan Erdoğan çocukların eğitimine anne karnında
başlandığını söyledi. Bu konuda tefekkür etmek gerektiğini söyleyen
Erdoğan şunları dile getirdi: "İlk olarak çocuk doğmadan önce
eğitim almaya başlıyor. Nerede? Anne karnında eğitim başlıyor.
Doğduğu andan itibaren çocukların maharetini görüyoruz değil mi?
Beslenirken ki maharetlerini görüyoruz değil mi? Ona kim öğretti
onu? Nasıl oldu bu iş? Bunların üzerinde iyi düşünmemiz lazım.
Bebeklerin hareketlerine bakıyorsunuz, bunlar nasıl oluyor? Nerede
verildi bu eğitim? Bunların üzerinde iyi düşünmemiz lazım. Tefekkür
etmemiz lazım. Anne ve baba ikinci etapta eğitim öğretim kurumu.
Üçüncü kurum ise okullarımız."
Türkiye'deki okulların durumuna da değinen Başbakan Erdoğan,
"Okullarımız öğretim kurumudur eğitim kurumu değil. Okullarımızda
eğitim adeta yok. Sadece öğretim var." dedi. Eğitim noktasında işin
ailelere düştüğünü söyleyen Başbakan Erdoğan, "Aileler bu açığı
kapadığı sürece o aile çok daha güçlü ve sağlam olacaktır. Yetişen
yavrular geleceğe özgüvenle yürüyecektir. Aile değerlerinin
zayıfladığı toplumda merhamet de zayıflar. Şefkat kimde var?
Merhamet kimde var? O duygu en çok annede var. Annesiz büyüyen bir
çocuktan merhamet bekleyemezsiniz. Annesiz bir çocuktan şefkat
bekleyemezsiniz. Bu çok önemli. Acıma duygusunu verecek olan
annedir." şeklinde konuştu. Başbakan'ın bu sözleri salondaki bakan,
akademisyen, STK temsilcilerinin alkışını topladı.