Başpehlivanlar Kırkpınar’a hazır
Abone olBaşpehlivan Recep Kara, Şaban Yılmaz ve Mehmet Yeşil Yeşil, 21-22 Haziran’da Edirne Sarayiçi’nde yapılacak 653. Tarihi Kırkpınar Güreşleri i...
Başpehlivan Recep Kara, Şaban Yılmaz ve Mehmet Yeşil Yeşil, 21-22 Haziran’da Edirne Sarayiçi’nde yapılacak 653. Tarihi Kırkpınar Güreşleri için Kızılcahamam’da hazırlıklarını tamamladı.
Kızılcahamam’da hazırlıklarını tamamlayan Mehmet Yeşil Yeşil, son hazırlıkları tamamladığını ve Kırkpınar’a hazır olduğunu belirterek, “2009-2010 yılından sonra altın kemeri tekrar kazanmak istiyorum. Bunu yapabileceğimi inanıyorum. Çünkü sezon başından bu yana kadar yapmış olduğum güreşlerde göstermiş olduğum performansla final yaptığım, birinci olduğum güreşler oldu. Bunlar benim için motivasyon ve Kırkpınar için hazırlık süreçlerinden birileriydi. İnşallah Kırkpınar’da da tüm rakiplerimi geride bırakarak altın kemeri tekrar kazanmak istiyorum” dedi.
YEŞİL: "23 YAŞINDA BAŞPEHLİVAN OLDUM"
Başpehlivan olmanın bambaşka bir duygu olduğunu sözlerine ekleyen Yeşil, “2009 yılında başpehlivan olduktan sonra anlatılmaz yaşanır demiştim. Emeğinizin karşılığını ve hayalinizin gerçek olduğunu orada görmek, yaşamak farklı bir duygu. 23 yaşında başpehlivan oldum. Orada çok farklı duygular hissettim. İnşallah o duyguları tekrar yaşamak istiyorum. Şükürler olsun ki 2 kez ben bu duyguyu yaşadım. Babamın her zaman dile getirdiği bir duyguydu bu. Babama hep söylerim 2 defa taktım buna da şükür diyorum” diye konuştu.
"KIRKPINAR SAHASI SÜRPRİZLERE GEBEDİR"
Kırkpınar er meydanına çıkan ve Kırkpınar Başpehlivanlığını hak eden bütün pehlivanların hem kalitesi hem de yetenekleri ile üst düzey sporcular olduğunu belirten Yeşil, “Benim için bütün rakiplerim eşittir. Bütün rakiplerime aynı ciddiyette hazırlanıyorum. Kırkpınar sahasına ne kadar yorum yaparsanız yapın Kırkpınar sahası sürprizlere gebedir. Yapılan programları alt üst eder. Onun için ben Kırkpınar’a yorum yapmam” diye konuştu.
Sıklıkla doping kontrollerinin yapıldığına dikkat çeken Yeşil, doping ile ilgili şunları kaydetti:
“Alt yaşlara indi bu doping illeti. Allah bütün sporcuları uzak tutsun bu illetten. İnsanlar günü birlik düşünceler için sağlığından ödün veriyor. Ben bunu anlamış değilim. Sık sık yapılan kontrollerde inşallah yararlı olur. Ülkemizde sporun baş belası durumuna geldi. Dış olan organizasyonlarda örneğin belki bu olimpiyatları doping yüzünden kaybettik. Üzücü bir durum. Gerekli bütün tedbirlerin alınıp sporcuların bu doping illetinden uzaklaştırılması gerekir.”
YILMAZ: "RAKİBİ ASLA KÜÇÜMSEMEYİZ"
Başpehlivan Şaban Yılmaz ise iyi bir kamp dönemi geçirdiklerini ifade ederek, “Bundan sonra çalışmanın da bir önemi yok. Dinlenmeye geçtik. Kondisyon, koşu ve yağlı antrenmanlar yaptık. İnşallah gelecek hafta Kırkpınar’da bunun neticesini alırız. Rabbimize şükürler olsun 2005 yılında tarihe ismimizi yazdırdık. Ben orada annemin babamın gözyaşlarını hiçbir maddiyata değişmem” dedi.
Favori isimlerin belli olduğunu söyleyen Yılmaz, “Ne kadar başpehlivan varsa şudur diyemem. Herkes favori olabilir. Rakibi asla küçümsemeyiz. Çok iyi hazırlanır ve Allah önünü açarsa kemere kadar gidersin ama açmazsa ayağın kayar sırt aşağı düşersin” ifadelerini kullandı.
"DOPİNGİN KUL HAKKI OLDUĞUNU BEYNİME YERLEŞTİRDİM"
Doping konusunda ise öncelikle dopingin kul hakkı olduğunu beynine yerleştirdiğini kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti:
“Öncelikle biz şunu yerleştirdik beynimize; kul hakkı. Kul hakkını beynine yerleştirdiğin zaman, kalbine yerleştirdiğin zaman bu doping işine bulaşmazsın. Bunu kullanan değil, sporculara temin edenleri bulsunlar. Doping kontrolleri caydırıcı olur ancak dereceye giren değil de bütün başpehlivanlara yapılsın. Kırkpınar’dan önce ve sonra alınsın. Bizim de yanlışlarımız var o konuda ama yanlıştan dönmek erdemliliktir. Her zaman biz hazırız. Geçen yıl 2 sefer doping numunesi verdim. İnşallah bu sporda güzel yarınlar bizi bekliyor.”
Kırkpınar’da grupçuluk olduğunu ancak bir yıl boyunca çalıştıklarını sözlerine ekleyen Yılmaz, “Ekipçilik oluyor ama bu sene ben inanıyorum Kırkpınar’da seyirci açısından daha güzel güreşler olacak. Gruplaşma fazlasıyla aşmıştı kendini” diye konuştu.
KARA: "BAŞPEHLİVAN OLARAK TARİHE GEÇMEK GURUR VERİCİ BİR OLAY"
2013 yılının Kırkpınar’ı bittiği anda bir yıl sonraki Kırkpınar hazırlıklarının başladığına dikkat çeken Başpehlivan Recep Kara da, “İnşallah temennimiz bir kaza bela olmadan er meydanına çıkmak. Bilinen 650 yıllık bir geçmişimiz var. Bu 650 yıllık kültür mirasının şu anki zamanda temsilcileriyiz. Başpehlivan olarak tarihe geçmek gurur verici bir olay. Türk’ün gücünü, ihtişamını er meydanlarında görebilirsiniz. Çünkü Osmanlı savaşa giderken mehter takımı ile giderdi. Biz de saray içinde güreşirken davul zurna ile er maydanında güreş tutuyoruz. Savaşta Türk askeri düşmanın üzerine gittiği zaman Allah Allah nidaları ile düşman üstüne gider. Bu aynı zamanda Osmanlı’daki savaşın bir provası oluyor. Çok güzel bir miras. İnşallah bunu en iyi şekilde yaşatmaya çalışacağız” dedi.
"HER ŞEY ŞAMPİYONLUK, BAŞARI DEĞİL"
Yağlı güreşin içinde sürprizleri barındıran bir spor olduğuna dikkat çeken Kara, şöyle devam etti:
“Çok iyi olduğunuz zaman yenilebilir, kötü olduğunuz zaman gidersiniz madalya alırsınız. Ama aşağı yukarı kafaya oynayanlar bellidir. 10 tane aday var altın kemere. İnşallah ben de adayım ve hedefim altın kemer almak. Doping illeti artık uluslararası olmuş ve bütün sporlara bulaşmış bir şey. Bunu bir yerde kesip atmak gerekiyor ve bütün sporların içine girmiş. Milyon dolarların döndüğü bir sektör haline gelmiş. Her şey şampiyonluk, başarı değil. Sağlık daha önemli. İnsan sağlığın kıymetini sağlık elden gittikten sonra anlar. Bana sorarsanız şampiyonluk mu sağlık diye ben sağlığı tercih ederim.”
(İHA)